Reklam
tvTürk

Doç. Dr. Törer: “Prematüre bebek yenidoğan uzmanı yönetiminde büyümeli”

BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ ADANA DR. TURGUT NOYAN UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YENİDOĞAN BİLİM DALI’NDAN DOÇ. DR. BİRGİN TÖRER, PREMATÜRE BEBEĞİN YENİDOĞAN UZMANININ YÖNETİMİNDE, MULTİDİSİPLİNER YAKLAŞIMLA VERİLEN SAĞLIK HİZMETİYLE BÜYÜMELERİ GEREKTİĞİNİ BELİRTTİ.

  • Diğer
  • 16 Aralık 2019
  • 252 KEZ OKUNDU
Reklam

Başkent Üniversitesi Adana Dr. Turgut Noyan Uygulama ve Araştırma Merkezi Yenidoğan Bilim Dalı’ndan Doç. Dr. Birgin Törer, prematüre bebeğin yenidoğan uzmanının yönetiminde, multidisipliner yaklaşımla verilen sağlık hizmetiyle büyümeleri gerektiğini belirtti.

Doç. Dr. Birgin Törer, Gebeliğin 37. haftasından önce doğan yenidoğan bebeklere prematüre bebek denildiğini belirterek, “Günümüzde her 10 bebekten biri erken yani prematüre doğmakta, ülkemizde de yılda 150.000 bin prematüre bebek dünyaya gelmektedir. Annenin yaşının 18 yaş altı ve 40 yaş üstünde olması, annenin geçirdiği enfeksiyonlar, annenin rahmindeki anatomik sorunlar, annenin diyabet, hipertansiyon, pıhtılaşma bozuklukları gibi hastalıkları olması prematüre doğum riskini artırır. Ancak, erken doğum bilinen hiçbir risk faktörü olmasa da her kadında görülebilmektedir” dedi.

Prematüre bebeklerin anne karnındaki büyüme ve gelişmelerini henüz tamamlamadan dünyaya geldikleri için, solunum sistemi, kalp-damar sistemi, sindirim sistemi, sinir sistemi başta olmak üzere tüm sistemlerle ilgili birçok sorunla karşı karşıya kaldıklarının altını çizen Doç. Dr. Törer, “Bu bebeklerin bağışıklık sistemleri tam gelişmediğinden, mikroplara karşı dirençleri düşüktür, enfeksiyonlara yatkındırlar. Prematüre bebekler, aldıkları ilk soluk ile birlikte anne karnındaki yaşamlarından çok farklı bir sisteme uyum göstermek zorundadırlar ve ne kadar erken doğarlarsa o kadar ağır sorunlarla karşı karşıya kalırlar. Özellikle 32 haftadan önce ve 1500 gramın altında doğan bebeklerin yaşama tutunabilmeleri için donanımlı yenidoğan yoğun bakım ünitesinin olduğu merkezlerde dünyaya gelmeleri önemlidir. Uzun süre yoğun bakımda ve kuvöz içinde izlenmeleri, solunum cihazına bağlanmaları gereken bu bebeklerin deneyimli yenidoğan uzmanlarının, çocuk doktorlarının ve yoğun bakım hemşirelerinin olduğu ünitelerde doğması izlenmesi hem sağkalımlarını hem de ileride yaşam kalitesi yüksek, sağlıklı bireyler olma şanslarını artırır” diye konuştu.

Doç. Dr. Törer, yaşama yüksek risk düzeyi ile başlayan prematüre bebeklerin yoğun bakımdan taburcu olduktan sonraki gelişimsel ve tıbbi izlemlerinin de özellikli olduğunu söyleyerek şunları kaydetti:

“Bu bebekler kalabalık ve sigaralı ortamlardan uzak tutulmalı tüm aşıları kronolojik yaşa göre ve doz azaltılması yapılmadan uygulanmalıdır, bazı bebeklerde özel aşılar gerekir. Sağlıklı büyümeleri ve gelişmeleri için yeterli ve dengeli beslenme çok önemlidir. Prematüre bebekler için de en uygun besin anne sütüdür ancak bazı bebeklerde anne sütünün protein, kalori, kalsiyum ve fosfor içeriğinin zenginleştirilmesi gerekir. Büyümenin izleminin yanı sıra bu bebekler görme, işitme ve nörolojik gelişim açısından izlenmelidir. Zamanında yapılacak girişimlerle bu bebeklerde görülme riski yüksek olan serebral palsi, körlük, sağırlık, öğrenme güçlüğü ve davranış bozukluğu gibi sorunların bir kısmı önlenebilir. Bu nedenle aile ile yakın ilişki ve işbirliği içinde, yenidoğan uzmanının yönetiminde, multidisipliner yaklaşımla verilen sağlık hizmeti prematüre bebeklerin sağlıklı büyümeleri için vazgeçilmezdir.”

Reklam
BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ