TESK Genel Başkanı Palandöken: “Yerli ve milli olma bilinci artmalı”
TÜRKİYE ESNAF VE SANATKÂRLAR KONFEDERASYONU (TESK) GENEL BAŞKANI BENDEVİ PALANDÖKEN,“BU HAFTA ÜLKEMİZİN DÖRT BİR YANINDA YERLİ VE MİLLİ OLMA BİLİNCİNİN ÖNEMİ VURGULANMALI. ÇÜNKÜ ÜLKE EKONOMİLERİNDE KALKINMANIN OLMAZSA OLMAZ BİRİNCİ KURALI YERLİ MALI KULLANIMI. ALIŞVERİŞLERDE, ELEKTRONİK, GIDA, TEKSTİL HER SEKTÖRDE ÖNCELİKLE YERLİ ÜRETİMLER TERCİH EDİLMELİ” DEDİ.
Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Bu hafta ülkemizin dört bir yanında yerli ve milli olma bilincinin önemi vurgulanmalı. Çünkü ülke ekonomilerinde kalkınmanın olmazsa olmaz birinci kuralı yerli malı kullanımı. Alışverişlerde elektronik, gıda, tekstil her sektörde öncelikle yerli üretimler tercih edilmeli” dedi.
Yerli üretimin tercih edildikçe kalitesinin ve başarısının artacağını belirten TESK Genel Başkanı Palandöken, “Güçlü ve her geçen gün büyüyen bir potansiyele sahip ülkemizde tam kalkınmayı gerçekleştirmenin ilk koşulu yerli olanı desteklemektir. Telefondan ayakkabıya, kazaktan pirince kadar her alanda öncelikli tercih yerli üretim logolu ürünler olmalı. Bu yıl Ekim ayında geçen yılın aynı dönemine göre ithalat yüzde 8 arttı. Paramız yurt dışına çıkacağına ülkemizde kalmalı. İthalatı azaltmanın ilk yolu yerli ve milli olmak. Örneğin dünyanın en kaliteli ayakkabısını üretsek, bu ülkemiz içerisinde tercih edilmedikten sonra hiçbir şey anlam ifade etmez. Biz ne kadar alır ve destek sağlarsak, yerli ürün o kadar kendini geliştirip kalitesini artıracaktır. Bugün dünya üzerinde herkesten iyi olduğumuz birçok alan varken, bunu iyi değerlendirmeliyiz” diye konuştu.
“İsraftan kaçmak ve tasarruf yapmak alışkanlık edinilmeli”
Evdeki peçeteden iş yerindeki elektriğe her alanda israftan kaçmanın önemine dikkati çeken Palandöken, “İşimiz bittiğinde kapatmadığımız elektrik lambası, iki tane yetecekken üç tane koparttığımız kâğıt havlu, yetecek kadar ayakkabımız varken bir çift daha ayakkabı gibi israfa yönelik her davranışımız cebimizden ve ekonomimizden gidiyor. İsraf ettiğimiz ekmekler, kıyafetler, enerji kaynakları, tüm bunların hiçbiri ne ahlakımızda ne de dinimizde yeri olan şeyler. İsraf etmezken aynı zamanda tutumlu davranmak ve tasarruf yapmak milli bilincimizin kuvvetli olduğunu gösterir. Bu bilinci küçük yaşta çocuklarımız ve gençlerimize de aktardığımızda geleceğimizi daha sağlam inşa ederiz. Bu nedenle bu hafta farkındalık oluşmalı ve israftan kaçmak, tasarruf yapmak alışkanlık haline gelmeli” dedi.