Sel felaketinde ağaca tutunan gence telkinde bulunarak kurtulması sağladı
DÜZCE’DE MEYDANA GELEN SEL FELAKETİNDE SEL SULARINDA SÜRÜKLENİRKEN SARILDIĞI AĞAÇTA YARDIM BEKLEYEN GENÇ, İKİ BUÇUK SAAT BOYUNCA KENDİSİNE MORAL VEREN BİR KADININ SALLADIĞI BEYAZ HAVLUYU GÖREN HELİKOPTERLİ EKİP TARAFINDAN KURTARILDI.
Düzce’de meydana gelen sel felaketinde sel sularında sürüklenirken sarıldığı ağaçta yardım bekleyen genç, iki buçuk saat boyunca kendisine moral veren bir kadının salladığı beyaz havluyu gören helikopterli ekip tarafından kurtarıldı.
Düzce’de meydana gelen, 7 kişinin kaybolduğu ve 5 kişinin cesedinin bulunduğu sel felaketine evinde yakalanan Esmahanım köyünden Gülşen Ersoy adlı kadın, 2 buçuk saat ağaca sarılı halde duran gence moral vererek kurtarılmasını sağladı. Sel sularında sürüklenirken tutunduğu ağaca tırmanarak 2 buçuk saat kurtarılmayı bekleyen Furkan Kaplan adlı gence moral verici telkinlerle yalnız bırakmayan Ersoy, salladığı beyaz havlu ile kurtarma helikopterinin alana gelmesini sağladı. Gencin helikopterle kurtarılmasına yardımcı olan Gülşen Ersoy, korku dolu anların kurtarma ekiplerinin gelmesi sonrasında son bulduğunu söyledi.
Selde sürüklenen baba oğlunu çaresiz gözlerle izledi
Selin nasıl başladığını ve başladıktan sonra neler yaşadıklarından anlatan Ersoy, “Saat 01.00-01.30 gibi sel çok az geldi. Herkes dağılmaya başladı. Saat 04.30 gibi asıl sel geldi. Saat 06.30’a kadar devam etti. Daha sonra çekildi. Zaten uzun yıllar burada böyle bir sel olmamış. Herkes sel çekildi bir daha burada böyle bir şey olmayacak diye rahatladı. Ben sürekli camda bekledim ve saat 08.00’de resmen kıyamet kopuyor zannettim. Sel koca dalgalarla karşıdan gümbür gümbür geldi. Ağaçları kağıt gibi sürüklüyor. Camdan bakarken Cengiz ile oğlunun başlarını gördüm. Eşimi kaldırdım, dedim sel komşu Cengiz’i götürüyor”.
2.5 saat moral verdiği gencin havlu sallayarak kurtarılmasını sağladı
Furkan’ı hayatta tutmak için verdiği mücadeleyi ve Furkan’ın yaşadıklarını anlatan Ersoy, “Furkan’ı gördüm kendini kurtarmaya çalışıyor. Bir ağaca sarıldı. ‘Yukarı çık’ diyorum devamlı, ‘ablacım ağaca sarıl’ diye. Çünkü hem şimşek çakıyor hem güçlü bir yağmur. Ağaca sarıldı ve bağırmaya başladı ‘Abla beni kurtar’ diye. Eşime diyorum ‘Furkan’ı kurtaralım kurtarabilirsek.’ Sesimi duymasına imkan yok sadece işaretle gösterebiliyorum. Daha sonra ‘Ben artık dayanamıyorum abla’ dedi. Sarılmaktan bütün kolları yara olmuş zaten. Helikopterin bizi görmesi için havlu salladık. Sonunda gördü. Helikopter gelince büyük bir nefes aldım, şükürler olsun dedim. Bindirdik, en azından canı kurtuldu” diye konuştu.