Reklam
tvTürk

Şehit Kaymakamın babası Asım Safitürk’ten çarpıcı açıklama

ŞEHİT KAYMAKAM MUHAMMED FATİH SAFİTÜRK’ÜN BABASI ASIM SAFİTÜRK YARGI SÜRECİNİ DEĞERLENDİREREK YAPTIĞI AÇIKLAMADA, “MEYDANLARDA ŞU KONUŞMALAR VAR; HİÇBİR ŞEHİDİMİZİN KANI YERDE KALMAYACAK, BU İFADE, SÖZ YERİNİ BULMAMIŞTIR” DEDİ.

  • Diğer
  • 18 Mart 2019
  • 154 KEZ OKUNDU

Şehit Kaymakam Muhammed Fatih Safitürk’ün babası Asım Safitürk yargı sürecini değerlendirerek yaptığı açıklamada, “Meydanlarda şu konuşmalar var; hiçbir şehidimizin kanı yerde kalmayacak, bu ifade, söz yerini bulmamıştır” dedi.

Mardin’in Derik ilçesinde Kaymakam iken makamında uğradığı bombalı saldırı sonucunda hayatını kaybeden Muhammed Fatih Safitürk’ün babası Asım Safitürk, ağabeyi Haydar Safitürk ve aile avukatı Erhan Dursun yargılama süreci hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu. Asım Safitürk yaptığı değerlendirmede “Adalet tahakkuk etmemiştir” dedi.

Baba Asım Safitürk yaptığı değerlendirmede, “Oğlumuzun görevi başında şehit olduğunu duyunca adeta bizim gök kubbesi başımıza indi. Devlet bizim yanımızdadır dedik. İlk raporu tutan avukat bize demişti ki; siz hiç hukuk yoluna başvurmayın, bu iş devlet ile teröristler arasındadır diğer olaylar gibi vatandaş ile terörist arasında değil dedi. Biz de çok fazla güvendik. Ama 4 ay sonra bir yazı geldi Mardin Başsavcılığından; müşteki Asım Safitürk ve müşteki şehit kaymakamın annesi yazıyor yazıda ve diyor ki, makam şoförü delil yetersizliğinden serbest bırakılmıştır. Şaşırdım ve o zaman acaba bir şey mi var diye düşündüm. Tabi sonucun hep iyi olmasını düşündük. Devamlı hukukun yerini bulacağına inandık. Ama yerel mahkemenin acil bir karar verdiğini ve sonucun inandırıcı olmadı sonuçta. Meydanlarda şu konuşmalar var; hiçbir şehidimizin kanı yerde kalmayacak, bu ifade, söz yerini bulmamıştır. Adalet tahakkuk etmemiştir. Benim çocuğum bir mülki amir ve bir ilçenin Kaymakamı ki teröristlere karşı göğsünü siper ederek büyük bir mücadele verdi. Kocaman daire ve makamı yıkıp parçalayan bomba oraya nasıl yerleştirildi? Devlet bunu bulamaz mı, bilmiyor mu? İstihbaratı yok mu? Polis neredeydi” dedi.

“Deliller karartılmıştır”

Muhammed Fatih Safitürk’ün ağabeyi Haydar Safitürk yaptığı açıklamada, “Biz devletimiz ve hukuk sistemimize o kadar fazla güveniyorduk ki; şehidimizin yoğun bakımda yanına gittiğimizde kapısında koruma memuru Mehmet’e ne oldu senin koruduğun adam ölüyor, sende bir şey yok dedim. O da bana her şeyi anlatacağını ve bu olayı bizim emniyet amiri yaptı dedi. Cenazemiz oldu Mehmet buraya cenazeye geldiği zaman tekrar aynı şeyleri zikretti. Mahkeme sonucunda verilmiş olan karara gelince bahsedilen müebbet kararı verilen şahıs, kaymakam tarafından tescilli PKK’lı olduğu bilinen, 2 kardeşinin de dağda öldürüldüğünü hatta kaymakamın görev sırasındayken ilçede dağda vurulmuş bir kardeşinin cenaze törenin de PKK olaylarının ayyuka çıktığı bir dönem vardı. Bu dönemde kaymakam, onu kaymakamlık binasına sokmuyordu. Kumandayla patlatılan bir bomba ve sonucu bir kişiye verilen ceza. Şimdi delilleri kararttı mahkeme bir kişiye ceza verildi, bunun hiçbir yardımcısı yok mu? Biz bu olayın faillerini bulduk, mahkemeye götürdük, mahkeme bizle savaştı. Mahkeme her haliyle kendini yalanladı. Beni dinlemeyen, bana ifade verme hakkı tanımayan savcı hazırlamış olduğu bütün saçma sapan ifadeleriyle, delilleri tamamen karartmıştır. Makamında şehit olan bir kaymakamın dosyasına sahip çıkmamakla birinci derece vatan hainliği yapmıştır. Bildiğinden başka hiç kimseyi dinlememiş, kafasına göre bir senaryo kurmuştur. Biz bu İstinaf Mahkemesine durumun böyle olduğunu anlatmamıza rağmen verilen cevap bizi huzursuz etmiştir. Bizi mahkemeye bahsetmiş olduğumuz soyut, net 11 delilin hiçbiri kabul edilmedi. Dolayısıyla mahkemenin orada ki gidişatından memnun olmadığımız gibi İstinaf Mahkemesinin bizi dikkate almasını istediğimiz için bunları paylaşmak istedik. Yeniden yargılama istiyoruz, yargılama doğru yapılmamıştır. Deliller karartılmıştır” diye konuştu.

“Ailenin devletine karşı hiçbir küskünlüğü yok”

Avukat Erhan Dursun ise yaptığı açıklamada, “Asım amca ve ailenin beyanları da şunu ifade ediyor; biz çocuğumuzu makamı başında şehit verdik. Devletini temsil ederken, orada devletin bayrağını temsil ederken şehit oldu. Makam masasının altına koyulan bir bomba ile. Ailemiz diyor ki; biz çocuğumuzu böyle şehit vermişken, bir de yargı mücadelesi ile mi uğraşalım? Biz niye bu yargı mücadelesini veriyoruz diye söylüyor ailemiz. Bu konuda da haklılar, çocuklarını yetiştirip büyütmüşler ve devleti için feda etmişler. Asım amcam o günlerde bana devletin bu konunun mücadelesini vereceğini size gerek yok diye bir söylemde bulunmuştu. Ancak yerel mahkeme bittiğinde kendileri bizi davet ettiler ve dediler ki; artık biz bu mücadeleyi vermek zorundayız, yapabileceğimiz bir şey kalmadı. Hal böyle olunca artık kendilerinin tek beyanı adalet istiyoruz diyorlar. Dua ediyorlar, devletine de dua ediyor, küskünlük söz konusu değil. Ailenin devletine karşı hiçbir küskünlüğü yok. Şahısların tutum, davranış ve adaleti uygulayış açısından değerlendiriyorlar sadece” şeklinde konuştu.

Reklam
BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ