Özdemir: “Tarihi kazanımlar elde ettik”
SAĞLIK SEN İZMİR 2 NO’LU ŞUBE BAŞKANI EKREM ÖZDEMİR, AK PARTİ İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKAN ADAYI NİHAT ZEYBEKCİ’YE ALLAH’IN 99 İSMİNİN YAZILI OLDUĞU PLAKET HEDİYE ETTİ.
Sağlık Sen İzmir 2 No’lu Şube Başkanı Ekrem Özdemir, AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Nihat Zeybekci’nin de katıldığı toplantıda yaptığı konuşmada hizmet sendikacılığı yaparak, çalışma hayatı ve sendikal haklarda tarihi kazanımlar sağladıklarını açıkladı.
Sağlık Sen İzmir 2 No’lu Şube tarafından Balçova Termal Otel’de Dostluk ve Beraberlik Kahvaltısı düzenlendi. AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Nihat Zeybekci’nin onur konuğu olduğu toplantıya sendika yöneticileri ve sağlık çalışanları katıldı. Sağlık Sen’in hizmet sendikacılığını başarıyla uyguladığını anlatan Başkan Özdemir, “Bugüne kadar aylık mahsuplaşma hakkı gibi, sözleşmeli personele kadro hakkı, lisans tamamlama hakkı, kreş hakkı ve sabit döner sermayelerin maaşla birlikte ödenmesi, 112’ye yemek ücreti, süt izinlerinin uzatılması, doğum yapan sağlıkçılara nöbet muafiyeti, yıpranma payı gibi tarihi kazanımların altında Sağlık Senin imzası vardır. Bakınız daha 2013 yılına kadar, hiç bir sağlık çalışanı neredeyse izine ayrılamıyordu. İzne Ayrıldığında maaşımızın neredeyse yarı oranında bir ücret bize ödenmiyordu. Bizler 2013 yılında sabit ek ödemlerin maaşla birlikte ayın 15.de ödettirilmesini sağladık. Şimdide son toplu sözleşmeyle aldığınız 12 güne kadar izinlerde sabit üstü ek ödemelerimiz bile kesilmiyor” dedi.
Yıpranma payı
Sağlık çalışanları ilgilendiren yıpranma payının Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde meclise gelen ilk yasa teklifi olduğunun altını çizen Başkan Özdemir, “Bu kazanım sağlık çalışanları adına çok önemli bir başarıdır. Yıpranma payında eksiklikler mevcut, geçmişe yönelik olması ve tüm sağlık çalışanlarını kapsama açısından hakkımızı sonuna kadar arayacağımızı bilmenizi isterim. Çünkü sağlık bir ekip işi, ambulansta çalışan acil tıp teknisyenine, paramediklere doktorlara verip, o ambulansı süren ve daha fazla riski olan şoför kardeşimizin de bu haktan yaralanması gerekiyor, Aynı şekilde, ameliyathanede çalışan, spanç sayan, temizlik yapan genel hizmetler sınıfında yer alıyor diye hizmetli kardeşimizin de bu haktan yararlandırılmaması 5510 sayılı kanunun iyi okunmaması anlamına gelmektedir. Yani bizler diyoruz ki yıpranmada çalıştığı birime göre herkesi kapsayarak verilmesi gerekiyor. Sağlık hizmetleri sınıfında olmasına rağmen acil ve servislerde çalışan tıbbi sekreterlerimizi, numune ve denetim peşinde koşan çevre sağlık teknisyenlerimizi kapsamıyor. Polislerinde yıpranması var ama onların riskine göre ayırmıyor, masa basında çalışanları da kapsıyor” diye konuştu.
Yıpranma payı uygulamasının eksiklikleri olduğunu savunan ve Danıştay’a dava açtıklarını kaydeden Özdemir, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bunun için 4 yıldır emek sarf ettiğimiz yıpranma payının hak edeni kapsaması açısından Danıştaya kısmi iptal davasını açtık. SGK ve Sağlık Bakanlığına da yanlışların düzenlenmesi amacıyla da başvuruda bulunduk. Geçmişe dönük olması açısından da hukuki, bürokrasi ve siyasi yönden yapılması gerekenler adına bu işin sonuna kadar takipçisi olacağımızı da bildirmek isterim.”
“Bu yüzyılda çöplerini dağlara taşlara atan başka bir kent kalmadı”
Başkan Adayı Zeybekci, İzmir’in geriye doğru gittiğini belirterek, “Oyunuzu kendi geleceğinize, 21. Yüzyıldaki hayalinizdeki İzmir hikayesine verin” dedi. Zeybekci, “Bu yüzyılda çöplerini dağlara taşlara atan başka bir kent kalmadı. Tıbbi atıklar Manisa’ya gidiyor. Evsel atıklarını arıtmadan denize atan başka bir şehir yok. Böyle bir hava kirliliğinde yaşayan başka bir şehir yok” diye konuştu.