Yok olmaya yüz tutan yazmacılığı genç kuşaklara aktarıyor
TOKAT’TA TARİHİ ASIRLARA DAYANAN YAZMACILIK SANATINI DEVAM ETTİREN USTALARDAN 59 YAŞINDAKİ ÖMER GICIK, ÇIRAKLIKTAN BAŞLADIĞI MESLEĞİNİ GENÇ KUŞAKLARA AKTARMAYA ÇALIŞIYOR.
Tokat’ta tarihi asırlara dayanan Yazmacılık sanatını devam ettiren ustalardan 59 yaşındaki Ömer Gıcık, çıraklıktan başladığı mesleğini genç kuşaklara aktarmaya çalışıyor.
Tokat’ta 14. yüzyıldan itibaren yapılamaya başlayan yazmacılık her geçen gün serigrafi baskı nedeniyle kan kaybediyor. El baskı yazmaların yerini serigrafi baskısı alırken, yazmacılığı yaşatmaya çalışan ustalardan Ömer Gıcık mesleğinin gelecek nesillere aktarılması için kurs veriyor. Yazmacılığa 8 yaşlarında çırak olarak başlayan ve bir süre çalıştıktan sonra bir kamu kurumunda çalışan Gıcık, emekli olduktan sonra usta öğretici olarak kurs vermeye başladı. Zile Halk Eğitim Merkezinde hem ıhlamur ağacından kalıp yapan hemde tahta baskı yapabilen usta iki sanatı bir arada öğretmeye çalışıyor.
Yurt genelinde yazmacılığa bayağı bir ilgi olduğunu ifade eden yazmacı ustası Ömer Gıcık, “Masa örtüsü, şal yapıyoruz. Bunlar günümüzde elbiseye dönüştü, elbise üzerinde tasarımlar yapılıyor. Serigrafi çıktıktan sonra Yazmacılık bayağı geriledi. Ama şuanda bana göre çok iyi. 5 yıldır Zile’de usta öğretici olarak çalışıyorum. Kalıp yapan parmak sayısı kadar az. Yani hem kalıbını yapacak hem baskını yapacak usta az, bir elin parmak sayısını geçmez. Kalıp yapmakta yazmacılığın dışında hüner isteyen ayrı bir sanat. Ihlamur ağacını dışında hiçbir ağaçtan kalıp olmaz. Bunun aksini söyleyende yalan konuşur. Çünkü ıhlamur ağacı yumuşak, boyayı emici. O nedenle ıhlamur ağacını tercih ediyoruz” dedi.
Kursiyerlerden Medine Temizbal, bir öğretmen arkadaşının vasıtasıyla kurstan haberdar olduğunu belirterek, “Halk eğitim merkezinde ustamla çalışmaya başlayınca gayet güzel işler çıkaracağımızı düşündük. Burada kursiyerlik döneminde ustamdan bir çok şey öğrendim. Bu mesleğinde tam bana göre olduğunu düşündüm. O nedenle devam ediyorum. Burada Tokat yazma sanatına özgü desenleri masa örtülerine, şal ve fularlara uygulayarak bunların boyamasını kara kalem baskısını yapıp insanlara sunuyoruz. Çok güzel bir meslek, sanatın kaybolmaması adına gönül vermiş bir kişiyim” diye konuştu.