Hayatı,

anlamını,

insanoğlunun çaresizliğini/gelişmişliğini sorguladığımız,

düşüncelerin,

hinlikten değil ama,

kırk tilkinin kuyruğunun birbirine değmediği, saniyesinde modumuzun değiştiği, güven içinde,

bir şeylerin kahramanı bir taraftan da seyircisi olduğumuz, duygusal yönden içinden çıkması biraz karmaşık bir süreçten geçiyoruz.

Evden çıkamıyoruz,  milli, dini duygularımızı alıştığımızın dışında yaşıyoruz.  

Evde oturup seyirci kalınca, üretim azalıp sinirler tavan yapınca insan birilerine sarıyor elbet. Hepimiz birer, dilin kemiği olmadığı, eleştirmenleriz.

“Corona Günce”sinde dünya ne alemde biz ne alemdeyiz? Ölen, vak’a sayısı, entübe olan, iyileşen insan sayısı günlük sohbetlerimizin birinci konusu.

14 kurala uyup, tedbirlerimizi alarak evde kaldığımız sürece, görevimizi yerine tam getirmiş olacağız. Kendimizi sağlıklı tutup bu illeti çabucak atlatacağız.

Hayatımızda derin değişikliklere yol açtı Corona. Artık istemesek de 14 altın kural, yaşamımızın bir parçası. 2020 yılı ise, beynimizin yeni defosu …

Dünyaya bakınca Covid-19’u hafife alan ülkelerin yaşadığı zorlukları görüyoruz. İnsanı en çok, insan yaşamının ucuzluğu! üzüyor. Yaşlıların ölüme terk edilmesi, her alanın morg gibi kullanılması, kartondan tabutlar…

Kendini çok akıllı zanneden bazı liderlerin trolleri de ayrıca mercek altına alınmalı. Trump gibi mesela.

Trump, kararlarındaki başarısızlıkları, ABD’nin yaşadığı skandal görüntüleri perdelemek için adeta şekilden şekile giriyor.  Bakıyorsunuz, kimi zaman bir muhabire öfke kusuyor kimi zaman da zeka ürünü öneriler! İleri sürüyor.

Başkan Trump, Kovid-19’la Mücadele Görev Gücünün Beyaz Saray’da düzenlediği basın toplantısında, “Ultroviyole ya da çok güçlü bir ışını vücuda aldığımızı düşünelim. Bu deri yoluyla ya da başka bir yolla olabilir. Bunu test edebilirsiniz. Peki dezenfektanları vücuda enjekte edeceğimiz bir yol var mıdır? Belki de içimizde bir çeşit temizlik yapabiliriz. Biliyorsunuz; virüs ciğerlere iniyor. Buna bir bakmak ilginç olabilir” dedi. Daha ileriye giderek bilim insanlarına bu konuda araştırma yapmaları yönünde öneride bulundu.

İnsan düşünüyor: Çok para sahibi olmak, istediğine kolaylıkla ulaşmak ve hatta ABD Başkanı olmak,  en değerli varlık olarak tek kendisini mi görmesine neden oluyor? Paranın insan psikolojisi üzerinde böyle bir etkisi olabilir mi?

Trump, insanlıktan, oylarını aldığı ABD halkından bu kadar uzak olabilir mi!

Açıkcası Trump’ın bu sözleri bana, Fransa Kraliçesi Marie Antoinette’in; kuru ekmeği bile bulamamaktan yakınan halka, ‘ekmek bulamıyorlarsa pasta yesinler’ sözünü hatırlattı.

Hoş, bu sözün gerçekten Antoinette’e ait olduğu yönünde şaibeler yok değil ama teşbihte hata olmaz.

Herkeste bu çağrışım oldu mu bilemem ama Başkan, sözünün vardığı noktayı ya gördü ya da birileri tarafından uyarıldı ki, çark etti. Trump, bir gazetecinin sorusunu, “Ne olacağını görmek için sizin gibi muhabirlere, alaycı (kinayeli) soru soruyordum.” dedi. Yani, Başkan, güya şaka yaptı.

Trump’un şaka yapmadığını herkes biliyor. Açıklamayı yaparken hiç de şaka yapıyormuş gibi değildi. Öyle gerçekçiydi ki, dezenfektan şirketleri insanları, temizlik malzemelerini kendilerine enjekte etmemeleri yönünde uyardı. Yetmedi, Amerikan Kimya Konseyi yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, “Hiçbir dezenfektan, Kovid-19 gibi hiçbir enfeksiyon tedavisi için vücuda enjekte edilmemelidir. Bu tarz bir eylem, vücutta ciddi zararlara yol açabilir ve ölümcül olabilir” denildi.

Bundan sonra da varsın Trump, şaka yaptım, desin. Düşünebiliyor musunuz, ülkede neler yaşanıyor, o ülkenin başkanı nasıl açıklamalar yapıyor? Süper güç olarak görülen bu ülkeleri kimler yönetiyor!

Bu ülke ABD, bu ülke hayaller ülkesi ABD. Eğitimin, bilimin, teknolojinin el üstünde tutulduğu, paranın su gibi aktığı ABD… Başkanının Trolcü olduğu ABD…

Covid-19, bir virüs, dünyanın süper güç dengesini de değiştirecek. Görünen köy kılavuz istemez…

Dostlukla