Türkiye, Kanada için ticareti geliştirmede ‘anahtar’ ülke
TÜRKİYE KANADA
Türkiye ile Kanada arasında 3 milyar doların üzerinde seyreden ticaret hacminin artırılması amacıyla stratejiler konuşuluyor. İlk etapta sağlık, ileri teknolojiler, tıp, madencilik ve girişimcilik alanlarına odaklanılıyor. İki ülke arasında en kısa sürede serbest ticaret anlaşmasının imzalanması gerekliliğine vurgu yapan altını çizen Ticaret Bakan Yardımcısı Gonca Yılmaz Batur, “Her iki ülke ikili ticareti geliştirme konusunda çok istekli. Karşılıklı bir ilgi var. Eminim birlikte çalışmaya devam edeceğiz” dedi.
Dış Ekonomik ilişkiler Kurulu (DEİK) ile Turkey Canada Business Council (CTBC) iş birliği ile düzenlene Türkiye-Kanada 16. Ortak Yıllık Konferansı İstanbul’da gerçekleşiyor. 60’tan fazla Kanadalı iş insanının katılığı konferansta iki ülke arasındaki ticaret hacminin artırılmasına yönelik dirsek temasları yapılıyor. 2018 yıl sonu itibariyle 3 milyar doları aşan ikili ticaret rakamının artırılması amacıyla sağlık ve ileri teknolojiler başta olmak üzere inovasyon, tıp, madencilik ve girişimcilik gibi bir çok alana odaklanılıyor.
Batur: “Daha çok iletişime ihtiyacımız var”
Konferansın açılışında bir konuşma yapan Ticaret Bakan Yardımcısı Gonca Yılmaz Batur, “Biz ilk Türkiye-Kanada ortak ekonomi toplantısını dün gerçekleştirdik. Bu verimli bir toplantı oldu. Toplantı esnasında son dönemdeki gelişmeleri değerlendirdik. Çeşitli sektörleri detaylarıyla özel sektörlerin katılımıyla gerçekleştirdik. Sağlık, ileri teknolojiler, inovasyon, akıllı şehirler, tıp, girişimcilik, madencilik gibi alanları belirledik. Bu iş konseyleri bu gibi alanlara odaklanacak” dedi.
Her iki ülkenin ikili ticareti geliştirme konusunda çok istekli olduğunu vurgulayan Batur, “Karşılıklı bir ilgi var. Eminim birlikte çalışmaya devam edeceğiz. Dünya çok önemli günlerden geçiyor maalesef ki korumacı önlemler olduğunu da görüyoruz. Bunların yükselmesi dünya ticaretinde belki de çoklu ticaret sistemine zarar verebilir. Bu nedenle bölgesel iş komisyonları çok önemli. Daha çok iletişime ihtiyacımız var. Böylece yeni geliştirmeye çalıştığımız ilişkiyi olgun hale getirebiliriz” diye konuştu.
“Türkiye bölgesel bir merkez”
Batur, Türkiye’nin güçlü altyapısı ve stratejileri sayesinde bölgesel bir ticaret merkezi haline geldiğini kaydederek “Amacımız daha güçlü ve rekabetçi iş çevresi oluşturmak. Çoğunuzun bildiği üzere Türkiye serbest bir pazardır. Güçlü altyapımız sayesinde Türkiye bir bölgesel merkez haline gelmiştir” diye konuştu.
“İki ülke serbest ticaret anlaşmasını en kısa sürede imzalamalıdır”
2018 yılında iki ülke ticaret hacminin 3 milyar dolarları aştığı bilgisini veren Batur, “Son 10 yılda 3 milyar dolar civarına ulaştı. Ülkelerimizde hala büyük bir potansiyelin var olduğunu düşünüyorum. Amacımız bu iş birlik alanlarını detaylı görüşmek. Bu potansiyeli ortaya çıkarabilmek için iki ülke serbest ticaret anlaşmasını en kısa sürede imzalamalıdır. İş çevresinde bu daha öngörülebilir bir çevre oluşturacak” şeklinde konuştu.
Okyay: “İki ülke de ticari artırmaya yönelik hislere sahip”
Konferansın çok verimli geçtiğine değinen DEİK Türkiye-Kanada İş Konseyi Başkanı Osman Okyay, Kanada’nın ABD’nin daha korumacı politikalara dönmesiyle farklı pazarlarda arayışlara girdiğini belirtti.
Okyay, Türkiye’nin bu doğrultuda Kanada için iyi bir merkez konumunda bulunduğunun altını çizerek, “Ticarette bir çeşitlendirme yapıyorlar. Bunu da bir bakanlık olarak tesis ettiler. İki gün boyunca seçilmiş bazı sektörlerin ticaretinde, karşılıklı yatırımlarında yaşanan sıkıntılar konuşuldu. Bu sektörlerin ticareti artırmaya yönelik konuşmalar yapıldı. Bu konuda her iki ülke de ticari artırmaya yönelik hislere sahipler” dedi.
Kanada’nın ticareti çeşitlendirme politikasıyla dünyaya açıldığında listesinin ilk sırasına Türkiye’yi yazdığını dile getiren Okyay, “Türkiye’yi çok ciddi olarak masaya yatırdılar. Kanadalı firmaları Türkiye’de iş yapamaya cesaretlendiriyorlar. Son iki sene içinde Kanada ile ticaretimiz iki kat artarak 3 milyar doların üzerine çıktı. Bu rakam iki ülke için çok büyük değil” diye konuştu.
Başlıca odaklanılan sektörlerin sağlık ve ileri teknolojiler olduğunu kaydeden Okyay, “Türk-Kanada ekonomik ilişkilerinin geleceği çok parlak” dedi.
Türkiye ‘anahtar’ olarak görülüyor
ABD ve Meksika’nın dahil olduğu NAFTA çerçevesinde ihracatının yüzde 84’ünü, toplam ticaretinin de yüzde 80’e yakınını ABD ile gerçekleştiren Kanada, ABD eksenli tutumunu ve ticaret politikalarını ABD Başkanı Donald Trump yönetiminin NAFTA’yı tartışmaya açması ve uzun müzakereler sonucunda farklı koşullarda başka bir ticaret anlaşması imzalaması üzerine değiştirme kararı almıştı.
Kanada, bu çerçevede öncelikle Avrupa Birliği ile Serbest Ticaret Anlaşması (STA) imzalayarak daha önce çok yoğun ticaret ilişkisi olmayan Doğu Avrupa, Orta Asya, Kafkaslar özellikle MENA bölgesine (Kuzey Afrika ve Orta Doğu) yönelmeyi hedefliyor. Halihazırda bu bölgelerde çok fazla tecrübesi olmayan Kanada için ticaret ve yatırım anlamında tanıdık bir ülke olan Türkiye, merkez olarak konumlandırılabilir durumda bulunuyor.