Sağlam “Stratejik ürün, buğdaydan vazgeçilmemeli”
BUĞDAY HASADINA KATILAN OSMANİYE İL TARIM VE ORMAN MÜDÜRÜ İBRAHİM SAĞLAM, “ARAZİLERİMİZDE MUTLAKA BUĞDAYDAN VAZGEÇİLMEMELİ VE BUĞDAY EKİLİ ALANLARIMIZI ARTIRMAMIZ GEREKMEKTEDİR” DEDİ.
Osmaniye Buğday hasadına katılan Osmaniye İl Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Sağlam,” Taban arazilerimizde hem de kıraç arazilerimizde mutlaka buğdaydan vazgeçilmemeli ve buğday ekili alanlarımızı artırmamız gerekmektedir” dedi.
Kırmıtlı Köyü İlk Buğday Hasadına Tarım ve Orman İl Müdürü İbrahim Sağlam, teknik personeller ve çiftçiler katıldı.
Buğday Hasadında konuşana İl Müdürü İbrahim Sağlam; Çukurova bölgesindeki toprakların çok verimli olduğunu vurgulayarak, “O kadar güzel verimli topraklarımız var ki, bir taraftan birinci ürün ekilmiş olan buğdayın hasadı yapılırken, ikinci ürün soyanın hemen yan tarlada ekildiğini görüyoruz. Verimli topraklarımızda yılda iki, üç ürün alıyoruz” dedi.
Osmaniye’de buğday hasadına yamaç arazilerde erken, taban arazi denilen ovada ise ağır topraktan dolayı biraz daha geç hasada girildiğini vurgulayan İl Müdürü Sağlam, 2018 ve 2019 yılını rekolte ve yağışlar açısından değerlendirmede bulundu.
Sağlam, “2018 yılının ilk dört ayındaki yağışlara baktığımızda toplam metrekareye 314 kilogram gibi bir yağış alınmıştı. Ama 2019’un ilk dört ayında alınan toplam yağış ise ilimizde 545 kilogramdır. Dolayısıyla bu yağışlar oran olarak aylara tam yayıldı, yani tek bir zamanda yoğun bir şekilde değil de ara ara yağdığı için topraklarımız suya doymuş oldu. Özellikle hububat alanlarımız, ’kıraç’ tabir ettiğimiz sulanamayan arazilerdeki buğdayların da bu yıl veriminin çok yüksek olduğunu görmekteyiz” diye konuştu.
Toplam verimde yüzde 5 artış bekleniyor
Toplam verimde artış beklendiğini kaydeden İl Müdürü İbrahim Sağlam, “Geçtiğimiz yıl içerisinde, hem kuru hem suluda toplam alanımıza baktığımızda 479 bin dekar alanda ekim yapıldı ve rekoltemize baktığımızda ise 237 bin ton gibi bir rekoltemiz oldu. 2019 yılı içerisinde ise 586 bin dekar alanda ekim yapıldı ve toplamda 240 bin tonu aşan bir rekolte beklentimiz var. Geçtiğimiz yıl kuru alanlarda dekara 400-450 kilogram, suluda ise 540-550 gibi rekoltemiz olmuş ve bu yılda bu rakamların altına düşmeyeceği gibi toplam verimlerde yüzde 5 oranında bir artış beklentimiz var” dedi.
Buğday stratejik ürün
Hububatın, özellikle buğdayın stratejik ürün olduğunu ve mutlaka ekilmeye devam edilmesi gerektiğinin altını çizen İl Müdürü İbrahim Sağlam,” Hem taban arazilerimizde hem de kıraç arazilerimizde mutlaka buğdaydan vazgeçilmemeli ve buğday ekili alanlarımızı artırmamız gerekmektedir. Hayvancılıkta girdi maliyetleri olan samanın ham maddesinin yine buğday ve arpa olduğun biliyoruz. Çiftçilerimize bereketli bir sezon diliyorum. Aynı zamanda anızların yakılmamasını istiyoruz. Hayvan yemi olarak kullanılan samanın balya yapılmasını öneriyoruz. Anızları yakarak sürdürülebilir bir tarımın önünü kapatıyoruz. Kolay yetişmiyor, anız yangınları yüzünden organik madde açısından topraklarımız çoraklaşıyor, zayıflıyor. Çiftçilerimizden hububat alanlarını ve ileride olacak mısır alanlarının hasat sonrası yakılmamasını özellikle tavsiye ediyorum. Üretimi bol, bereketli bir sezon diliyorum” dedi.
Anız yakılmayan arazilerde verim artıyor
Çiftçileri anız yakmamaları konusunda uyaran Tarım ve Orman İl Müdürümüz İbrahim Sağlam, “Yan tarlamızda hububat ekininin hasadını yaptık. Çukurova bölgemizde o kadar güzel verimli topraklarımız var ki, bir taraftan birinci ürün ekilmiş olan buğdayın hasadı yapılırken, ikinci ürün soyanın hemen yan tarlada ekildiğini görüyoruz. Verimli topraklarımızda yılda iki, üç ürün alıyoruz. Bu topraklarda tarımda sürdürülebilirliğinin devam etmesi gerekiyor. Onun için anızları yakmayın diyoruz. Direk anıza ekim yapılan tarlalarda yüzde 20-25’e varan oranlarda artış görülmekte. Bugünde burada ikinci ürün olarak soya ekiliyor. Bölgemizde ikinci ürün olarak soya, yer fıstığı ve mısır gibi ürünleri üretebilmekteyiz. Topraklarımızın devamlı tarımda kalabilmesi ve sürdürülebilir tarımın yapılabilmesi için diyoruz anızlar yakılmasın, topraklarımız hor kullanılmasın. Biz bu toprakları atalarımızdan miras değil, çocuklarımızdan ödünç aldık. Gelecek nesillere tarım yapılabilir bir temiz toprak bırakmak hepimizin görevi. Aynı zamanda şartlarımız ne olursa olsun bizim mutlaka üretim yapmamız lazım” dedi.