Kadın meclisinde tüberküloz konuşuldu
KIŞIN İYİDEN İYİYE HİSSEDİLDİĞİ ŞU GÜNLERDE YETERİ KADAR HAVALANDIRILMAYAN ALANLAR CİDDİ HASTALIKLARA DAVETİYE ÇIKARABİLİYOR. BU HASTALIKLARDAN BİR TANESİ DE TÜBERKÜLOZ.
Kışın iyiden iyiye hissedildiği şu günlerde yeteri kadar havalandırılmayan alanlar ciddi hastalıklara davetiye çıkarabiliyor. Bu hastalıklardan bir tanesi de tüberküloz.
Konuşmayla 210’a, öksürükle 3 bin 500’e, hapşırmayla da 1 milyona kadar basil içeren damlacığın veya partikül çıkarıldığını bildirildi. Basillerin oda içinde 9 saat boyunca canlı kalabildiğine işaret eden Dahiliye Uzmanı Dr. İsmail Taylan, “Tedavi olmayan tüberküloz hastası etrafını enfekte edebiliyor. Bir kişi 20 kişiyi enfekte edebiliyor.Öksürürken veya hapşırırken fakında olmadan partikül çıkıyor ve bunlar havada asılı kalıyorlar. Küçük bir odada öksürüldüğünü ya da hapşırıldığını düşünün, odada partiküller dolaşıyor ve içeri giren bir kişi, nefes aldıkça bu partikülü ciğerlerine alacak. Bu havadaki partiküller yere düşüyorlar veya tahrip olabilirler, ama yine de 9 saat sonra bile yüzde 30’u canlı şekilde havada kalabiliyor” dedi.
Doruk Sağlık Grubu’nun, Bursa Kent Konseyi Kadın Meclisi ve Bursa Esnaf Kadınları Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (BEKAYDER) iş birliğiyle düzenlenen “tüberküloz” konulu seminere, çok sayıda vatandaş katıldı.
Bursa Kent Konseyi’nin Merinos AKKM’deki konferans salonunda gerçekleştirilen eğitimde, Doruk Sağlık Grubu Doruk Setbaşı Tıp Merkezi’nden İç Hastalıkları Uzmanı Uzman Dr. İsmail Taylan, tüberküloz hakkında bilgiler verdi.
Son 10 yılda ciddi düşüş var
“Verem Eğitim ve Propaganda Haftası” çerçevesinde düzenlenen toplantıda konuşan ve tüberküloz adının nereden geldiği ile hastalığın tarihi hakkında bilgiler veren Uzm. Dr. İsmail Taylan, “Tüberküloz, yani verem, çok eski zamanlardan beri bilinen bir hastalık. Bütün organlara bulaşabilen ve tedavi edilmezse ölüme kadar götürebilen bir hastalıktır. ‘Tüberkül’, Latincede ‘şişlik’ anlamına gelir. Verem ise Arapça kökenli bir kelimedir. Aynı anlamlara geliyorlar aslında. Bu hastalık hayvanlardan insanlara geçmiştir. Hastalığın başlangıcı böyledir. Daha sonra şekil değiştirip tüberküloza döndüğü söylenir ve ana kaynak olarak sığırlar ifade edilir” şeklinde konuştu.
Son 10 yılda ülkemizde tüberküloz vak’alarında yıllık ortalama yüzde 5 oranında düşüş kaydedildiğini belirten Dr. Taylan, “En son 2017 rakamı 100 binde 14,6’dır. Yani 100 bin kişide 14,6 tüberküloz hastası görünmüş. Dünyada ise 100 binde 140’dır. Bizim oranın neredeyse 10 katı gibi çıkıyor. Dünyada bu vakaların görülme sıklığı anlayacağınız üzere çok yüksek”dedi.
Bulunduğunuz ortamı sıklıkla havalandırın
Tüberküloz mikrobunun bulaşma şekilleriyle ilgili de konuşan Dr. Taylan, “Öncelikle solunum yolu ile bulaşıyor. ‘Damlacık çekirdeği’ denilen yani, öksüren kişinin öksürüğünde çok sayıda basit damlacıklar çıkıyor. Konuşmayla 210’a kadar, öksürükle 3 bin 500’e kadar, hapşırmayla 1 milyona kadar partikül çıkıyor ve bunlar havada asılı kalıyorlar. Küçük bir odada öksürüldüğünü ya da hapşırıldığını düşünün, odada partiküller dolaşıyor ve içeri giren bir kişi, nefes aldıkça bu partikülü ciğerlerine alacak. Bu havadaki partiküller yere düşüyorlar veya tahrip olabilirler ama yine de 9 saat sonra bile yüzde 30’u canlı şekilde havada kalabiliyor. Tedavi olmayan tüberküloz hastası etrafını böyle enfekteedebiliyor ve bir kişi 20 kişiye enfekteedebiliyor. Bu yüzden bulunduğumuz ortamları iyice havalandırmamız, öksürürken ve hapşırırken daha dikkatli olmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.