Prof. Dr. Kırdar, fidan dikim zamanı ile ilgili tartışmalara son noktayı koydu
BARTIN ÜNİVERSİTESİ ORMAN FAKÜLTESİ ORMAN MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ, SİLVİKÜLTÜR ANABİLİM DALI ÖĞRETİM ÜYESİ PROF. DR. EROL KIRDAR, 11 MİLYON AĞAÇ; BUGÜN FİDAN, YARIN NEFES PROGRAMI KAPSAMINDA, AĞAÇLARIN DİKİM ZAMANI İLE İLGİLİ TARTIŞMALARA SON NOKTAYI KOYDU. DİKİLEN 11 MİLYON FİDANIN TÜPLÜ FİDAN OLDUĞUNU BELİRTEN KIRDAR, BU FİDANLARIN DİKİM ZAMANININ OLMADIĞINI 12 AY SÜRESİNCE DİKİLEBİLECEĞİNİ KAYDETTİ. KIRDAR AYRICA, TÜRKİYE’DE FİDAN DİKİM ZAMANININ EKİM AYI İLE NİSAN AYI ARALIĞINDA OLDUĞUNU, İLLA MART AYINDA DİKİLECEK DİYE BİR KURALIN BULUNMADIĞINI DA SÖZLERİNE EKLEDİ.
Bartın Üniversitesi Orman Fakültesi Orman Mühendisliği Bölümü, Silvikültür Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erol Kırdar, 11 Milyon Ağaç; Bugün Fidan, Yarın Nefes programı kapsamında, ağaçların dikim zamanı ile ilgili tartışmalara son noktayı koydu. Dikilen 11 milyon fidanın tüplü fidan olduğunu belirten Kırdar, bu fidanların dikim zamanının olmadığını 12 ay süresince dikilebileceğini kaydetti. Kırdar ayrıca, Türkiye’de fidan dikim zamanının ekim ayı ile nisan ayı aralığında olduğunu, illa Mart ayında dikilecek diye bir kuralın bulunmadığını da sözlerine ekledi.
Bartın Üniversitesi Orman Fakültesi Orman Mühendisliği Bölümü, Silvikültür Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erol Kırdar, 11 Milyon Ağaç; Bugün Fidan, Yarın Nefes programı ile ilgili değerlendirmede bulundu. Uygulamayı olumlu bulduklarını belirten Kırdar, “Böyle bir seferberlik hayata geçmesi, geleceğe nefes ağaçlandırma seferberliği adı altında bence çok faydalı olmuştur. Yerinde bir karardır. Ayrıca Kasım ayı itibarıyla bunun yürürlüğe girmesi şu açıdan önemlidir. Ağaçlandırma çalışmalarımızda yıllardır bilinen net bir gerçek var. Ağaçlandırma çalışmaları sonbaharda başlar mart, nisan ayına kadar devam eder. Ağaçlandırma çalışmalarının başlangıcı ile aynı tarihe denk gelmesi ve seferberlik kavramı altında uzun bir süreci kapsaması açısından baktığımızda ağaçlandırmada mevcut olan ekim, kasım, aralık, ocak, şubat ve mart gibi geniş bir periyodu içerdiği düşünülmelidir. Bu nedenle ağaçlandırma seferberliğinin toplumun tüm kesimlerine anlatılması açısından faydalı bir uygulama olarak görmekteyim” dedi.
“Bilimsel dayanaktan noksan”
Dikimin tarihi ile ilgili tartışmalara da değinen Kırdar, “Ağaçlandırmalarda, zamanın tayininde dikkate alınması gereken faktörler var. Önce bunları bilmek gerekir. Bunlar bölgenin lokal ve iklim koşulları, toprak koşulları, fidanın niteliği ve o anki hava durumunun mutlaka dikkate alınması gerekir. Bu kriterler dikkate alındığında, kamuoyunda şu anda kamuoyunda dile getirilen, ‘neden 21 Mart değil de, 11 Kasım. 21 Mart en uygun tarihtir’ gibi ifade kullanmak ağaçlandırma uygulamalarının tekniğine, ruhuna aykırı bir ifadedir. Bilimsel dayanaktan noksandır. 21 Mart’ta dikim olur ancak, 21 Mart’ta olmalıydı, Kasım ayı olmamalıydı’ şeklinde ifade kesinlikle yanlıştır. Ülkemiz şartlarında bu iş sonbaharda başlar, mart ayına, hatta nisan ayına kadar gider. 21 Mart Dünya Ormancılık gününün olmazsa olmaz gibi gösterilmesi kesinlikle yanlıştır. Özellikle malum kullanılan fidanlar çıplak köklü ve türlü, iğne yapraklı ve yapraklı olarak nitelendirilebilir. Yapraklılarda kök geliştirme kabiliyeti, sonbaharda yüzde 60’lara varır, iğne yapraklılarda bu rakam yüzde 25’tir. Bu nedenle özellikle yapraklı ağaçlarda sonbahar en uygun dönemdir. İğne yapraklı türlerde ise özellikle fıstık çamı, kızıl çam gibi geç süren türlerde yine sonbahar dikimleri yapmak daha faydalıdır. Artı şunu belirteyim. Sonbaharda dikilen fidanların ister çıplak köklüğ olsun, ister tüplü fidan olsun özellikle kök bölgesi kışı toprak altında geçireceği için kök ile toprağın kaynaşması daha kolay olacaktır” diye konuştu konuştu.
“Dikilen fidanlar yıllık dikimin yüzde 5’i, 10’u”
Türkiye’de her yıl 11 milyon fidandan kat be kat fidan dikildiğini de ifade eden Kırdar, “Geleceğe nefes seferberliği kapsamında 11 milyon fidan dikildi. Bu genelde kentsel bölgede yapılan ağaçlandırma çalışmaları. Oysa Genel Müdürlüğümüzün yaptığı çalışmalar çok daha fazla sayıda. Bu seferberlik kapsamınsa bu sayı belki ileride artacaktır ama, 11 milyonluk bu ağaçlandırmalar genelde kent bölgelerindedir. Sulanabilir özelliği olduğundan da bir sorun teşkil etmez. Bunları rekreatif, peyzaj amaçlı bi çalışma olarak değerlendirebiliriz. Yine seferberlik kapsamında dikilen 11 milyon fidan Orman Genel Müdürlüğü’nün yıllık dikim oranını yüzde 10’unu, yüzde 5’ine anca tekabül ediyor. Bunun da bilinmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.
“Türlü fidanın dikim zamanı olmaz”
Dikilen fidanların tüplü fidan olduğuna da dikkat çeken Kırdar, “Tüplü fidan dikiminde, zaten dikim zamanı diye bir şey yoktur. Türlü fidanı yazın bile dikebilirsiniz. Tüplü fidan kavramı ağaçlandırmada başarıyı olumlu yönde etkileyen bir kavramdır. Önceden insan gücüyle toprak hazırlanıyordu. Şimdi ise makine ile hazırlanıyor. Önceden 25-30 santim toprak işleniyordu, şimdi 70-80 santime kadar toprak alt üst ediliyor. Toprağın rutubeti tümlü fidanlarla buluşturuluyor. Bu şekilde başarı şansı da çok daha yüksek oluyor. bu 11 milyon fidan da tüplü fidan olduğu için dikim tarihini tartışmamız anlamsızdır” ifadesini kullandı.