Maden şehri Gümüşhane’de ‘Madencilik Çalıştayı’ düzenleniyor
GÜMÜŞHANE ÜNİVERSİTESİ MADEN MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ TARAFINDAN DÜZENLENEN, MADENCİLİK SEKTÖRÜNÜN TÜM PAYDAŞLARININ BİR ARAYA GELDİĞİ VE “GÜMÜŞHANE MADEN TARİHİ VE POTANSİYELİ”, “MADENCİLİKTE YENİ TEKNOLOJİ VE YAKLAŞIMLAR” VE “TÜRKİYE’DE VE GÜMÜŞHANE’DE MADENCİLİK” OTURUMLARININ YAPILACAĞI ÇALIŞTAYIN AÇILIŞINDA KONUŞAN GÜMÜŞHANE VALİSİ KAMURAN TAŞBİLEK, “ÇOK ÇEŞİTLİ MADENLERE EV SAHİPLİĞİ YAPAN GÜZEL DAĞLARIN ŞEHRİ GÜZEL GÜMÜŞHANE’YE HOŞ GELDİNİZ” DİYEREK SALONDA BULUNAN BİLİM ADAMLARI VE ÖĞRENCİLERİ SELAMLADI.
Türkiye’de adını değerli bir madenden alan tek şehir olan Gümüşhane’de Gümüşhane Üniversitesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen ‘Madencilik Çalıştayı’ başladı.
Gümüşhane Üniversitesi Kongre Merkezinde iki gün sürecek olan çalıştayın ana teması “Madencilikte Yeni Teknoloji ve Yaklaşımlar” olarak belirlenirken, Madencilik sektöründeki yeniliklerin ele alınacağı ve Gümüşhane Üniversitesinde ilk kez düzenlenen çalıştayda 2 günde 3 oturumda 17 sunum ve panel gerçekleştirilecek.
Gümüşhane Üniversitesi Maden Mühendisliği Bölümü tarafından düzenlenen, madencilik sektörünün tüm paydaşlarının bir araya geldiği ve “Gümüşhane Maden Tarihi ve Potansiyeli”, “Madencilikte Yeni Teknoloji ve Yaklaşımlar” ve “Türkiye’de ve Gümüşhane’de Madencilik” oturumlarının yapılacağı çalıştayın açılışında konuşan Gümüşhane Valisi Kamuran Taşbilek, “Çok çeşitli madenlere ev sahipliği yapan güzel dağların şehri güzel Gümüşhane’ye hoş geldiniz” diyerek salonda bulunan bilim adamları ve öğrencileri selamladı.
“Madenlerimizden katma değer oluşturamıyoruz”
Gümüşhane Üniversitesine kurulduğu 2008 yılından beri kendisine düşen görevi ve misyonu hakkıyla yerine getirdiği, toplumun değişimine, dönüşümüne öncülük ettiği için teşekkür eden Vali Taşbilek, “Ülkemiz yüzölçümüne bakıldığında dünyanın çok büyük ülkeleriyle mukayese edildiğinde çok fazla maden çeşitliliğine sahip bir maden ülkesi. Madenlerimizi hammadde olarak üretiyoruz. Mamül mal olarak alıyoruz. Yani katma değerini oluşturamıyoruz. Bu altında, gümüşte diğer madenlerde de öyle. Mermercilik sektörünün yoğun olduğu yerlerde de çalıştım orada da öyle. Tıra koyup limana gönderiyoruz kocaman bir mermeri. Gidiyor Çin’de ya da başka ülkelerde işleniyor geliyor. Belki 10 katı 20 katı fiyatına biz tekrar aynı ürünü 1 lira sattığımız ürünü belki 15-20 liraya almak durumunda kalıyoruz. Bu diğer ürünler açısından da böyle. Hammaddeyi ne kadar mamül ya da yarı mamül haline getirebilirsek o kadar değerli olacak. O kadar katma değer üretecek. Bu da bizi daha çok zenginleştirecek. Emeklerimizin karşılığını daha çok alacağız” dedi.
“Gümüşhane’de 5 binden fazla insan madencilik sektöründen faydalanıyor”
Gümüşhane’de madencilik sektöründe bin 500’e yakın çalışan olduğunu, dolaylı olarak 5 binin üzerinde insanın bu sektörden faydalanması nedeniyle lokomotif sektörün madencilik olduğunu kaydeden Vali Taşbilek, “Madencilikle birlikte turizme yönelik çalışmalarımız devam ediyor. İpek yolunun getirdiği güzellikler ve özellikler ve Allah’ın verdiği lütuflar çerçevesinde çok özel turizm destinasyonlarına sahip bu şehir. Bilimin olmadığı yerde üretilen hiçbir şeyin de kıymeti yok. Bilimi katmadığımız hiçbir şeyin de katma değerinin artmayacağına inanlardanım. Bundan dolayı üniversitemize, fakültemize ve dışardan katkı sağlayanlara teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Belediye Başkanı Ercan Çimen de Gümüşhane’de maden sektöründe çok önemli firmalar olduğunu, ihracat noktasında da katkı sağladığını belirterek, “İl olarak 14 mahallemizden birisi tarihi Süleymaniye Mahallesi. Bu mahallenin etrafında ve içerisinde yüzlerce yıldır madencilik yapılıyor. Bundan sonra bu tür çalıştay ve organizasyonların daha fazla yapılarak ilimize ve ülkemize katkı sağlamasını diliyoruz” dedi.
“Madencilik sektöründe temel problemimiz hammadde olarak ihracat yapmamız ve işlenmiş olarak alıyor olmamız”
Gümüşhane Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Halil İbrahim Zeybek ise “Dünyada 90 ticarete konu olan madenin yaklaşık 77 tanesi ülkemizde mevcut. Maden üretimi yapan 132 ülke içerisinde 28.sıradayız. Maden çeşidi bakımından da 10.sıradayız. Lakin diğer birçok sektörde olduğu gibi madencilik sektöründe de temel problemimiz mevcut kaynaklarımızı çok reel değerlendiremeyişimiz. Hala büyük kısmıyla hammadde olarak ihracat yapmamız ve işlenmiş olarak alıyor olmamız. Enerji alanında da millileştirmeyle ilgili öncelikler belirlendi. Ülkemizi jeolojik yapı ve özelliklerinden dolayı Türkiye’yi maden laboratuvarına benzetebiliriz. Anadolu insanlık tarihinin en köklü medeniyetlerinin ortaya çıktığı bir coğrafya ve bu coğrafyada ilk çağlardan itibaren madenleri görebiliyoruz. 9-10 bin yıl önce Diyarbakır Çayönü, Aksaray’da oltaların bakırdan, boncukların imal edilip kullanıldığını görüyoruz. Anadolu böyle bir zenginliğe sahipken onun bir parçası olan Gümüşhane’de de başta metalik madenler olmak üzere oldukça zengin durumda. Bu nedenle yörenin ilk çağlardan itibaren en önemli etkinliklerinden birini de madencilik oluşturdu. Osmanlı döneminde Gümüşhane yöresinde madenciliğin zirveye çıktığını görüyoruz” ifadelerini kullandı.
Düzenleme Kurulu Başkanı Dr. Öğr. Üyesi İbrahim Çavuşoğlu da Gümüşhane için büyük öneme sahip olan madenlerin bilimsel olarak ele alınması adına ‘Madencilik Çalıştayı’nı düzenlediklerini, Türkiye’nin 51 cevher türünden 29 maden türü üretmesi nedeniyle dünyada 10. sırada olduğunu hatırlattı.
“Madencilik Gümüşhane ekonomisine 1 milyar liranın üzerinde, ülke ekonomisine ise 1 milyar doların üzerinde katkı sağlıyor”
Bugüne kadar Gümüşhane’de yaklaşık 20 tonun üzerinde Altın madeni, 6 tonun üzerinde Gümüş madeni ve 1,5 milyon tonun üzerinde kurşun-çinko üretimi yapıldığını dile getiren Çavuşoğlu, “Yapılan arama çalışmalarıyla bu rezervlerin daha da artacağını tahmin etmekteyiz. Yapılan bu üretimlerin Gümüşhane ekonomisine yaklaşık 1 milyar Türk lirasının üzerinde bir katkı sağladığını, ülkemiz ekonomisinde ise yaklaşık 1 Milyar doların üzerinde bir hacim oluşturduğunu söyleyebiliriz. Ayrıca sektörde yaklaşık bin 500 kişinin doğrudan istihdam edilerek 6 binin üzerinde kişinin madencilik ve bağlı sektörlerinden geçindiğini görmekteyiz” dedi.
İşçi sağlığı ve güvenliği konusunda gerekli yatırımı yapmayarak iş kazalarına sebebiyet veren madencilik şirketlerinin kendilerini üzdüğünü kaydeden Çavuşoğlu, “Rehabilitasyon konusunda gerekli çalışmaları yapmayarak çevresel anlamda olumsuz görüntü sergileyen firmalar ve denetim konusundaki eksiklikler bizleri üzmektedir. Madencilik konusunda yaşanan gelişmeler sonrasında görsel ve yazılı medyada madencilikle alakası olmayan kişilerin mesleğimiz üzerinde oluşturduğu olumsuzluklar bizleri üzmektedir. Kısacası mesleğimizin son yıllarda gördüğü bu olumsuz durum açıkçası bizleri derinden üzmektedir” diye konuştu.
Çalıştayda 9 akademisyen, 7 özel sektör temsilcisi ve 1 kamu kurumundan konusunda uzman kişilerin sunumları yer alacak.