Uluslararası Enerji Ajansı Başkanı Birol: “2018 yılında enerji tüketimi rekor seviyede büyüdü”

Uluslararası Enerji Ajansı Başkanı Fatih Birol, “2018 yılına baktığımızda dünyada enerji tüketimi rekor seviyede büyüdü. 10 yıllık süre içerisindeki en hızlı büyümeyi gerçekleştirdi. Bu büyümenin yaklaşık yüzde 50’si doğalgaz tarafından geldi” dedi.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı konferans salonunda Mayıs ayında geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybeden Strateji Geliştirme Daire Başkanı Süleyman Mümin Bulut anısına düzenlenen “Küresel Enerji Gelişmeleri” adlı konferansa konuşmacı olarak katılan Uluslararası Enerji Ajansı Başkanı Fatih Birol, enerji verimliliği, elektrik üretimindeki kömürün yeri ve iklim değişikli hakkında bilgi verdi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı adına programın açılış ve selamlama konuşmasını ise Bakan Yardımcısı Alparslan Bayraktar yaptı. Bayraktar, Süleyman Mümin Bulut’un çalışmaları hakkında kısa anekdotlar paylaştı. Enerji Bakanlığının bütün gücünün insan kaynağı olduğunu belirten Bayraktar, “Enerji sektöründe yoğun bir çalışma yürütüyoruz. Tabii bu dönüşümü ve enerjideki faaliyetleri gerçekleştiren insanlarımız, burada çalışanlar, dışarıda bizleri temsil edenler, bilim insanlarımız ve tüm çalışanlarımızla değişen dünyaya uyum sağlamamız gerektiğini düşünüyoruz. Fatih Birol’un çok önemli bir değer olduğunu ifade etmek istiyorum. Türkiye’yi Uluslararası Enerji Ajansında çok güzel temsil ediyor” ifadelerini kullandı.

Uluslararası Enerji Ajansında Süleyman Mümin Bulut’la birlikte çalıştığı dönemden birkaç anısını paylaşan Birol, dünya enerji piyasasını da değerlendirdi. Birol, “Dünyada çok önemli değişimler oluyor ve Türkiye de bu değişimlerden mutlaka etkileniyor. Türkiye’deki gelişmeleri anlamak için dünyaya bakmak lazım. 2018 yılına baktığımızda dünyada enerji tüketimi rekor seviyede büyüdü. 10 yıllık süre içerisindeki en hızlı büyümeyi gerçekleştirdi. Bu büyümenin yaklaşık yüzde 50’si doğalgaz tarafından geldi. Daha sonra yenilenebilir enerji doğalgazı takip etti. Bu yüzden doğalgaz piyasalarındaki gelişmeyi çok dikkatli takip etmemiz gerekir. Fukuşima’daki kazadan sonra dünyadaki nükleer elektrik üretiminde gözle görülür bir düşüş oldu. 2018 yılı itibariyle dünya nükleer elektrik üretimi tekrar Fukuşima öncesi seviyelere ulaştı. Çok tartışılan yakıtlardan bir tanesi kömür, ‘acaba kömür devrinin sonuna mı geldik’ diye konuşuluyor. Bizim rakamlarımız gösteriyor ki böyle bir şey söz konusu değil. Asya’da gelişmekte olan ülkeler özellikle Bangledeş, Hindistan, Endonezya gibi büyük ülkelerin kömür talebi artıyor. Ama gelişmiş ülkelerde örneğin Avrupa ve Amerika’da kömür tüketiminde düşüş trendi görüyoruz özellikle çevreyle ilgili sorunlardan ötürü. Dünya kömür tüketiminin tek başına yarısını taşıyan Çin’de kömür hala çok önemli bir paya sahip. Bunun neticesinde dünyadaki kömür tüketiminde artış görüyoruz. Dünyadaki elektrik üretiminin yüzde 40’ı hala kömürden elde ediliyor” diye konuştu.

“‘Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı’ son derece önemli bir rehber”

Enerji verimliliği hakkında Türkiye’nin düzenlediği ‘Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı’nın bir an evvel hayata geçirilmesi gerektiğini söyleyen Birol, “Enerji verimliliği hakkında yaptığımız çalışmalarda, dünyadaki enerjinin daha sürdürülebilir, çevre açısından daha uyumlu olabilmesi için her sene dünyadaki enerji verilerinin yüzde 3 oranında iyileşmesini istiyoruz. Ama yüzde 3’ün yanına bile yaklaşamıyoruz. Özellikle 2018 yılında bu durum en kötü seviyelere geriledi. Enerji verimliliği bütün dünyada hak ettiği önemi görmüyor. Bu bağlamda yakın zaman içerisinde yayınladığımız ‘Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı’ son derece önemli bir rehber. Mutlaka hayata geçirilmesi ve sonuçlarının alınması çok önemli” dedi.

“Söylenenlerle yapılanlar arasında fark var”

2015 yılında tüm dünya liderlerinin bir araya gelerek yaptığı Paris Anlaşması’ndan söz eden Birol, karbondioksit emisyonları hakkında alınan kararlara uyulmadığını ifade etti. Birol, “Enerji denilince akla gelen bir diğer husus ise iklim değişikliği. İklim değişikliğine neden olan karbondioksit emisyonlarının yüzde 90’dan çoğu enerji sektöründen geliyor. İklim değişikliği için bir çözüm bulunacaksa bu enerji sektöründen geçiyor. 2015 yılında bütün dünya liderleri Paris’e toplandılar ve Paris Anlaşması yapıldı emisyonları azaltmak için. Ama rakamlara baktığımız zaman ciddi bir azalma görmediğimiz gibi 2018 yılında karbondioksit emisyonları tarihi bir zirve yaptı. Yani söylenenlerle yapılanlar arasında ciddi bir fark var” şeklinde konuştu.

Düzenlenen konferansa katılan merhum Strateji Geliştirme Daire Başkanı Süleyman Mümin Bulut’un ailesine çiçek ve hediye takdim edildi.