Doç. Dr. Komut: “Biga’daki fay birkaç bin yılda bir büyük deprem üretebilir”
ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ (ÇOMÜ) MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ ÖĞRETİM ÜYESİ DOÇ. DR. TOLGA KOMUT, ÖNCEKİ GÜN BİGA’DA YAŞANAN 3.7 BÜYÜKLÜĞÜNDEKİ DEPREM İLE İLGİLİ KONUŞTU.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Tolga Komut, önceki gün Biga’da yaşanan 3.7 büyüklüğündeki deprem ile ilgili konuştu.
Türkiye’de gerçekleşen depremlerin 1970’li yıllardan bu yana cihazlarla kayıt altına alındığını hatırlatarak sözlerine başlayan Doç. Dr. Komut, Biga’nın üzerinde bulunduğu fay hattının birkaç bin yılda bir büyük bir deprem üretebilecek kapasitede olduğunu dile getirdi. Deprem kayıtlarının alınmaya başlandığı 1970’li yıllardan bu yana bölgede büyük bir depreme rastlamadıklarını aktaran Komut, önceki gün yaşanan 3.7 büyüklüğündeki depremin, büyük bir depremin öncüsü olup olmadığını anlayabilmek için arkeolojik kazılara benzer fay kazılarına ihtiyaç duyulduğunun altını çizdi.
“Biga’daki fay birkaç bin yılda bir büyük deprem üretebilir”
Biga’nın üzerinde bulunduğu fay hattının yılda 1-2 milimetre civarında bir hıza sahip olduğunu belirten Doç. Dr. Tolga Komut, “Deprem, 3.5 büyüklüğü civarında bir deprem. Tabii 1970’den bu yana deprem kayıtları yapılıyor. Bu kayıtlardan bildiğimiz kadarıyla burada büyük bir deprem yok. Ancak daha öncesinde büyük bir deprem olmuş olabilir. Biga’nın üzerinde bulunduğu fay üzerinde GPS verilerine göre yılda 1-2 milimetre civarında bir hız gözüküyor. Marmara Denizindeki Kuzey Anadolu fayı ile karşılaştırdığımızda orada 20 milimetre gibi bir hız karşımıza çıkıyor. Biga’daki çok düşük bir hız ancak bu büyük bir deprem yapmayacağı anlamına gelmez. Fakat birkaç bin yılda bir büyük deprem yapabilir. Marmara’daki fay 250-300 yılda bir deprem yapabilirken, burası birkaç bin yılda bir deprem üretebilir. Ama biz bir önceki büyük depremin ne zaman olduğunu bilemediğimiz için, mesela bin yıl önce veya iki bin yıl önce olup olmadığını bilemediğimiz için durumu maalesef değerlendiremiyoruz. Bunu bilmenin yolu fay üzerinde arkeolojik kazılara benzer fay kazıları yapmaktır. Deprem fayı üzerinde bilgi sahibi olmaya yönelik kazılar yapıldığında bu durum ortaya çıkar. Bununla ilgili çalışmalar yapılırsa bir önceki ve daha önceki büyük depremler bulunur” şeklinde konuştu.
“Son 50 yıldan bu yana baktığımızda geçen gün yaşanana benzer küçük depremler olagelmiştir, olacaktır”
Son 50 yılda Biga’da böyle depremlere hep rastlandığını söyleyen Komut, şunları kaydetti:
“Mesela bu fayda depremlerin bin yılda bir tekrarladığı tespit edilmiş olsa, 1019 yılında bir deprem oldu diyelim. O zaman şuan büyük bir deprem bekliyor olurduk. Fayın arazideki şekli deprem üretebilecek seviyede olduğunu gösteriyor. Kazılar yapıldıktan sonra fayın kaç yılda bir deprem ürettiği ortaya çıkarılabilir. Biga depremi burada olağan depremlerden aslında. Bunun gibi başka depremler de oldu. Dediğim gibi; büyük bir depremi beklediğimiz bir dönemde olduğumuzu tespit etmiş olabilseydik geçen gün olan depremin ardından büyük bir tane daha gelebilecek olduğunu söyleyebilirdik. Bu durumda bu deprem öncü de olmuş olabilirdi ama son 50 yıldan bu yana baktığımızda geçen gün yaşanana benzer küçük depremler olagelmiştir, olacaktır da diyebiliriz.”