TBMM Başkanı Şentop: Marmara Üniversite’sinin en temel problemi dağınık üniversitesinden biri olmasıydı”
MARMARA ÜNİVERSİTESİNİN YENİ AKADEMİK YIL AÇILIŞI PROGRAMINDA KONUŞAN TBMM MUSTAFA ŞENTOP, “MARMARA ÜNİVERSİTE’SİNİN EN TEMEL PROBLEMİ, TÜRKİYE’NİN, AVRUPA’NIN BELKİ DAĞINIK ÜNİVERSİTESİNDEN BİRİ OLMASIYDI. MALTEPE’DE ÜNİVERSİTE HASTANEMİZİN YAPILDIĞI YERLE BÜTÜNLEŞEN BİR ALANDA BÜYÜK BİR KAMPÜS İÇİN İNŞALLAH EKİM AYI SONUNDA TEMEL ATMA MERASİMİ YAPACAĞIZ” DEDİ.
Marmara Üniversitesi 2019-2020 akademik yıl açılışı programında konuşan TBMM Mustafa Şentop, “Marmara Üniversite’sinin en temel problemi Türkiye’nin Avrupa’nın belki dağınık üniversitesinden biri olmasıydı. Maltepe’de Üniversite Hastanemizin yapıldığı yerle bütünleşen bir alanda büyük bir kampüs için İnşallah Ekim ayı sonunda temel atma merasimi yapacağız” dedi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Mustafa Şentop, Marmara Üniversitesi 2019-2020 akademik yıl açılış programına katıldı. Maltepe’de üniversitede hastanenin yapıldığı yerle bütünleşen bir alanda büyük bir kampüs inşa edilmesi projesini Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da yakından takip ettiğini anlatan Şentop, projenin iyi bir noktaya geldiğini, ekim ayı sonunda projenin temelinin atılacağını aktardı.
“Ekim ayı sonunda temel atma merasimi yapacağız”
Programda konuşan TMMB Başkanı Mustafa Şentop,” Üniversiteler 7 milyon 750 bin öğrenci var üniversitelerde. Bunların 4 milyona yakını örgün öğretimde. Marmara Üniversitemizde 85 binin üzerinde öğrenci var. Marmara Üniversitesi Türkiye’nin en eski öğretim kurumlarından birisi. Marmara Üniversite’sinin en temel problemi Türkiye’nin Avrupa’nın belki dağınık üniversitesinden biri olmasıydı. Fakültelerinin her birinin ayrı bir mekanda değil hatta bir fakültenin farklı mekanlarda öğretim yerlerinin bulunduğunu biliyoruz. Üniversitenin en temel problemi bir araya gelebilmek bir kampüste toplanmak toplana bilmekti. Bu da Cumhurbaşkanımızın uzun süredir titizlikle takip ettiği Maltepe’de Üniversite Hastanemizin yapıldığı yerle bütünleşen bir alanda büyük bir kampüs İstanbul Anadolu Yakasının en özel yerlerinden birisi. Bu süreç biraz uzun sürdü. Bu tür belli bir kuruma tahsis edilen arazilerin başka bir kuruma intikal ettirilmesinde kurumların kendi içindeki mevcut durumu koruma refleksleri ile çelişiyor. İnşallah Ekim ayı sonunda temel atma merasimi yapacağız. Böylece Marmara üniversitesi sadece eğitim öğretim birimleri kapsamı bakımından İstanbul’un toplu olarak bütün birimlerini aynı külliye içerisinde barındırabilir bir üniversite olarak diğer üniversitelerden ayrılacağını ifade etmek isterim” diye konuştu.
“Türkiye büyüyen bir ülke”
Türkiye’nin son 15 yılda büyük bir ilerleme yaşadığını söyleyen Şentop, “Türkiye’de 15 yıldan fazla bir zamandır. Eğitim öğretim alanında özellikle fizik alt yapı alanına çok önemli gelişmeler kaydedildi. Orta öğretiminden üniversite öğretimine kadar bir çok alana kadar önemli eksikliklerimiz vardı. Öğrencilerimiz orta öğretimde çok yoğun olarak sınıflarda yer aldığını biliyorduk. Öğretmen sayılarında eksiklerimiz vardı. Son 15 yıl içerisinde bunlar büyük ölçüde giderildi. Üniversiteler açısından da akademik çalışmalara verilen destekler yine fizik mekanlarının iyileştirilmesiyle ilgili çalışmalara şahit olduk. Genel olarak Türkiye’de üniversite sayısının artması öğrencilerinin sayısının, akademisyenlerinin sayısının artması bakımından önemli gelişmeler yaşandı. Bu konuda her şey yapılmıştır demiyorum daha yapılacak bir çok şey var. Türkiye büyüyen bir ülke. Nüfusu sürekli artan bir ülke” dedi.
“Bundan sonraki yıllar göç konusunda bizi içinden çıkmaz bir hale götürüyor”
“Bundan sonraki yıllar göç konusunda bizi içinden çıkmaz bir hale götürüyor” diyen Şentop,” Bugün gittiğimiz her yerde uluslararası toplantılarda mutlaka gündemde yer alan bir madde göç sorunudur. Tabi göç sadece insanların bir yerden bir yere gitmesi onların barınma bakım ihtiyaçlarını karşılama zorunluğu değil onunla beraber bir çok konuyu başta terörde dahil olmak üzere bir çok konuyu gündeme getirmekte. Bundan sonraki yıllar göç konusunda bizi içinden çıkmaz bir hale götürüyor. Dünya böyle giderse yani barış olmaz insanlar kendi coğrafyalarında barış huzur asayiş içerisinde yaşayamazsa ekonomik şartlar, sosyal şartlar içerisinde yaşayamazsa bu tablo böyle devam ederse büyük bir göç dalgasını daha ortaya çıkartacak görülüyor. Avrupa’da bugün göçmenlerde şikayetçi olanlar çalışan üreten bir nüfus itibari sebebiyle nitelikli göçmenleri kendileri davet etmek zorunda kalacaklar. Hızla azalana ve yaşlanan nüfusları sebebiyle. Ekonomide çok önemli. Amerika Birleşik Devletlerinin çok büyük bir üstünlüğü var bu alanda. Gayri safi milli hasılada dünya birincisi ama bu öyle bir birincilik değil kendisinden sonra gelen 4 ülkenin toplamından daha fazla. Fakat Türkiye şuanda dünyanın 17’inci büyük ekonomisi 2023 hedefimiz ilk 10 arasına Türkiye’yi sokmak. Bunun için bir gayret gösteriyoruz. Bu anlamda da Türkiye dünyada da iddialı bir konumda” dedi.