Reklam
tvTürk

KURBAN BAYRAMI ve YİNE SÖZDE HAYVAN SEVERLERİN GETİRDİĞİ ELEŞTİREL YAKLAŞIM

Zuhuri Yaman

Zuhuri Yaman

1959 Ankara doğumlu Zuhuri Yaman, Karadeniz Teknik Üniversitesi Elektronik ve Haberleşme Fakültesi mezunudur. Profesyonel iş yaşamına PTT'de başladı ve ardından sırası ile Aselsan, Nortel, Netaş, Alcatel, Ericsson, Netaş, TTNet, TurkSat, Mitel şirketlerinde bulundu. Ayrıca, kurucuları arasında yer aldığı Ankara merkezli Hedef Radyo'da çeşitli Radyo Programları yaptı. Yine Ankara merkezli bazı televizyonlarda çeşitli programlar yaptı. Yaman, muhtelif platformlarda köşe yazıları ve makaleler kaleme almaktadır.

Eski  iş yerimde bir gün benden bir hayli yaşlı ve entelektüel ama dine biraz mesafeli arkadaşım heyecanla odama daldı. ‘’Bak Zuhuri Kur’an da yer alan tufan olayı hitit tabletlerinde de geçiyor, bunu alıp kutsal kitaba koymuşlar’’ dedi. Baktım yazıya , yazı ülkemizin yetiştirdiği meşhur Hititolog Mualla Eyüpoğlu hanımefendiye ait. Tebessüm ederek muhatabımın heyecanlı yüzüne baktım ve ‘’ X. Ağbiy bu senin iddianı doğrulamaz Kur’an-ı   doğrular’’ dedim. ‘’nasıl yani’’ dedi. Ben de ‘’Demek ki kutsal kitabımızda yazılan bu olay doğruymuş ve kitabımızda doğru şeyler yazmış. İnancımı daha da kuvvetlendirdin. Teşekkür ederim’’ dedim. Geçmişte olan önemli, toplumu derinden etkileyen bir olay o toplumun hafızasına kazınır ve nesiller boyu aktarılır. Hz. Nuh’un yaşadığı tufan olayı da öyle. Yüzyıllar boyu toplumdan topluma aktarılmış ve Hititlerin tabletlerine dahi yansıtılmış.

Benzeri iddiayı popüler sosyoloğumuz Ertuğrul Özkök’te sayfasına taşımış. Ne yazmış: İnancı için hayvan kurban etme geleneğini Müslümanlar icat etmedi.Troya’da savaşanlar ara verince kurban keserlerdi.En ilkel topluluklarda da uygulanıyordu.Ama dünyadaki inançların çok büyük bölümü hayvan kurban etme geleneğinden vazgeçti.Bir Müslümanlar hariç.Öteki inançlar vazgeçerken, Müslümanlar niye vazgeçmedi? Diye soruyor.

Evet vazgeçmedik bu  en ilkel toplumlarda uygulanan bu adetten. Unuttukları şunlar; İslam inanışına göre tüm varola gelmiş peygamberler İslamidir. Çünkü tek kaynakdan geliyorlar. A zamanında farklı B zamanında tam tersi olmaz. Sonradan toplumlarda sapmalar , bozulmalar yaşanmışdır. Bu toplumların bazıları  Allah’ın buyruklarını unuttukları gibi dini uygulamalarda da sapkınlığa giderek insanı dahi kurban etmeye başlamışlardır. 2010 Yılında gittiğim Ürdün’de Petra tarihi mekanında (Musa Vadisi de denilmekde) Nebatilerin insanı tanrıya kurban etmek için yaptıkları sunakları da görmüşdüm. Hz. İbrahimle birlikte Kurbanın nasıl olacağı, nasıl kesileceği tekrar gösterilerek toplumun hafızası tekrar güncellenmişdir. Bizim dinimizde de Hac mevsiminde Hz. Adem ve Hz.İbrahim’in başından geçenleri sembolize eden bir uygulamalar zinciri vardır( Arafat’a çıkıp dua etmek,Safa-Merve arası seğirtmek, 7 kez Tavaf etmek, şeytanı /aslında insan içineki  70’e yakın kötü hasleti taşlamak, kurban kesmek vb).

 Bizim inancımıza göre İlkel diye tabir edilen kabilelerden önce Hz. Adem yaradılmışdır. Ve ilk kurban olayıda -malum- oğulları Habil ile Kabil arasında tartışma konusu olmuşdur.  Eğer diğer dinler vazgeçmişse  O onları ilgilendirir. İslam inanışına göre zaten o dinler aslına uygun kalsa idi İslamla bir farklılığı kalmazdı.

İslama göre Kurban olayını  inceliyecek olursak;

Kevser Suresi 2.ayetinde ‘’ Artık namaz kıl Rabbine ve kurban kes sen’’  emrinin bir başka manaya da gelme ihtimaline karşı, alimlerin çoğu kurbanın kesin bir farz olmadığı kanaatine varmışlardır. Hanefiler  bu emrin, kesin yapılması gereken bir talep  olduğunu, ancak bu farklı yorum ihtimaline bakarak buna inanmayanın dinden çıkmayacağı kanaatine varmışlar. Hanefîler “farz” değil de “vacip” kavramını kullanırlar. Bu sebeple kurban Hanefilere göre vaciptir.

Şafiilere göre ise kurban sünnettir, ama sıradan bir sünnet değildir. Yapılması gereken bir sünnettir, yani “sünneti lazıme” dir.

Müslim şöyle nakletmiştir. “Allah Rasulü Medine’de kurban bayram namazını kıldırmıştı. Bazı insanlar acele davranıp kurbanlarını kestiler. Hz. Peygamber’in kestiğini zannetmişlerdi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) kendinden önce kesenlerin tekrar kurbanlarını kesmelerini emretti. Eğer kurban sadece isteyenlerin kesecekleri bir ibadet olsaydı, onların iade etmelerini emretmezdi.”

Sonuç: Hanefîlere göre kurban kesmek vaciptir, kesmeyen günahkar olur. Şafiîlere göre kesmek sünnettir, kesmeyen günahkar olmaz.

Biz bu ritüelleri inancımız gereği yapıyoruz. Ama bazılarına ne oluyor nasıl oluyorsa -sözde hayvanları koruma adına- kuralların ya saçma oldugunu veya artık geçersiz oldugunu veya Kuran’da yazmadığını belirtiyorlar. Bu eleştiriyi yapanların çoğu lokantalarda kebab yemiyor mu? deri ceket giymiyor mu? deri ayakkabı giymiyor mu? 3-5 milyon kazanacağım diye çevreyi kirleten fabrikaları açıp karbon salınımına neden olmuyor mu?  Egzost gazıyla havayı kirleterek  doğadaki yaratıklara zarar vermiyor mu?

Bir bayan arkadaş vardı , sosyal medyada  O  da yazmış; hayvanları neden kurban ediyorsunuz diye. Çok iyi hatırlarım bagajında 20 çift -çoğuda deriden- ayakkabısı vardı. Kebabcı ziyaretlerini de burda değinmiyeyim.

Bence akıllıca bir eleştiri yapılacak ise:

1. Kurbanların etleri tüm dünyadaki Müslüman nüfusa sahip ülkeler arasında yapılacak bir organizasyonla gelir adaletsizliği ve sömürü düzenleri veya savaşlar nedeniyle açlıktan ölmek üzere olan insanlara neden ulaştırılamıyor

2. Kesilen etler neden piknik alanlarına meze  oluyor ?

3. Kurban kesilirken hijyene, atığa dikkat ediliyor mu? Neden kurban kesimi sonrası çoğu sokaklarımıza girilemez, deniz kıyılarımızda yüzülemez hale geliyor?

 4. Hayvanları keserken hassasiyet gösteriliyor mu?

5. Kurbanlar güvenilir büyük kurumlar vasıtasıyla ülke içinde de fakirlere dağıtımı neden sağlanamıyor gibi konularda şikayetci olsalar , çözüm önerileri getirseler daha makul ve anlaşılır olur.

Yoksa söyleyenleri hep artniyetli olarak  anlamaya devam edeceğiz. Burdan aslında kasıdları  şu; İslamın yüce kitabında geçen, hadislere yansıyan bu adet aslında ilkel toplumlardan bir alıntıdır. Kısaca İslam  bu toplumları taklid etmiş ve gayri İslami bir inanışı kendine maletmişdir. Bence herkes kendi işine ve kendi inanç dünyasına baksın. Geçmiş bayramınızı kutlarım

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ