Kadınlarda ’laparoskopik’ cerrahiye yoğun ilgi
HER GEÇEN GÜN TEKNOLOJİ ALANINDA BİRÇOK GELİŞMENİN YAŞANMASINA BAĞLI OLARAK, CERRAHİ ALANINDAKİ UYGULAMALARA DA YENİLİKLER GELİYOR. BU DOĞRULTUDA, LAPAROSKOPİK CERRAHİDE DE BİRÇOK GELİŞME YAŞANDIĞINI BELİRTEN ÖZEL ANADOLU HASTANESİ KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM BÖLÜMÜ’NDEN OP. DR. NEŞE KAPLAN KARAKAŞ, “RAHMİN, YUMURTALIKLARIN, MYOM ALINMASI, KİSTLERİN ALINMASI, TÜPLERİN BAĞLANMASI, TÜP AÇIKLIĞININ KONTROL EDİLMESİ, DIŞ GEBELİK AMELİYATLARI GİBİ BİRÇOK RAHATSIZLIKTA BU UYGULAMA TERCİH EDİLİR HALE GELDİ’’ DEDİ.
Laparoskopik cerrahide de birçok gelişme yaşandığını belirten Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Op. Dr. Neşe Kaplan Karakaş, “Rahmin, yumurtalıkların, myom alınması, kistlerin alınması, tüplerin bağlanması, tüp açıklığının kontrol edilmesi, dış gebelik ameliyatları gibi birçok rahatsızlıkta bu uygulama tercih edilir hale geldi’’ dedi.
Laparoskopi, karın içerisinin gazla şişirilerek optik kamera ile organların incelenmesi ve gerekli görüldüğünde cerrahi işlemlerin yapılması olarak tanımlanmaktadır. Myomlar ve laparoskopik cerrahi hakkında açıklamalarda bulunan Özel Anadolu Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Op. Dr. Neşe Kaplan Karakaş, operasyonun jinekolojik cerrahide son yıllarda giderek artan oranda uygulandığına dikkat çekti. Myomların her 100 kadından 20’sinde görüldüğünü belirten Karakaş, “Myomlar genellikle kanserojen etki yaratmasa da kadınları fazlasıyla tedirgin eden rahatsızlıklardandır. Myomlar kişide yaşam kalitesini düşürür ve nadir de olsa kötü huylu tümöre dönüşme riski taşır. Bu nedenle zamanında müdahale edilmesi büyük önem taşır” dedi. Myomların adet düzensizliği, kabızlık, sık idrara çıkma, şiddetli ağrı gibi belirtileri olduğunu ifade eden Karakaş, laparoskopik yöntem ile myomların alınabildiğini ve kişinin bu şekilde şikayetlerinden kurtulabileceğini kaydetti.
’’Kullanım alanı çok geniş’’
Son yıllarda laparoskopinin kullanım alanının oldukça geliştiğini belirten Karakaş, “Tedaviye yanıtsız anormal kanamalar, rahim kalınlaşmaları, kansere ilerleyebilecek riskli lezyonlar, myomlar, polipler gibi rahmin alınmasının gerektiği durumlarda, kapalı rahim alma ameliyatı olarak adlandırılan laparoskopik histerektomi uygulanıyor. Yeni ekipmanların geliştirilmesi ve konu ile ilgili yapılan yeni çalışmalar sonucunda, ameliyatlar daha kısa, daha ağrısız ve kısa süreli hastanede yatış gerektiriyor’’ dedi.
’’Hastaya büyük rahatlık sunuyor’’
İşlem sonrası kısa sürede normal yaşama dönüldüğünü ifade eden Op. Dr. Neşe Kaplan Karakaş, şunları kaydetti, “Enfeksiyon riskinin minimum olması, hastanede yatış süresinin oldukça kısa olması ve çok daha az ağrı hissedilmesi, laparoskopik cerrahinin tercih edilmesinde oldukça etkilidir. Laparoskopik ameliyatlar anestezi altında yapılır. Genel olarak 1 ya da 2 gün hastanede yatış önerilir. Hastanın karnında kesi yapılmadan, sadece delik açılarak yapılan kapalı ameliyat yöntemi olan laparoskopik rahim ameliyatı kişiye büyük rahatlık sunuyor. Operasyondan sonra ağrı ve yara izi oldukça az olduğu için bu işlem gün geçtikçe yaygınlaşmaya başladı’’ dedi.