Yaz geldi, ayak ve ağız hastalıklarına dikkat
PEDİATRİST PROF. DR. ATEŞ KARA VE PROPOLİS UZMANI GIDA YÜKSEK MÜHENDİSİ ASLI ELİF TANUĞUR SAMANCI, PROPOLİSİN YAZ DÖNEMİNDE NASIL KULLANILACAĞI HAKKINDA BİLGİ VERDİ
Doğal bir arı ürünü olan ve binlerce yıldır pek çok hastalığa karşı koruyucu, aynı zamanda tedaviye destek olarak kullanılan propolisininin vücutta B ve T lenfositlerini aktive ederek antikor üretimini arttırdığı ve doğrudan bağışıklığın güçlenmesine yardımcı olduğu bildirildi.
Pediatrist Prof. Dr. Ateş Kara , arıların bitkilerin yaprak, sap ve tomurcuklarından topladıkları yüzde 100 doğal bir arı ürünü olan propolisinin güçlü bir antioksidan ve antimikrobiyal olduğuna dikkat çekti. Propolisinin düzenli tüketimde, bağışıklığınızın güçlenmesine yardımcı olduğuna işaret eden Kara, ” Hastalanma sıklığınızı ve antibiyotik kullanımınızı azaltıyor. Antimikrobiyal etkisiyle de bakteri, mantar ve virüslerin gelişmesini önlüyor” dedi.
Pediatrist Prof. Dr. Ateş Kara propolisin yaz döneminde kullanılmasına ilişkin yaptığı açıklamada : “Yaz döneminde, çocuklarda en sık rastladığımız vak’alardan biri el ayak ağız hastalığı. Virüsün neden olduğu enfeksiyon ile birlikte oluşan bu hastalık bulaşıcı özellik gösteriyor. Çoğu zaman tatilleri de kabusa çeviriyor. Ben bir hekim olarak, çocuklarda güçlü bir bağışıklık için propolis kullanımını öneriyorum. Propolis çok uzun yıllardır var olan bir arı ürünü. Faydalarıyla ilgili yapılan bilimsel çalışmaların sayısı her geçen gün artıyor. Bu bilimsel yayınlara göre; propolis vücutta B ve T lenfositlerini aktive ederek antikor üretimini arttırıyor ve böylece doğrudan bağışıklığın güçlenmesine yardımcı oluyor. Ayrıca güçlü antiviral etkiye sahip olduğu için, el ayak hastalığında da çok etkili sonuç veriyor. Bunu biz de hastalarımızda bizzat gözlemliyoruz. Düzenli propolis tüketen çocukların hastalığı atlatma süresi daha kısa oluyor” dedi.
Propolis Uzmanı Gıda Yüksek Mühendisi Aslı Elif Tanuğur Samancı ise çocukların yaz aylarında havuz ve klimadan dolayı enfeksiyon riski ile karşı karşıya kaldığını belirterek bu dönemde savunma sistemini güçlü tutmak ve günlük antioksidan ihtiyacını karşılamanın önemli olduğunu kaydetti.
Tanuğur şöyle devam etti: “Propolis ile bunu önemli bir ölçüde sağlayabiliyoruz. Propolis, nar suyundan tam 80 kat daha yüksek antioksidan özelliğe sahip. Yapılan pek çok bilimsel çalışmada; bağışıklığı düzenleyici etkileri olduğu ve bunun bileşiminde bulunan kafeik asit fenetil ester bileşeninden kaynaklandığı ortaya konulmuş. Ancak propolisin bu etkilerinden bahsedebilmek için doğru bir şekilde özütlenmiş olması gerekiyor. Kovandan çıktığı ham haliyle vücudumuz propolisi sindiremiyor. En az yüzde 10 oranında propolis içeren bir özütten çocukların günde en az 10 damla, yetişkinlerin en az 20 damla tüketmesini öneriyorum. Hastalık durumlarında bu miktar 4 kata kadar arttırılabilir. Böylece hastalanma sıklığı azalacak ve hastalıklara yakalanma durumunda atlatma süreci de hızlanacaktır”