Reklam
tvTürk

Müşterilerini geçmişte yolculuğa çıkarıyor

MÜŞTERİLERİNİ GEÇMİŞTE YOLCULUĞA ÇIKARIYOR.

Yozgat’ta kuyumculuk işiyle uğraşan Muhsin Yıldırım, Türk müzik tarihinde büyük bir yeri olan taş plak koleksiyonu ile iş yerinde müzikseverlerin geçmişe olan bağını canlı tutuyor. Gramofonda çalınan ve iş yerine nostaljik bir hava katan taş plaklar, müşterileri geçmişte yolculuğa çıkarıyor.

Gelişen ve değişen teknolojik gelişmelere rağmen müzikseverlerin geçmişe olan bağını canlı tutmak isteyen Muhsin Yıldırım, iş yerine gelen ve alışveriş yapan müşterilerini plak sesi ile karşılıyor. İş yerinde binin üzerinde plağı, gramofonu ve pikabı bulunan Yıldırım’ın müşterileri hem maziye dönüyor hem de alışverişin keyfini çıkarıyorlar. Özellikle Zeki Müren, Ferdi Tayfur, Neşet Ertaş, Hamiyet Yüceses, Müzeyyen Senar gibi Türk Sanat Müziği’nin usta isimlerinin şarkılarından oluşan plaklar, meraklılarının elinde hala hayat bulmaya çalışıyor.

Yüzlerce plağı biriktiren, arabasında ve dükkânında plak dinlemekten hoşlanan Muhsin Yıldırım, yıllardır tutkunu olduğu plak koleksiyonuna yenilerini eklemek ve plak sayısını artırmak istiyor. Yıldırım, iş yerinde bulunan 1964 ve 1972 model plak ve gramofonla dinlettiği eski şarkılarla müşterilerini geçmişe götürerek adeta nostalji yaşatıyor.

Alış veriş için gümüşçü dükkanına gelen Betül Kaplan, “Yozgat’ta sürekli alış veriş yaptığım bir gümüşçü, geldiğimde plaklar, eskiye dair şarkılar, plakların güzel cızırtıları bizi derinden etkiliyor. Yozgat’ta plakların olduğu, eski şarkıların çaldığı başka bir yer yok. Alış veriş yaparken bu müziklerin seslerin burada dinlenmesi çok hoşumuza gidiyor” dedi. Firdevs Çetinkaya ise “İlk defa alışveriş için geldim. Plağı görünce hemen çıkmak istemedim. Benim yaşım küçük ama böyle şarkıları insanların dinlemesi ve geçmişini unutmaması gerekiyor” şeklinde konuştu.

Teknolojinin gelişmesine rağmen iş yerinde çalışırken plaktan müzik dinlemenin kendisine ilham verdiğini aktaran Muhsin Yıldırım da “Yozgat’ta 3. kuşak dede mesleğini devam ettiriyorum. Özel siparişler üzerine kuyumcu ustası olduğum için iş yaparken genelde plak cızırtısıyla daha çok ilham alıyorum. Aslında bu plak kültürü çok farklı bir olay. İçine girdiğiniz zaman çıkamıyorsunuz. Şu an yaklaşık bin tane plağım var, 3 tane pikabım var, bir tane gramofonum var. Güzel bir kültür, yeni nesle kulaklarının pasını silmesi için hitap ediyoruz. Bundan çok mutluyuz. İnsanlar alışverişten ziyade artık plak dinleyip burada beden yorgunluğunu atıyor. Onun için biz de elimizden geldiği kadar insanlara yardımcı oluyoruz” ifadelerine yer verdi.

İş yerine gelen müşterilerin siparişten önce istediği müziği talep ettiğini belirten Yıldırım, “Sesler dijitalleşiyor biz cızırtıda kalıyoruz. Bu cızırtıdan çok memnunuz, plaktaki cızırtı sanki sanatçı yanındaymış gibi bir hava katıyor. Ayrı bir duygu. Elimizde 1939 yapımı taş plaklar var, yabancı plaklar var, 33’lük Long play plaklarım var. 45’lik küçük plaklarımız var. Cihazımın bir tanesi 1969 Alman yapımı diğeri 1974 yapımı bir cihazım var. Aslında geçmişe baktığınızda 50 yaşında cihazlar ama bugüne kadar yaşatılmış biz de sonuna kadar devam edeceğiz. Alışverişe gelen müşterilerimiz genellikle Zeki Müren, Erkin Koray dinleyelim diye geliyorlar. Şu an yaklaşık bin tane plağım var, günden güne de artırıyoruz” dedi.

Reklam
BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ