Meke Gölü ve Acı Göl’ün jeopark alanı olarak tescillenmesi çalışmaları
KONYA’NIN KARAPINAR İLÇESİNDE VOLKANİK PATLAMA SONUCU OLUŞAN VE TARİHİ BİR JEOLOJİK MİRAS OLARAK DEĞERLENDİRİLEN MEKE GÖLÜ VE ACI GÖL MAARI’NIN İÇERİSİNDE BULUNDUĞU ALANIN JEOPARK OLARAK TESCİLLENMESİ ÇALIŞMALARI SÜRÜYOR.
Konya’nın Karapınar ilçesinde volkanik patlama sonucu oluşan ve tarihi bir jeolojik miras olarak değerlendirilen Meke Gölü ve Acı Göl Maarı’nın içerisinde bulunduğu alanın jeopark olarak tescillenmesi çalışmaları sürüyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca tescillenmiş Türkiye’nin ilk jeoparklarından olacak bu alanın, küresel jeopark ağına dahil edilmesi ve uluslararası düzeyde tanıtımının sağlanması için UNESCO’ya başvuru yapılacak.
Konya’nın Karapınar ilçesi sınırları içinde yer alan volkanik maar gölü olan Acı Göl, Meke Krater Gölü’nün kuzeydoğusunda yer alıyor. Karapınar-Ereğli yolunun 8. kilometresinde bulunan, Karacadağ’ın güneydoğu kenarında volkanik patlama sonucu 5 milyon yıl önce meydana gelen kraterin zamanla suyla dolmasıyla oluşan Meke Gölü, manzarasıyla görenleri kendine hayran bırakıyor. Göl kıyıları oldukça dik ve magnezyum sülfattan dolayı suları acı ve tuzlu olması nedeniyle mikroskobik gölün içinde canlı yaşamıyor.
Fotoğraf ve doğa tutkunlarına her mevsim ayrı güzellikler sunan bölgede, göl ve obruklar için UNESCO Küresel Jeopark Ağı’na kazandırılması için çalışma sonuç verdiğini belirten Konya Teknik Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi ve Jeoloji Mühendisleri Odası Konya Şube Başkanı Prof. Dr. Fetullah Arık, “Acı Göl’ün ve Meke Gölü’nün jeolojik bir miras alanı tarafımızdan onaylıdır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızla görüşmelerimiz devam ediyor. Amacımız ise dünyada bazı jeolojik miras alanları ve önemli yapıların olduğu bölgelerde yapılacak olan çalışmalar sayesinde UNESCO tarafından tescillenmiş noktalar olarak gözlenir ve bu alanlar her yıl turizme açılması. Yörenin koşullarına göre çalışılması, herhangi bir değişikliğe izin verilmez ama doğa şekli olduğu gibi korunması ve insanların gezecekleri, tanıyacakları yerlerin olması yeterli olacaktır” dedi.
Prof. Dr. Arık, Acı Göl’ün de Meke Gölü gibi bir maar gölü olduğunu kaydederek, “Orada Karacadağların son evreminin bazı volkanik çıkışları var. Bu volkanik çıkışlardan bir tanesi ise Acı Göl. Acı Göl’ün olduğu yerdeki nar gölünün çökmesiyle daha sonra Meke gibi ikinci bir patlama olmadığı için büyükçe bir göl şeklinde kaldı. Dolaysıyla Acı Göl’de gördüğümüz görüntüyü Meke de göremiyoruz. Suyun özelliği ise genellikle tuzlu acı su olarak tanımladığımız bir suya sahip. İçerisinde balık ve diğer canlıların yaşamasına fazla izin vermiyor, içerisinde mikroorganizmalar yaşıyor. Gölün kenarında karbonat oluşumları var. Yosunların olduğu bölgede hızlı bir şekilde platformlar şeklinde karbonat oluşuyor. Genellikle bu tür suların vücuda iyi geldiği söyleniyor ama bunun detaylı bir araştırma yapılması gerekiyor. Acı Göl’ün suyu tuzlu su” diye konuştu.
Prof. Dr. Fetullah Arık, suyun derinliğinin 80 metre olduğunu ifade ederek vatandaşlara göle girmemeleri tavsiyesinde de bulundu.