Şanslı kedi öğrenciler ve öğretmenler sayesinde yürümeye başladı
MERSİN’İN TARSUS İLÇESİNDE ÖĞRENCİ VE ÖĞRETMENLERİN HAYVAN SEVGİSİ BİR KEDİYE UMUT OLDU. BİR DERE İÇİNDE ÖLÜMÜ BEKLEYEN FELÇLİ KEDİYİ BULAN ÖĞRENCİLER, ÖĞRETMENLERİYLE ONU HAYATA BAĞLADI.
Mersin’in Tarsus ilçesinde öğrenci ve öğretmenlerin hayvan sevgisi bir kediye umut oldu. Bir dere içinde ölümü bekleyen felçli kediyi bulan öğrenciler, öğretmenleriyle onu hayata bağladı.
5 ay önce Mustafa İstemihan Talay Yatılı Bölge Ortaokulu öğrencileri, bir derenin içinde 5 yavru kediyi gördü. Öğrenciler durumu öğretmenlerine haber verdi. 5 kediden 1’inin öldüğünü gören öğretmenler 4 kediyi okula getirdiler. Kedilerin içinde birinin yürüyemediğini tespit eden öğretmenler ve öğrenciler tedavi için çalışmalara başladı.
Veteriner kontrolünden sonra öğrenciler ve öğretmenler kendileri tarafından yaptıkları yürüteçle yavaş yavaş yürütmeye başladı. Her gün yaptıkları egzersiz ile felçli kedi yürümeye başladı. ’Şanslı’ ismi verilen kedi, okulda öğretmenler ve öğrencilerin sevgilisi haline gelirken, eski halinden eser kalmadığı görüldü.
Okul bahçesinde öğrencilerin arasında yeni hayatına devam eden ’Şanslı’, okulun maskotu oldu.
Kediyi derede bulan Mustafa İstemihan Talay Yatılı Bölge Ortaokulu 6’ncı sınıf öğrencisi Baran Aslan, “Kediyi bir derenin içinde buldum. Tahsin hocamı çağırdım. Kediyi alıp okula getirdik” dedi.
Şanslı kedinin iyileşmesinde büyük emeği olan fen öğretmeni Tahsin Tor ise, “Okulumuzdaki öğrenciler ve veliler sağ olsun, hayvanlar konusunda çok duyarlı. Özellikle sokaktaki ihtiyaç halinde olan hayvanları bize ihbar ediyorlar. Biz de mümkün olduğunca sahip çıkmaya ve iyileştirmeye çalıştırıyoruz. Baran öğrencimiz bir yerde 5 tane yavru kedi olduğunu, birkaç gündür annesinin gelmediğini söyledi. Biz de olay yerine gittik, etrafındaki komşulara sorduk, hiç kimse annesini görmemiş. Daha sonra biz oradaki yavrulardan bir tanesinin öldüğünü, diğer 4’ünün de kurtulma şansının olduğunu fark edip, hemen veterinere götürdük. Tedavilerini başlattık. Birkaç ay içerisinde diğerlerini tedavi edip, sahiplendirdik. Fakat bu felçli kızımızı (kedi) kimse tarafından alınmadı. Bakımı çok zor olduğu için. Çünkü felçli kediler tuvalet ihtiyacını bile gideremiyor. İnsan takviyesi ve desteği şart. Daha sonra okulumuza geldiğimizde öğrencilerimiz ve öğretmenlerimiz beraber yaptığımız projelerle, buna bir yürüteç yaptık. Bir dönem yürüteçle yürüdü. Daha sonrasında, şimdi tedaviler sonunda tek başına yürüyebiliyor. Ağaca tırmanabiliyor, her şeyini kendi karşılayabilir, insan ihtiyacı olmadan tuvaletini bile yapabilir. Şu an için tam şanslı bir kız” dedi.
Öğrencilere hayvan sevgisini aşıladıklarını belirten Tor, “Okulumuzda velilerle ve öğrencilerle işbirliği yapıp, özellikle sokaktaki küçük göz enfeksiyonu olan, kör olan bir çok kedi yavrusunu tedavi edip, sahiplendirdik. Okulumuzda şu an 20’den fazla velimiz de bizim yetiştirdiğimiz yavrularımızı sahiplendirmiş durumda. Onların çoğu büyüdü. Hatta okulumuzda birkaç öğretmenimizde bile kendi evlerinde sahiplenmiş olduğu araba çarpmış veya felç olmuş, aynı şekilde çolak hale gelmiş olan birçok hayvan var. Onların şu an bakımı tamamen onlar üzerinde ve çoğu da büyüdü. Artık onlar kimseye ihtiyacı yok. Ve yaşama şansı yüksek hale gelmiş yavrulardır. Bu da bizim için çok sevindirici haber, fakat bu bile yetmiyor çünkü biz halen okyanusta bir damlayız. Dışarıda sahipsiz bu sürü yavru var. Bizim buradaki tek amacımız şu, birkaç kediye yardım etmekte öte öğrencilerime bunu göstermek, yani bir şeyleri değiştirebilirsiniz, siz de bunlara duyarsız kalmayın, bunlar da bir candır. Telefonu ve tableti bırakın bir cana dokunun, bir ömür bir şekilde geçiyor, yeter ki yardım edin. Yoksa hayatın çok da fazla bir anlamı olmuyor” şeklinde konuştu.
Öğrencilerle birlikte yürüteç yapan teknoloji tasarım öğretmeni Levent Sert de, “Bir gün Tahsin hocam yaralı bir kediden, daha doğrusu yürüyemeyen bir kediden bahsetti. Buna bir yürüteç yapıp, yapamayacağımı söyledi. Ben de öğrencilerle beraber kediye bir yürüteç tasarladım ve kedinin bu yürüteç sayesinde yürümesini sağladım. Yine gördüğünüz gibi kedimiz kısmi olarak düzelmiş durumda yürüyor. Kediye yürüteç yaptığımız zaman yavruydu. 4-5 ay süreç içerisinde kedi iyileşti, yürüyebilir, koşabiliyor, ağaca tırmanabiliyor. İlk halinde eser yok” ifadesini kullandı.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un hayvan sevgisinin okullarında hayat bulduğunu kaydeden okul müdürü Sacid Meltem ise, “Bakanımızın okullarda öğrencilerimize hayvan sevgisini aşılamamız için geçen zamanlarda yaptığı paylaşımlar üzerine bizler de öğrencilerimize hayvanları severek, kalplerine merhameti işleyerek, bunları öğreterek, aynı zamanda eğitim faaliyetlerimizin içerisinde bunları yapmaya gayret ediyoruz. En son bu kedimiz bir örnek buna, yine gözlerini ameliyat ettirdiğimiz bir kedimiz buna bir örnek. Diğer hayvanlara karşı olan duyarlılığımızı fazlasıyla öğrencilerimize aşılıyoruz. Elimizden geldiği kadar ecdadımızın bize miras bıraktığı camileri yaparken, kuş yuvaları yaptığı, bizlere bıraktığı mirasa sahip çıkmaya çalışıyoruz. İnşallah merhametli nesilleri, merhametli öğrencileri bizlerin yerlerine öğretmenler olarak toplumun inşasında rol alacak bireyler yetiştirmek için elimizden geleni yapıyoruz” şeklinde konuştu.