Küflü peynirdeki tehlike
DİYETİSYEN CANSU ARSLAN, KIRMIZI, SİYAH VE BEJ RENKLİ KÜF BARINDIRAN PEYNİRLERİN İNSAN SAĞLIĞINI OLUMSUZ YÖNDE ETKİLEYEBİLECEĞİNİ, HATTA MİKOTOKSİN/AFLATOKSİN VARLIĞIYLA KANSERE SEBEP OLABİLECEĞİNİ BU NEDENLE TÜKETİLMEMELERİ GEREKTİĞİNİ BELİRTTİ.
SİVAS (İHA) – Diyetisyen Cansu Arslan, kırmızı, siyah ve bej renkli küf barındıran peynirlerin insan sağlığını olumsuz yönde etkileyebileceğini, hatta mikotoksin/aflatoksin varlığıyla kansere sebep olabileceğini bu nedenle tüketilmemeleri gerektiğini belirtti.
Medicana Sivas Hastanesi diyetisyeni Cansu Arslan, yaptığı açıklama ile küflü peynir tüketiminde dikkat edilmesi gereken hususlara değindi. Üzerinde kırmızı, siyah ve bej renkli küfler barındıran peynirlerin kesinlikle tüketilmemesi gerektiğini belirten Arslan, “Penisiline karşı alerjisi olanlar, tansiyon hastaları, böbrek hastaları, gebeler, migren atağı döneminde olan hastalarımız ve özellikle kemoterapi alan hastalarımız bu peyniri kesinlikle tüketmemelidir” dedi.
Küflü peynirler sağlığa yararı olduğu kadar zararı da bulunabileceğine dikkat çeken Cansu Arslan, “Peynir kültürümüzde çok fazla yer edinmiş protein-yağ değeri yüksek bir besindir. Diğer ülkelerde olduğu gibi ülkemizde de çok fazla çeşidi mevcuttur. Küflü peynirler bu noktada dikkatimizi çekiyor çünkü biz kültür olarak sonbaharın sonlarında başlayıp baharın başlangıcına kadar bu peyniri tüketiyoruz. Dünyada Fransızların ünlü Rokfor Peyniri, İngilizlerin Blue Cheese peyniri, Italyanların Gorgonzola peyniri besleyici küflü peynirlerdir. Ülkemizde de özellikle Erzurum, Sivas, Kars, Ardahan, Erzincan ve Konya küflü peynir üretiminin ve tüketiminin yapıldığı en yaygın yerlerdir ve daha çok küflü lor peynir çeşitleri, göğermiş civil peynirler dediğimiz peynirlerimiz besleyicilik özelliği yüksek iyi koşullarda üretildiği sürece tüketiminde sıkıntı olmayan besinlerimiz arasındadır. Baktığımızda peynirlerin yapımında özellikle az yağlı ya da yağsız sütler tercih ediliyor. Bu bizim peynirlerimizdeki protein oranını artırıyor. Ve besleyicilik özelliğinin artmasına vesile oluyor. Kalsiyumdan zengin olan bu peynirlerimiz, kemik ve diş hastalığı için koruyucudur. Bununla birlikte kalp damar sağlığını koruyucu ve özellikle iyi kolesterol dediğimiz HDL seviyesi yükseltici etkisi olduğuna dair de çalışmalar var. Şunu da belirtmekte fayda var; bu peynirler kemik direncini arttırıyor” dedi.
Günde 30 gram tüketilebilir
Günlük beslenmede bir yumurta kadar yani 30 gram kadar küflü peynirleri tüketme de bir sakınca olmadığını ifade eden Arslan,”Bu peynirlerimizi yaparken en başta hijyenik sütler seçilmeli. Onun devamında ise olgunlaşma döneminde sıcaklık ve nem ayarının iyi yapılmasını istiyoruz. Olgunlaşma evresinde bu peynirlerimiz ya mahzenlerde ya mağaralarda ya da toprak küplere basılmış bir şekilde külde yada toprakta bekletiyorlar. Olgunlaşma dönemi en az 3 ay olan bu peynirlerde güzel bir göğermiş kısım görüyoruz. Küfünde mavimsi, yeşilimsi tonlar elde ediliyor. Burada Penicillium cinsi içinde en etkin olan Penicilliun Roquefortı ile doğru bir küflü peynir elde ediyoruz. Şu noktaya dikkat etmemiz gerekiyor ki peynirler de özellikle küf içerisinde kırmızı, siyah ve bej renkli küfler varsa eğer bu küflü peynirlerimiz kesinlikle tüketilmemeli.” diye konuştu.
Bu hastalıkları olanlar dikkat etsin
Küflü peynirleri tüketmemesi gereken hasta gruplarının olduğu aktaran Arslan, “Özellikle penisiline karşı alerjisi olanlar, tansiyon hastaları, böbrek hastaları, gebeler, migren atağı döneminde olan hastalar ve kemotarapi alan hastalarımız bu peyniri kesinlikle tüketmemelidir. Bir de halk arasında yaygın bir inanışımız var. Küflü peynirlerin antibiyotik etkisi oluğunu düşünüyoruz. Bu ancak laboratuvar ortamında belli olabilecek bir durumdur. Her küflü peynir antibiyotik özellikli diyemiyoruz. Bu da unutulmamalıdır” şeklinde konuştu.
