Reklam
tvTürk

Kalıcı dövme ve piercinglerde hepatit riski

İÇ HASTALIKLARI, GASTROENTEROLOJİ VE HEPATOLOJİ UZMANI PROF. DR. YÜKSEL GÜMÜRDÜLÜ, DÖVME VE PİERCİNG UYGULAMALARININ, STERİL OLMAYAN MALZEMELERLE YAPILDIĞINDA HEPATİT B VE HEPATİT C RİSKİNİ ARTTIRDIĞI UYARISINDA BULUNDU.

  • Diğer
  • 14 Ekim 2019
  • 198 KEZ OKUNDU
Reklam

İç Hastalıkları, Gastroenteroloji ve Hepatoloji Uzmanı Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü, bir dışavurum yöntemi olarak özellikle gençlerin rağbet gösterdiği, dövme ve piercing uygulamalarının, steril olmayan malzemelerle yapıldığında Hepatit B ve Hepatit C riskini arttırdığı uyarısında bulundu.

Tarihi Azteklere, Mayalara, Eski Mısırlılara, Kızılderililere ve birçok eski uygarlığa kadar dayanan, günümüzün en yaygın vücut modifikasyonlarından ‘dövme’ ve ‘piercing’ steril ortamlarda yaptırılmadığında ölümcül hastalıkların bulaşmasına yol açıyor. Her 100 kişiden dördünün Hepatit B ve 100 kişiden birinin C taşıyıcısı olmasına rağmen, durumunun farkında olmadığını dile getiren Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü, viral hepatitlerin, görülen en yaygın bulaşıcı hastalıların başında geldiğini bildirdi.

Dövme ve piercing yaptıran kişilerde, kan yoluyla bulaşan Hepatit B ve C virüsü taşıma riskinin 4 kat arttığının altını çizen Prof. Dr. Gümürdülü, “Özel makinesinin ucunda bulunan ince iğnelerin, boya ile birlikte vücuda hızla girip çıkmasıyla ortaya çıkan şekle dövme denir. Piercing ise vücudun belirli bölgelerinde yine iğne yardımıyla açılan deliklere takılan takıdır. Her iki uygulamada da aletler kan ve vücut sıvılarıyla temas eder. Bu da enfeksiyon riskini arttıran bir durumdur” dedi.

Hepatit riski ve dövme sayısı doğru orantılı

Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü, Amerika dahil 30 farklı ülkede yapılan araştırmalarda, vücudunun büyük bir bölümü dövmeler ile kaplı olan bireylerin, kan yoluyla bulaşan hastalıklara yakalanma riskinin çok daha fazla olduğunun ortaya koyulduğunu belirtti.

Dövme ve piercing uygulamalarının yapıldığı yerlerin hijyeninin yanı sıra, kullanılan aletlerin, eldivenlerin, boya kaplarının ve kullanılan diğer tüm materyallerin sterilizasyonunun hayati önem taşıdığını vurgulayan Gümürdülü, şunları kaydetti:

“Hepatit C’nin insidansı, bir insanın vücudundaki dövme sayısı ile doğru orantılı. Hepatit C’ye sebep olan virüs, karaciğere saldırıyor ve onun enfeksiyonuna sebep oluyor ki bu da; hepatit, siroz, karaciğer kanseri ve karaciğer yetmezliği ile sonuçlanabiliyor.”

Hepatit C’nin, karaciğer kanserinin ve karaciğer naklinin en önemli nedenlerinden biri olduğunu söyleyen Gümürdülü, “Karaciğer enfeksiyonu taşıyan kişilerin yüzde 70-80’i kronik karaciğer hastalığına yakalanıyor ve yüzde 5’inden daha fazlası sirozdan ya da karaciğer kanserinden hayatını kaybediyor” şeklinde konuştu.

Dövme yaptırmak isteyen veya bundan vazgeçemeyenler için uyarılarda bulunan Gümürdülü, şunları dile getirdi:

“Kalıcı dövmede en önemli şey hijyendir. Hijyenik ortam ve şartlarda yapılmayan bir dövme her türlü enfeksiyona açıktır. Öncelikle dövme uygulaması yapılacak olan mekanın temizliği, kullanılan malzemelerin dezenfeksiyonu, dövme boyalarının sterilliği, standartlara uygunluğu ve tek kullanımlık sarf malzemelerin, iğne, boya potaları ve benzeri şeyleri saklamak için saklama kapları ve kullandıktan sonra atmak için tıbbi atık kutuları da gereklidir. Kişisel donanım eldiven, maske, galoş gibi ürünler de kullanılmalıdır.”

Vücut takılarına dikkat

Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü, son yıllarda, kadınların yanı sıra erkekler arasında da yaygınlığı günden güne artan; cilt, cilt altındaki yağ tabakasının ya da kıkırdağın delinmesiyle yapılan piercinglerin de öldürücü boyutlarda zararlara yol açtığını kaydetti.

Piercingin cerrahi bir işlem olduğunun altını çizen Gümürdülü, “Vücut takıları, kulak dışında deride diğer bölgelere, hatta dil ve genital bölgeye de uygulanıyor. Piercing yapacak kişinin cerrahi sterilizasyon prensiplerini bilmesi, herhangi bir enfeksiyon gelişiminde ya da kanama gibi bir komplikasyon gelişiminde ne yapacağını bilmesi gerekir. Bu sebeple dile, kulak kıkırdağına ve cinsel organa yapılan piercing uygulamalarının mutlaka cerrahi ameliyathane şartlarında yapılması ve yakın takibi gerekir. Aksi durumda, enfeksiyonlar, deride kalıcı kalın iz, hatta deri içine takının gömülmesi ve damarsal tümör gelişebilmektedir” dedi.

Reklam
BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ