Reklam
tvTürk

Gıda sanayii, geleceğin çevre mühendisleriyle bir araya geldi

ÇEVRE MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ ÖĞRETİM GÖREVLİLERİNDEN DOÇ. DR. SELİM SANİN, SEMİNERDE YAPTIĞI KONUŞMADA TARIM VE ÇEVRENİN BİRBİRİNDEN AYRILAMAYACAK ŞEKİLDE İÇ İÇE OLDUĞUNU İFADE ETTİ.

  • Diğer
  • 13 Kasım 2019
  • 188 KEZ OKUNDU
Reklam

Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu, Hacettepe Üniversitesi Çevre Mühendisliği öğrencileri ile bir araya geldi. Seminerde konuşan Federasyon Genel Sekreteri İlknur Menlik, öğrencilere tarımsal ürünlerin sürdürülebilirliği ve gıda sanayiinin gelecek öngörülerine dair bilgiler aktardı.

TGDF Genel Sekreteri İlknur Menlik, Hacettepe Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü öğrencilerine bir seminer verdi. Menlik, öğrencilere tarımsal üretimin çevresel sürdürülebilirliği ve gıda sanayiinin bakış açısı konusunda bilgiler aktardı. Özellikle iklim değişikliğinin etkileri nedeniyle ülkemizin gelecekte gıda arzında sıkıntı yaşayabileceğinin altını çizen Menlik, tarımsal politikaların oluşturulması sırasında iklim değişikliğinin olası etkilerinin göz önünde bulundurulması gerektiğini vurguladı.

Çevre Mühendisliği Bölümü öğretim görevlilerinden Doç. Dr. Selim Sanin, seminerde yaptığı konuşmada tarım ve çevrenin birbirinden ayrılamayacak şekilde iç içe olduğunu ifade etti. Tarımsal üretimin sürdürülebilmesi için ön şartın çevre bütünlüğünün korunması olduğunu belirten Sanin, aynı şekilde çevre bütünlüğünün korunması için tarımsal faaliyetlerin de duyarlı şekilde yürütülmesi gerektiğini söyledi.

Doç. Dr. Selim Sanin, çevresel anlamda gösterdikleri duyarlılık için Türkiye gıda ve içecek sektörüne teşekkür etti.

İlknur Menlik ise seminer sunumuna küresel gelecek öngörüleri hakkında bilgi vererek başladı. Gelecekte dünya nüfusunun beslenebilmesi için gıda ve toprak açığı ile sera gazı fazlasının giderilmesi gerektiğine değinen Menlik, bunlarla ilgili çözüm yaklaşımlarını sıraladı. Menlik, TGDF özelinde Türkiye gıda ve içecek sektörünün boyutu, gücü ve sürdürülebilir kalkınma konusundaki bağlılığını vurguladı.

Konuşmasında Milli Tarım Projesi vizyonundan da bahseden TGDF Genel Sekreteri, sektörün tarımsal üretimin çevresel sürdürülebilirliği konusunda yaptığı çalışmalardan örnekler verirken İstanbul Teknik Üniversitesi ile birlikte ortaya koyulan ’Türkiye’de İklim Değişikliği ve Tarımsal Sürdürülebilirlik’ raporundan çarpıcı bilgilere de değindi. Türkiye’nin iklim değişikliğinden en fazla etkilenen bir coğrafyada yer aldığını söyleyen Menlik, hesaplamalara göre Türkiye’de sıcaklığın 2100 yılına kadar 2-3,5 derece artacağına, yağışların ise 250-300 mm azalacağına dikkat çekti. İklim değişikliğinin etkileri sonucunda kişi başına düşen yıllık kullanılabilir su miktarının 1500 metreküpten 1100’e ineceğinin de altını çizen TGDF Genel Sekreteri, ’su fakiri’ bir ülke haline gelmemek için tarım ve su politikalarının acilen, iklim değişikliğinin etkileri göz önünde bulundurularak yeniden düzenlenmesi gerektiğini vurguladı.

Su yönetiminin çevresel sürdürülebilirlik adına çok önemli olduğunu ifade eden İlknur Menlik, tarımsal üretimde çevresel sürdürülebilirliğin sağlanması için yenilenebilir enerji destekli sulama uygulamalarının hayata geçirilmesinin, sulama altyapısının iyileştirilmesinin, arazi toplulaştırmasının hızlandırılmasının ve iklim uygum çalışmalarının yürütülmesinin gerektiğini söyledi.

Küresel iklim değişikliğinin kalkınmada büyümeyi engelleyip yoksulluğu artırdığını, genel gıda riskleri ve gıda güvencesi açığını büyüttüğünü, insan yaşamına ve sağlığına büyük bir tehdit oluşturduğunu ifade eden TGDF Genel Sekreteri İlknur Menlik, Atatürk’ün sözlerine atıf yaparak bilimin önemini vurgulayarak sözlerini tamamladı.

Reklam
BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ