Kadınlarda anormal kanama çalıştayda konuşuldu

Yüksek İhtisas Üniversitesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aydan Biri, “Menoraji, kadın üreme çağında da sıklıkla müdahale ve tedavi girişimi gerektiren bir sorundur. Hatta ameliyata kadar giden yönleri nedeniyle üremeyi de bloklayan bir sorundur” dedi.

Doğasında Doğum Derneği ve Sağlık Ekonomisi ve Politikası Derneği tarafından kadınlarda anormal kanama olarak bilinen menoraji ile ilgili bir çalıştay düzenlendi. Ankara Ticaret Odasında (ATO) düzenlenen “Menorajide Güncel Yaklaşım” isimli çalıştayda Türkiye’de menoraji tedavisinin klinik ve ekonomik yönleri uzmanlar tarafından detaylı bir şekilde ele alındı. Konuyla ilgili bilgi veren Doğasında Doğum Derneği Başkanı ve Yüksek İhtisas Üniversitesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aydan Biri, menoraji yani anormal vajinal kanamanın kadın sağlığı açısından önemli bir problem olduğunu vurgulayarak, “Jinekolojik polikliniklerinin neredeyse yüzde 40’ını anormal kanamayla ilgili sorunlar meşgul ediyor. Menoraji, kadın üreme çağında da sıklıkla müdahale ve tedavi girişimi gerektiren bir sorundur. Hatta ameliyata kadar giden yönleri nedeniyle üremeyi de bloklayan bir sorundur” diye konuştu.

Anormal kanamaların kadın sağlığına paralel olarak yaşam kalitesini de düşürdüğünü söyleyen Biri, bu kanamaların altta yatan nedenler dolayısıyla da ciddi sonuçlar doğurduğunu belirtti. Biri, kadınların hormonal, organik denilen miyomlar, düzeltilebilir ve tedavi edilebilir organik nedenler, kanserler, pıhtılaşmayla ilgili sorunlar, rahim iç düzeyinin lokal problemleri gibi çok çeşitli yelpazede kanama problemleri ile karşılaştığını kaydetti. Tedavideki yaklaşımların güncel metotların ve uygulamayla ilgili tercihlerin kadın sağlığı açısından ve kadın üremesi açısından çok önemli olduğunun altını çizen Biri, “Türkiye, dünyadaki modern tedaviyi uygulayan ülkelerden bir tanesi. Her türlü tedavi yelpazesine sahibiz. Hem hekim beceresi itibariyle hem sunulan imkanlar itibariyle gelişmiş ülkelerdekilere benzer düzeyde yaklaşımlarımız mevcut” şeklinde konuştu.

Sağlık Ekonomisi ve Politikası Derneği Başkanı Dr. Güvenç Koçkaya da Türkiye’de dünya kılavuzlarında menoraji uygulaması yapıldığını ancak bazı uygulamalar nedeniyle hastaların bazı tedavilere devlet hastanelerinde erişemediğini belirterek, “Kamu çok büyük bir değişiklik yapmazsa, kamunun yılda 10 milyon civarı zararı olacağını tahmin ediyoruz” ifadesini kullandı.

Çalıştayd, Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Fatih Durmuşoğlu da menerojiyle ilgili istatiksel bilgiler vererek, Türkiye’de 30 ile 49 yaş kadınların yüzde 5 oranının idiyopatik menoroji nedeniyle konsültasyon gerektirdiğini kaydetti. Durmuşoğlu, menerojinin yaşam kalitesini de düşürdüğünü vurguladı.

Çalıştayda söz alan Etlik Zübeyde Hanım Kadın Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi İnfertilite, Aile Planlaması ve Menepoz Klinik Şefi Prof. Dr. Berna Dilbaz da histerektomi yani rahmin vücuttan çıkarılması işlemlerinin yüzde 63’ünün kanama sebebiyle yapıldığını belirterek, kanamanın anlık olarak kesilecek bir olay olmadığını ve tedavi süreci gerektirdiğini belirtti.