Minyatür ile Mangala dünya mirası oluyor
KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI DAHA ÖNCE UNESCO’YA SUNDUĞU ‘GELENEKSEL TÜRK OKÇULUĞU’ İLE ‘BİR USTA BİN USTA’ PROJESİNİN ARDINDAN GELENEKSEL ZEKÂ VE STRATEJİ OYUNU ‘MANGALA/GÖÇÜRME’ İLE ‘MİNYATÜR’ SANATINI DA ÇOK ULUSLU DOSYALAR OLARAK DÜNYA MİRASI YAPMAK ÜZERE İLK ADIMI ATTI.
Kültür ve Turizm Bakanlığı daha önce UNESCO’ya sunduğu ‘Geleneksel Türk Okçuluğu’ ile ‘Bir Usta Bin Usta’ projesinin ardından geleneksel zeka ve strateji oyunu ‘Mangala/Göçürme’ ile ‘Minyatür’ sanatını da çok uluslu dosyalar olarak dünya mirası yapmak üzere ilk adımı attı.
Osmanlı döneminde sosyalleşme ve kültürel paylaşım araçlarından biri olan ve izlerine tarihin sıfır noktası kabul edilen Göbeklitepe’de bile rastlanan geleneksel zeka ve strateji oyunu ‘Mangala/Göçürme’ ile ‘Minyatür’ sanatı birer dünya mirası olarak UNESCO listelerine girmeye hazırlanıyor.
Türkiye’nin pek çok yerinde ‘Köçürme’, ‘Mankala’, ‘Kümelek’, ‘Dokuz Kuyu’, ‘Dokuz Taş’, ‘Emme’, ‘Kale’, ‘Mele’, ‘Hane’, ‘Kuyucuk Taşı’ ve ‘Göçme’ gibi farklı isimlerle anılan “Geleneksel Zekâ ve Strateji Oyunu: Mangala/Göçürme” ile “Minyatür Sanatı” dosyalarının UNESCO İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası Temsili Listesi’ne 2020 yılında kaydedilmesi bekleniyor.
Bakanlık Araştırma ve Eğitim Genel Müdürlüğünce geleneksel sanatların yaşatılması için daha önce ulusal dosya olarak başvurusu yapılan ‘Bir Usta Bin Usta’ projesinin de UNESCO İyi Koruma Uygulamaları listesine, Türkiye’nin ilk unsuru olarak, yine 2020’de dahil edilmesi öngörülüyor.
Araştırma ve Eğitim Genel Müdürü Okan İbiş sürece ilişkin yaptığı değerlendirmede, geçtiğimiz yıl başvurusu yapılan ‘Geleneksel Türk Okçuluğu’ dosyasının 9-14 Aralık tarihleri arasında düzenlenecek UNESCO Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması 14’üncü Hükümetlerarası Komite Toplantısı’nda kabul edilerek, listeye kaydedilmesinin beklendiğini söyledi.
Türkiye’nin UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listelerindeki 17 unsuruyla 178 ülke arasında ilk 5’te olduğunu belirten Okan İbiş, gelecek yıl ‘Mangala’ ile ‘Minyatür’ sanatının da UNESCO’ya kabul edilmesiyle birlikte listelerdeki bu sayıyı daha da artıracaklarını vurguladı.