Türkiye’nin çiçek bahçesi Isparta’da kırsal turizm refahı
TÜRKİYE’NİN ÇİÇEK BAHÇESİ OLARAK ANILAN VE SON DÖNEMDE GÜL VE LAVANTANIN YANI SIRA ZAMBAK İLE DE ÖNE ÇIKMAYA BAŞLAYAN ISPARTA’DA ÜRETİM GELİRLERİNE EK OLARAK HIZLA GELİŞEN KIRSAL TURİZMLE BİRLİKTE ÜRETİCİNİN YÜZÜNÜ GÜLDÜRÜYOR. ISPARTA ZİRAAT ODASI BAŞKANI MUSTAHATTİN CAN SELÇUK, “ESKİDEN ÜRETİCİMİZ, YALNIZCA GÜLÜ TOPLAR VE FABRİKAYA GÖTÜRÜRDÜ VEYA İMBİK USULÜ KENDİ EVİNDE KAYNATMA YAPARDI, ŞİMDİ İSE KIRSAL TURİZMLE BİRLİKTE ELDE EDİLEN GELİRLERİN KAPSAMI DA GENİŞLEDİ” DEDİ.
Türkiye’nin çiçek bahçesi olarak anılan ve son dönemde gül ve lavantanın yanı sıra zambak ile de öne çıkmaya başlayan Isparta’da üretim gelirlerine ek olarak hızla gelişen kırsal turizmle birlikte üreticinin yüzünü güldürüyor. Isparta Ziraat Odası Başkanı Mustahattin Can Selçuk, “Eskiden üreticimiz, yalnızca gülü toplar ve fabrikaya götürürdü veya imbik usulü kendi evinde kaynatma yapardı, şimdi ise kırsal turizmle birlikte elde edilen gelirlerin kapsamı da genişledi” dedi.
Dünya gül yağı ihtiyacının yüzde 65’lik kısmını, Türkiye’deki lavanta ihtiyacının da yüzde 80’lik bölümünü tek başına karşılayan, son dönemde zambak ile de öne çıkan Türkiye’nin çiçek bahçesi konumundaki Isparta’da kırsal turizm, özellikle hasat döneminde çiftçinin yüzünü güldürüyor.
Kentte, daha önceleri yalnızca yıl boyunca emek vererek ürettikleri ürünlerin hasadında kazanç sağlayan üreticiler, artık kırsal turizmle birlikte hem yetişme hem de hasat döneminde ürüne ek olarak farklı alanlarda gelir elde ediyor.
İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine açıklamalarda bulunan Isparta Ziraat Odası Başkanı Mustahattin Can Selçuk, görsel şölen yaşanan süreçte herkesi Isparta’ya davet ettiğini belirterek, “İlimiz, bir tarım ili. Nitekim ilimizde elma, kiraz, gül ve lavantamız var. Isparta’da yaklaşık 30 bin dönüm gülümüz, yaklaşık 10 bin dönüm kadar da lavantamız var. Çok güzel bir görsellik oluşturuyor. Bu görselliği biz burada yaşıyoruz, lavantanın kokusu da insana huzur veriyor, herkesi bu görselliği ve ortamı görmeye davet ediyoruz. Görselliğin yanı sıra Ağustos ayı dolaylarında lavantanın hasadı yapılıyor, gülde olduğu gibi lavanta da aynı şekilde yağı ve suyu çıkarılarak kozmetik alanında kullanılıyor. Aynı zamanda kuru çiçeği çamaşır aralarından tutun da, özellikle kına gecesi ve benzeri organizasyonlarda kullanılıyor, değerlendiriliyor. Malum zambak da mevcut, o gül ve lavanta gibi henüz çok değil ama o da zamanla inşallah çoğalır. Cennet bahçeleri gibi çok güzel bir görsellik oluşturuyor. Zambak, kısa süreli olan bir bitkimiz, insanlar bu zamanı kaçırmaz ve gelip, yerinde görürlerse daha güzel olacağı kanaatindeyim” ifadelerini kullandı.
“Mevsimsel ve yöresel ürünlerini yerinde satma fırsatı buluyorlar”
Isparta’nın özellikle son 5 yılda yapılan haberler ve sosyal medya paylaşımları ile kırsal turizm alanında büyük çıkış yakaladığına dikkat çeken Ziraat Odası Başkanı Mustahattin Can Selçuk, “Son dönemde özellikle sosyal medya ve çıkan haberler doğrultusunda gelişen kırsal turizm ile birlikte, insanlar bu gül, lavanta ve zambak bahçelerini görmeye geliyor. Bu ilimize bir değer kazandırıyor. İnsanlar, bunları görüp Isparta’ya geliyorlar. Köylülerimiz de kendi gayretleriyle, yöresel yiyecek ve içecek ürünlerini satma fırsatı buluyor. Sezon gayet güzel geçiyor. İlimize, Türkiye ve dünya genelinden çok sayıda insan geliyor. Bu, aynı zamanda bacasız fabrikayı, yani kırsal turizmi oluşturdu. İnsanlarımız, artık kendi evlerinin önünde gözleme ve benzeri, mevsimsel ve yöresel ürünlerini yerinde satma fırsatı buluyorlar” diye konuştu.
“Kırsal turizmle birlikte üreticinin refahı da artıyor”
“Eskiden üreticimiz, yalnızca gülü toplar ve fabrikaya götürürdü veya imbik usulü kendi evinde kaynatma yapardı, şimdi ise kırsal turizmle birlikte elde edilen gelirlerin kapsamı da genişledi” diyen Başkan Selçuk, “Kırsal turizmle beraber bacasız bir fabrika oluştu. İnsanlar, ürettiği ürünlerin yanı sıra buradan da artı bir gelir elde ediyorlar. Tabii, böyle olunca insanlar gül ve diğer yetişen bitkilerin ürünlerini de yerinde satın alma fırsatı buluyorlar. Bu durum lavantada da aynı şekilde. Kırsal turizmle birlikte üreticinin refahı da artıyor. Bir köyde diyelim ki 300 kişi yaşıyorsa, hepsinin aynı şekilde kırsal turizm tesisi kurma şansı yok belki ama bazıları lokanta açıyor, bazıları birilerinin yanında çalışıyor derken bir katkı ortaya konuluyor. Zaman zaman bu konuların gelişimi ile ilgili çeşitli görüşmeler yapıyoruz. Devletimiz de bununla ilgili, başta Valiliğimiz olmak üzere çeşitli yatırımlar yapıyor” şeklinde konuştu.
Başkan Selçuk, üretici için yapılan yatırımlara destek veren herkese teşekkür etti.
“Kırsal turizm, köylere dönüşleri de başlattı”
Isparta’daki kırsal turizmin üretime de olumlu yönde katkı sağladığına değinen Selçuk, “Malum, ülkemizde köylerden kentlere yapılan düzensiz göçler oluyor, göçler, dolayısıyla işsizlik ve çeşitli olayları doğuruyor. Isparta’daki bu kırsal turizm, aynı zamanda yavaş yavaş köylere dönüşleri de başlattı. Köylerimiz gayet güzel ve sakin. Tıpkı iller ve büyükşehirlerde olduğu gibi insanlar paralarını köylerinde kazanabiliyorlar. Hayvancılık, bağ – bahçe işleyerek kazanmanın yanı sıra artık kırsal turizmle de gayet güzel kazanabiliyor. Kırsal turizm, istihdama gayet güzel katkı sağladı” ifadelerine yer verdi.
Selçuk son olarak, görsel bir şölen yaşanan Nisan ayından Ağustos ayına dek herkesi Isparta’ya gelmeye davet ettiğini söyledi.