Reklam
tvTürk

Soğuk hava kalp krizi riskini artırıyor

ACIBADEM ESKİŞEHİR HASTANESİ KARDİYOLOJİ UZMANI PROF. DR. ALPARSLAN BİRDANE

  • Diğer
  • 18 Aralık 2019
  • 174 KEZ OKUNDU
Reklam

Acıbadem Eskişehir Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Alparslan Birdane, kış aylarında kalp sağlığına korumanın 5 önemli yolunu paylaştı.

Tüm ölümlerin yaklaşık yüzde 40’ının tek başına kalp damar hastalıklarından kaynaklanıyor. Kalp damar hastalıkları tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de ölüm nedenleri arasında ilk sırada yer alıyor. Havanın soğuduğu kış mevsiminde ise kalp krizi başta olmak üzere kalp ve damar hastalıklarının görülme sıklığı artıyor. Acıbadem Eskişehir Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Alparslan Birdane, “Bu sıklık artışı kalp rahatsızlığı olanlarda, hipertansiyon ve diyabet hastalarında, kolesterol yüksekliği olanlarda, yaşlılarda ve hareketsiz bir hayat tarzına sahip kişilerde görülebildiği gibi hiçbir kalp rahatsızlığı olmayan bireylerde de ortaya çıkabiliyor” diye belirterek kış aylarında kalp sağlığına korumanın 5 önemli yolunu paylaştı.

Soğuk hava kalbin yükünü artırıyor

Soğuk hava damarların daralmasını ve büzüşmesini artırıyor, bunun sonucunda kalp damarlarının gevşemesini olumsuz etkiliyor. Kandaki oksijen miktarı azaldığı için de kalp daha fazla eforla vücuda kan pompalamaya çalışıyor ve bu da kalbin yükünü artırıyor. Nabız sayısında ve kan basıncı değerlerinde yükselme gözleniyor. Düşük sıcaklık ayrıca damar içinde akışkanlığı azaltarak pıhtılaşma eğilimini de artırıyor. Kalbin üzerinde bulunan ve kalbi besleyen koroner damarlarda da büzüşmelerden nasibini alıyor ve böylece kış aylarında kalp krizi riski yüzde 30 ila 40 oranında artıyor. Yine koroner arter hastalarında soğuk havalarda göğüs ağrısı (anjina) şikâyetlerinin daha çok arttığı da bilinen bir diğer noktadır.

Prof. Dr. Alparslan Birdane, “Soğuk havanın yanı sıra kış mevsiminde kirli hava oranı artıyor. Kapalı alanlarda daha çok vakit geçiriyoruz, bu da daha fazla enfeksiyon riskiyle karşı karşıya olmamız demek. Ayrıca atmosferik basıncın ve güneşli sürenin daha az olması, hareketsizlik, kilo alma, depresif ortam ve duygusal stres gibi faktörler kalp damar hastalıklarının görülme olasılığını yükseltiyor. Çok düşük sıcaklıklarda şiddetli rüzgâra karşı yürümek, yoğun kar ve yağmur altında kalmak ve soğukta uzun süre kar küremek gibi aktivitelerin de kalp sağlığını olumsuz etkiliyor” dedi.

Dışarıda egzersizden kaçının

Düzenli egzersiz yapmak normal şartlarda hem kalp sağlığını hem de tüm organlarımızı ve duygu durumumuzu olumlu etkiliyor. Kalp hastalığı hikâyesi olsun olmasın soğuk havada yapılacak ani ve yoğun sporların ise kalp krizi ve ani ölüm riskini artırdığı bir gerçektir. Bu nedenle gün içinde havanın daha soğuk olduğu sabah erken ve akşam saatlerinde dışarıda uzun süre dolaşmaktan ve spor yapmaktan kaçınmanız gerekiyor. Egzersiz yapacağınız zaman da soğuk havaya uygun kıyafetler seçmeniz, başlamadan önce mutlaka ısınma hareketleri yapmanız ve dışarıda kalınan süreyi sınırlandırmanız şart. Dışarıda çalışmak zorunda iseniz işlerinizi sık aralıklarla mola vererek yapmanız öneriliyor.

Aşırı dar kıyafetlerden kaçının

Birdane, “Yeni kalp krizi geçirmiş olanlar ve kalp krizi geçirme riski yüksek olanlar soğuk havaya çıkmaktan mümkün olduğunca kaçının. Gerekliyse sadece kısa süreli olarak dışarı çıkın; özellikle baş, boyun ve ellerinizi de soğuktan koruyacak şekilde tüm vücut sıcaklığını muhafaza eden giysiler kullanın. Aşırı soğuk havayı doğrudan solumamak için ağzınızı atkıyla örtün ve bunun üzerinden havayı burundan ısıtarak teneffüs edin. Kan dolaşımını kısıtlayan aşırı dar ve sıkı kıyafetler kullanılmamalı. Ayrıca vücudun nefes almasına imkân verecek emici özellikte ve birkaç kat olacak şekilde giyinilmeli. Bu tür hastaların ancak doktorlarının onayından sonra ve tercihen kapalı spor salonunda, mümkün değilse de gün içinde havanın nispeten daha sıcak olduğu öğlen saatlerinde 30-45 dakikalık yürüyüşler yapmalarını öneriyor. Yetersiz sıvı alımı, aşırı uyuma, sosyal yalnızlık, acıkmadan yemek yeme, sık abur cubur atıştırma gibi tablolar da bu hastaların özellikle dikkat etmeleri gereken unsurlar arasında” diye belirtti.

Daha hareketsiz kalacaksanız daha az kalori alın

Kış aylarında günlük aktivite ve hareket oranı yaz aylarına göre doğal olarak azalıyor. Beslenme düzeninin buna uygun şekilde düzenlenmemesi ise ciddi risk yaratıyor. Günlük diyetin porsiyonlar azaltılacak şekilde değiştirilip kalori oranının ayarlanması gerekiyor. Beslenme düzeninde tam tahıllı ürünler, mevsime uygun sebze meyveler, balık, çorba ve sıcak içecekler ve bağışıklığı düzenleyici yiyecekleri tercih etmeniz; karbonhidrattan zengin tatlı ve hamur işi türü yiyeceklerle, yağlı ve tuzlu gıdaları azaltılmanız, kafeinli içeceklerden ise uzak durmanız gerekiyor. Günlük sıvı alımı, kilo takibi ve varsa ilaçların düzenli kullanımı da bir diğer önemli nokta. Ağır bir yemek sonrası soğuk havada egzersiz yapmaktan ise kesinlikle kaçının.

Hijyene azami ölçüde dikkat edin

Prof. Dr. Alparslan Birdane, kış aylarında solunum yolu enfeksiyonları sıklaştığından el yıkama gibi temel hijyen kurallarına dikkat edilmesi, özellikle kalp hastaları ve risk altındaki grupların kalabalık yerlerde bulunmamaları, bulunmaları gerekiyorsa da maske takmaları önerdi. Birdane, “Özellikle kalp yetersizliği durumunda herhangi bir enfeksiyon tabloyu daha da ağırlaştırıyor. Solunum yolu enfeksiyonlarına ait bazı şikâyet ve bulgular, kalp hastalıklarına ait bazı bulgularla benzer. Bu nedenle kesinlikle ihmal edilmeden, kalp hastalığı olabileceği düşünülerek mutlaka doktora başvurulmalı. Bazı antigribal ilaçların kalp hastalarında tansiyon ve nabız anormalliklerine neden olabileceğinden dikkatli kullanılmasını öneriyor” dedi.

Enfeksiyonları önlemek için aşı seçeneğini kullanın

Kış aylarında enfeksiyon açısından risk altındaki bireylerin doktor tavsiyesiyle grip (influenza) ve zatürre (pnömokok) aşılarını yaptırması da kalp hastalarının kışı daha risksiz ve rahat geçirmesi adına bir diğer kritik önlem.

Bu belirtilerde zaman kaybetmeyin

Soğuk hava dolayısıyla göğüs ağrısı, baskı hissi, boğazda, kolda ve sırtta ağrı, nefes darlığı, terleme, halsizlik gibi belirtiler sıkça görülebiliyor. Ek olarak tansiyon değerlerinde ani yükselmeler ve ritim bozuklukları da ortaya çıkabiliyor. Tüm bireylerde olduğu gibi özellikle daha önce kalp rahatsızlığı yaşamış olanlarda soğuk havanın tetiklediği bu tür şikayetler olması durumunda zaman geçirmeden hekime başvurulması gerekiyor.

Reklam
BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ