Kadıoğlu: “Başka illere giden Suriyelilere karşı taviz söz konusu değil”
GÖÇ İDARESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ UYUM VE İLETİŞİM DAİRE BAŞKANI DR. AYDIN KESKİN KADIOĞLU, SURİYELİLERİN, KAYITLI BULUNDUKLARI İLLERDE İKAMET ETMELERİ KONUSUNDA ÇOK CİDDİ ÇALIŞMALAR YAPTIKLARINI BELİRTEREK, “SURİYELİLERİN, ÜLKEMİZİN NERESİNDE OLDUKLARI NOKTASINDA NE YAPTIĞIMIZI ÇOK İYİ BİLİYORUZ. KAYITLARIN HEPSİ ELİMİZDE MEVCUT. KAÇAK OLARAK FARKLI İLLERE GİDENLERE KARŞI DA BULUNDUKLARI İLLERDE İKAMET ETMELERİ İÇİN CİDDİ BİR ÇALIŞMAMIZ VAR. BUNUNLA İLGİLİ DE BİR TAVİZ SÖZ KONUSU DEĞİL” DEDİ.
MERSİN (İHA) – Göç İdaresi Genel Müdürlüğü Uyum ve İletişim Daire Başkanı Dr. Aydın Keskin Kadıoğlu, Suriyelilerin kayıtlı bulundukları illerde ikamet etmeleri konusunda çok ciddi çalışmalar yaptıklarını belirterek, “Suriyelilerin, ülkemizin neresinde oldukları noktasında ne yaptığımızı çok iyi biliyoruz. Kayıtların hepsi elimizde mevcut. Kaçak olarak farklı illere gidenlere karşı da bulundukları illerde ikamet etmeleri için ciddi bir çalışmamız var. Bununla ilgili de bir taviz söz konusu değil” dedi.
Kadıoğlu, Göç İdaresi Genel Müdürlüğü Uyum ve İletişim Dairesi Başkanlığı tarafından Diyanet İşleri Başkanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı personeline yönelik Mersin’de düzenlediği Sosyal Uyum Çalıştayı’na katıldı. Çalıştay esnasında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kadıoğlu, Türkiye genelinde öğretmenler, imamlar ve hocalarla birlikte düzenledikleri sosyal uyum çalıştaylarının 6’ncısını Mersin’de gerçekleştirdiklerini söyledi. “Türkiye’de Suriyelilerle ilgili doğru bilinen yanlışlar ve Türk toplumumuzda yabancılarla ilgili sosyal tansiyonu ölçme noktasında bu çalıştayları yapıyoruz” diyen Kadıoğlu, bu çerçevede kanaat önderi olan öğretmenler ve imamları bilgilendirdiklerini kaydetti.
Çalışmalar kapsamında ‘Doğru Bilinen Yanlışlar’ broşürü hazırladıklarını kaydeden Kadıoğlu, “Bu broşürümüzde, Suriyelilerin suç oranlarının yüksek olduğu; üniversitelere sınavsız girdikleri; kira, gıda, maddi yardım gibi kamuoyunda birçok doğru bilinen yanlışla ilgili bilgilendirmelerde bulunuyoruz. Uyumun en önemli ayaklarından birisi de öğretmenler ve hocalarımız” diye konuştu.
“İstanbul’daki kayıt dışı Suriyelileri sınır dışı etmiyoruz, Kilis’teki kampa gönderiyoruz”
Kayıtlı oldukları il dışında yaşayan ve kayıt dışı Türkiye’de bulunan Suriyelilerle ilgili çalışmalar konusunda da bilgi veren Kadıoğlu, İstanbul örneğini vererek, “İstanbul’da yaklaşık 500 bin Suriyeli olduğunu biliyoruz. Ama bunun haricinde bir yoğunlaşma olduğunu gördük. Bakanımızın talimatıyla İstanbul’da kayıt dışında bulunan tüm Suriyelileri, kamuoyunda ve uluslararası alanda ‘sınır dışı ediliyorlar’ gibi bir algı var, sınır dışı etmiyoruz. Biz bunları Kilis’teki kamplarımıza gönderiyoruz. Çünkü Türkiye’nin bulunmuş olduğu alanda, kayıt dışı kişilerle ilgili güvenlik tehlikeleri de olduğundan, farklı farklı bir takım emeller ve amaçlar olduğundan biz onların parmak izleri dahil verilerini güncelliyoruz. Kayıt altına almak durumundayız” ifadelerini kullandı.
“Kaçak olarak farklı illere giden Suriyelilerle ilgili ciddi çalışmamız var. Bir taviz söz konusu değil”
Suriyelilerin, kayıtlı bulundukları illerde ikamet etmeleri konusunda çok ciddi çalışmalar yaptıklarını belirten Kadıoğlu, “Örneğin, ikameti Mersin’de olup da İstanbul’da bulunanlara, Mersin’de ikamet etmelerini söylüyoruz. Yani biz Suriyelilerin, ülkemizin neresinde oldukları noktasında ne yaptığımızı çok iyi biliyoruz. Kayıtların hepsi elimizde mevcut; ancak bazı yerlerde eğitim, sağlık ve çalışma koşulları noktasında kaçak olarak gidenlere karşı da bulundukları illerde ikamet etmeleri için ciddi bir çalışmamız var. Bununla ilgili de bir taviz söz konusu değil” şeklinde konuştu.
“330 binin üzerinde gönüllü geri dönüşü sağladık”
Göçün, akıl üstünde vicdanı gerektiren bir nokta olduğunun altını çizen Kadıoğlu, Suriyelilerle birlikte yaşama gerçeğinden yola çıkarak, devletin tüm kurumları ile özellikle sivil toplum kuruluşlarının çalışmalarının çalışmalar yaptıklarını dile getirdi. Uyum çalışmalarının yanında Suriye’deki durumu da göz önünde bulundurduklarını ifade eden Kadıoğlu, “Biliyorsunuz daha dün yine bir bombalama olduğunu, yine bir göç dalgası olabileceği noktası var. Oralarda demek ki, sağlıklı şekilde bir dönüşün olabileceği bir zemin yok. Zaten biz 330 binin üzerinde gönüllü geri dönüşü sağladık. Diğer topraklara biz gönderirsek o insanları ölüme terk etmiş oluruz. Türkiye güvenli bölge oluşturduğu zaman o insanların gönüllü geri dönüşlerini sağlayacağız” dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun iki hafta önce verdiği talimatla Türkiye’deki yabancıların, özellikle Suriyelilerin uyumuyla ilgili bir eğitim modeli üzerinde çalışmalara başladıkları bilgisini de veren Kadıoğlu, şunları söyledi:
“Genel ahlak kurallarından yaşam kurallarına, Türk yargı sisteminden aile sistemine, yani birlikte yaşayabileceğimiz tüm konularda bir eğitim programı yapmayı düşünüyoruz. Türkiye’nin her yerinde bunu da yapacağız. Burada da bir sonuç alacağımıza inanıyorum. Şunu lütfen kimse beklemesin; bu iş sabahtan akşama olabilecek bir iş değil. Sabır ikinci akıl diyeceğiz ve hep beraber yapacağız.”
Kadıoğlu, Göç İdaresi Genel Müdürlüğü olarak, olası yeni bir göç dalgası karşısında her zaman hazırlıklı olduklarını da söyleyerek, “Devletimizin her kurum ve kuruluşu göç ile ilgili hazırlıklarını yapıyor. Göç İdaresi Genel Müdürlüğü olarak imkanımız var. Büyüklerimizin vereceği karar, talimat ne boyutta olursa biz onları uygulamakla mükellefiz” diye konuştu.