KKTC’nin 36’ncı kuruluş yıl dönümü Mersin’de törenle kutlandı
KKTC’NİN 36’NCI KURULUŞ YIL DÖNÜMÜ, MERSİN’DE DÜZENLENEN TÖRENLE KUTLANDI. MERSİN BAŞKONSOLOSU ZALİHE MENDELİ, “KIBRIS TÜRK TARAFI, BUNDAN BÖYLE UCU AÇIK, SONUÇSUZ, TAKVİMSİZ, KIBRISLI TÜRKLERİ AYNI ŞEKİLDE SÜRÜNCEMEDE BIRAKACAK, YILLARCA SÜRECEK YENİ BİR MÜZAKERE SÜRECİNİN PARÇASI OLMAYACAKTIR. O DÖNEMLER ARTIK GERİDE KALMIŞTIR” DEDİ.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) 36’ncı kuruluş yıl dönümü, Mersin’de düzenlenen törenle kutlandı. Mersin Başkonsolosu Zalihe Mendeli, “Kıbrıs Türk tarafı, bundan böyle ucu açık, sonuçsuz, takvimsiz, Kıbrıslı Türkleri aynı şekilde sürüncemede bırakacak, yıllarca sürecek yeni bir müzakere sürecinin parçası olmayacaktır. O dönemler artık geride kalmıştır” dedi.
KKTC’nin 36’ncı kuruluş yılı dolayısıyla Cumhuriyet Meydanı’nda tören düzenlendi. Törene, Mersin Vali Yardımcısı Süleyman Deniz, Mezitli Belediye Başkanı Neşet Tarhan, KKTC Mersin Başkonsolosu Zalihe Medeli, protokol üyeleri, askeri erkan, gaziler, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.
Başkonsolos Mendeli’nin Atatürk Anıtına çelenk sunumuyla başlayan tören, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla devam etti.
“Kıbrıs Türk Halkı, azınlık olarak yaşamayı kabul edemeyeceğini kanıtlamıştır”
Başkonsolos Mendeli, törende yaptığı konuşmada, Kıbrıs Türk halkı için bir dönüm noktası olan KKTC’nin kuruluşunun 36’ncı yıl dönümünü, uzun bir aradan sonra yeniden Mersin’de kutlamanın gururu ve mutluluğunu yaşadığını söyledi. “Cumhuriyetimizin 36’ncı yılı kutlu olsun” diyen Mendeli, Kıbrıs Türk Halkının, bugün çatısı altında özgürce yaşadığı KKTC’ye; Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün liderliğinden aldığı ilhamla yıllarca Rum-Yunan hegemonyasına karşı cesaretle direnerek verilen mücadelelerin ardından kavuştuğunu vurguladı. Mendeli, Kıbrıs Türk Halkının, anavatan Türkiye Cumhuriyeti’nin sonsuz desteğiyle uzun yıllar inanç ve kararlılıkla verdiği özgürlük mücadelesini, var olma mücadelesinin en anlamlı eseri olan KKTC’yi 15 Kasım 1983’te Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş öncülüğünde ilan ederek taçlandırdığının altını çizdi. Mendeli, “Kıbrıs Türk Halkı, KKTC ile meşru haklarından feragat edemeyeceğini, kendi yönetiminden, siyasi eşitliğinden, anavatanımız Türkiye Cumhuriyeti’nin etkin ve fiili garantisinden vazgeçemeyeceğini ve azınlık olarak yaşamayı kabul edemeyeceğini kanıtlamıştır” diye konuştu.
“Kıbrıs Türk tarafı, ucu açık, sonuçsuz müzakere sürecinin parçası olmayacaktır”
Adada kalıcı ve kapsamlı bir uzlaşmaya varılması amacıyla defalarca gösterdikleri iyi niyet ve çabaların aşikar olduğunu dile getiren Mendeli, KKTC’nin ilanıyla adada iki halk arasındaki ortaklığın diplomatik kanaldan çözülmesinin hedeflendiğini ve 1968’ten bu yana devam eden tüm çözüm süreçlerinde, yapıcı ve iyi niyetli tutumu içerisinde üzerine düşeni her daim yerine getirerek, dünyaya çözüm yönündeki samimi iradesini kanıtladığını söyledi. Mendeli, “Aradan 50 yılı aşkın süre geçmesine rağmen müzakere süreçlerinin başarısızlığa uğramasının asıl nedeni; Kıbrıs Rum tarafının statükodan bizim kadar rahatsız olmamasıdır. Rumlar, federal ortaklık denen şeyin, yönetimi ve zenginliği paylaşmaktan geçtiğini görmek istemiyorlar. Son olarak 2017’de Crans Montana’da gerçekleştirilen beşli konferanstan sonra taraflar hangi noktadaysa bugün de aynı noktada olmaya devam etmektedirler. Kıbrıs Türk tarafı, bundan böyle ucu açık, sonuçsuz, takvimsiz, Kıbrıslı Türkleri aynı şekilde sürüncemede bırakacak, yıllarca sürecek yeni bir müzakere sürecinin parçası olmayacaktır. O dönemler artık geride kalmıştır. Müzakerelere kaldığı yerden devam etmek demek, yeni bir kısır döngü demektir. Ortada siyasi eşitliği budamaya kalkan, federal ortaklıkların olmazsa olmazı paylaşma anlayışına ters açıklama ve önerilerde bulunan bir Rum liderliği varken adımlarımıza dikkat etmemiz gerekmektedir” ifadelerini kullandı.
“Hidrokarbon faaliyetleri ‘varsa bulacağız’ sloganıyla yürütülmektedir”
Doğu Akdeniz’de devam eden hidrokarbon çalışmalarına da değinen Mendeli, “Rum liderliği, adanın tek sahibi ve tek meşru hükümeti algısıyla ve varsayımıyla eşitliğe ve ortaklaşmaya yanaşmamakta, Kıbrıs adası etrafındaki doğal kaynaklara tek başına sahip olma gayreti içerisine girmektedir. Bu durumda, Kıbrıs Türk tarafı ve Türkiye Cumhuriyeti’ne de bu adımları dengeleyecek benzer adımlar atmaktan başka çare bırakmamaktadır. Türkiye Cumhuriyeti, Doğu Akdeniz’deki hidrokarbon faaliyetlerin hem kendi kıta sahanlığındaki haklarının korunması hem de Kıbrıslı Türklerin adanın hidrokarbon kaynakları üzerindeki asli haklarının korunması amacıyla ve ‘varsa bulacağız’ sloganıyla yürütmektedir” şeklinde konuştu.
Mendeli, Türkiye Cumhuriyeti ile birlik ve beraberlik içerisinde cumhuriyeti sonsuza kadar yaşatacaklarını sözlerine ekledi.
Tören, Mersin Büyükşehir Belediyesi Halk Oyunları ekibinin gösterisiyle sona erdi.