Yeni Zelanda’da camiye saldırıda ölü sayısı 30’a yükseldi
BRETTON TARRANT İSİMLİ SOSYAL MEDYA HESABINDAN SALDIRIDAN ÖNCE PAYLAŞILAN SİLAH FOTOĞRAFLARINDA, MÜSLÜMANLARA KARŞI MÜCADELE ETMİŞ TARİHİ KİŞİLİKLERİN İSİMLERİNİN SİLAHLARIN ÜZERİNE YAZILDIĞI GÖRÜLDÜ.
Yeni Zelanda’nın Christchurch şehrinde iki camiye düzenlenen silahlı saldırıda ölü sayısının 30’a yükseldiği açıklandı. Saldırganlardan biri, cemaate ateş ederken sosyal medyadan canlı yayın yaptı. Polis, 1’i kadın 4 saldırganın yakalandığını açıkladı.
Yeni Zelanda’nın Christchurch şehrinde iki camiye Cuma namazı sırasında düzenlenen silahlı saldırıda ölü sayısı yükselmeye devam ederken yeni detaylar geliyor. El Nur ve Line Wood Mescidi’ne düzenlenen saldırıda ölü sayısının 30’a yükseldiği açıklandı. Polis, yaralıların Christchurch Hastanesine kaldırıldığını duyurdu. Şehirde sokağa çıkma yasağı ilan edilirken, Yeni Zelanda Polisi Müslümanları camiye gitmemeleri konusunda uyardı. Polis, 1’i kadın 4 saldırganın yakalandığını duyurdu.
Saldırıyı canlı yayınladı
Adının Breton Tarrant olduğu iddia edilen saldırgan, saldırıyı sosyal medyadan canlı yayınlayarak katliam görüntülerini paylaştı. Facebook kısa süre içinde videoyu yayından kaldırdı. Bretton Tarrant isimli sosyal medya hesabından saldırıdan önce paylaşılan silah fotoğraflarında, Müslümanlara karşı mücadele etmiş tarihi kişiliklerin isimlerinin silahların üzerine yazıldığı görüldü.
Camilerin etrafına bombalar yerleştirilmiş
Yeni Zelanda Emniyet Genel Müdürü Mike Bush yaptığı açıklamada, iki camiyle birlikte Christchurch Hastanesine de saldırıldığını duyurdu. “Gerçekten trajik, çok fazla insan etkilendi ve henüz hayatını kaybedenlerin kimliklerini tespit edemedik” diyen Bush, camilerin etrafına yerleştirilmiş bombalar ve bomba yüklü araçlar bulunduğunu, bu bombaların imha edildiğini açıkladı.
Türkleri de hedef alan 87 sayfalık manifesto yayınlanmış
Saldırıdan önce İslam karşıtı 87 sayfalık manifesto yayınlandığı ortaya çıktı. Manifestoda Türklerin de hedef alındığı görüldü. Yayınlanan metinde, Türklerin Avrupa’dan tamamen söküleceği ve İstanbul’daki bütün camilerin yıkılarak, Ayasofya’nın kiliseye çevrileceği ifade ediliyor.
