Doç. Dr. Güven: “Su bazlı propolis iddiasıyla satılan ürünlerde hile tespit edildi”
İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ’NDEN DOÇ. DR. ESRA ÇAPANOĞLU GÜVEN, 5’İNCİ ULUSLARARASI AVRASYA DOĞAL BESLENME, SAĞLIKLI YAŞAM VE SPOR KONGRESİ’NDE GERÇEKLEŞTİRDİĞİ SUNUMUYLA, SU BAZLI İDDİASI İLE SATILAN PROPOLİSLERDEKİ BÜYÜK SAHTEKARLIĞA DİKKAT ÇEKTİ.
İstanbul Teknik Üniversitesi’nden Doç. Dr. Esra Çapanoğlu Güven, 5’inci Uluslararası Avrasya Doğal Beslenme, Sağlıklı Yaşam ve Spor Kongresi’nde su bazlı iddiası ile satılan propolislerdeki büyük sahtekarlığa dikkat çekti.
5’inci Uluslararası Avrasya Doğal Beslenme, Sağlıklı Yaşam ve Spor Kongresi, Gazi Üniversitesinde gerçekleşti. İstanbul Teknik Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Esra Çapanoğlu Güven, kongrede Türkiye dahil toplam 19 farklı ülkede satılan propolis içerikli ürünlerin içerik ve etken maddelerini analiz ettiklerini belirtti. Araştırma sonuçlarını paylaşan Güven, özellikle su bazlı iddiası ile satılan ürünlerde büyük bir sorun olduğunu ve hiçbirinin etiketinde beyan edilen miktarda propolis içermediğini tespit ettiklerini söyledi. Güven sunumunda, propolisin reçinemsi bir arı ürünü olduğunu ve ham halde insan vücudu tarafından sindirilemediğini belirtti. Propolisin fenolik ve flavonoid maddelerden meydana geldiğini ve güçlü bir antioksidan olduğunu, insanların bu ürünü sağlık için tükettiğini söyleyen Güven, ancak propolisin tebliği yani kodeksi olmadığı için bu konuda piyasada büyük bir sahtekarlık sorunu olduğunu ifade etti. Türkiye dahil tüm dünyadan 130 propolis içerikli ürün analiz ettiklerini belirten Güven, bu ürünlerin 33’ünün su bazlı propolis iddiası ile satıldığını ancak bu ürünlerin neredeyse hiç propolis içermediğini tespit ettiklerini söyledi. Bu 33 ürünün 27’sinin ise Türkiye’de satıldığını ve özellikle Türkiye’de bu konuda büyük bir boşluk olduğunu ve bu sahte ürünler nedeniyle tüketicinin kandırıldığını belirten Güven, bazı su bazlı örneklerin etiketinde yazılmayan ama insan sağlığı açısından tehlikeli olabilecek maddeler içerdiğini de ekledi. Bu durumun acil olarak kontrol altına alınması gerektiğini belirten Güven, Tarım Bakanlığı tarafından izin verilen takviye edici gıda sınıfında olan bu ürünler için acilen Propolis Tebliği’nin oluşturulması gerektiğini söyledi.
“Propolis sadece su ile özütlenmez”
Güven, “Propolis doğal yapısı gereği ham halde balmumu ile karışıktır ve sindirilebilmesi için özütlenmesi gerekir ama bu işlem doğru yapılmazsa son üründe propolis bulunduğundan bahsedemeyiz. Propolis glikol, etanol, gliserol gibi alkol ve türevi maddelerin bulunduğu sulu çözgenler ile özütlenebilir ama sadece su ile özütlenmesi mümkün değildir. Eğer su ile özütlenebilseydi, her yağmur yağdığında kovanda propolis eriyip giderdi yani arıların petek gözleri yok olurdu, kovanda delikler meydana gelirdi. Bu araştırmanın sonucu da bu durumu doğruluyor. Hem ülkemizden hem de yurt dışından toplam 19 farklı ülkeden topladığımız 130 propolis içerikli üründe toplam fenolik, flavonoid madde, kuru madde, Ph, antioksidan kapasitesi ve fenolik madde profili analizlerini gerçekleştirdik. Araştırmada incelenen ürünler propolisin su, yağ, etanol, glikol, gliserol gibi maddelerle hazırlanmış özüt formlarıydı. Çalışmanın sonucunda su bazlı propolis iddiası ile satılan ürünlerin çok düşük antioksidan kapasiteye sahip olduklarını tespit ettik. Ayrıca propolisin içerisinde bulunması gereken etken maddelerin hiçbirine de maalesef rastlamadık. Çünkü propolisin tek başına su ile özütlenmesi mümkün değildir. Propolisin şifalı olan ve bitkilerin özünden gelen reçine kısmı yani fenolik ve flavanoidler sadece etanol, glikol, gliserol gibi maddelerde çözünür özelliktedir. Dolayısıyla ekstraksiyon işleminde bu çözgen maddelerin kullanılması şarttır” ifadelerini kullandı.
“Ürünler analiz edilerek denetim altına alınmalı”
Piyasada su bazlı propolis adı altında satılan pek çok ürün olduğunun ve bu konuda büyük bir sahtekarlık yapıldığının altını çizen Güven, “Su bazlı propolis olarak satılan ürünlerde etiketlerinde sadece su ve propolis bulunduğu iddia edilmesine rağmen başka maddeler de tespit ettik. Bu maddeler, etikette belirtilmediği için tüketiciler açısından büyük risk arz ediyor. Tüketiciler bu anlamda fayda göreceklerini düşündükleri bir ürünü satın alarak kandırılıyor. Propolis kodeksi bir an önce hazırlanmalı ve piyasadaki ürünler analiz edilerek denetim altına alınmalı. Bu noktada tüketiciler de dikkatli olmalılar, satın aldıkları ürünün menşeini, nasıl üretildiğini, nasıl özütlendiğini yani nasıl ekstrakte edildiğini mutlaka sorgulamalılar. En azından etikette ekstraksiyon yani özütleme aşamasında glikol, gliserol, etanol gibi maddelerin kullanıldığı ürünleri tercih etmeliler. Etanol, glikol, gliserol gibi maddeler gıda ve ilaç sanayinde de kullanılır ve birçok gıdada da zaten doğal olarak bulunur. Bunları tehlikeli gibi göstererek, sadece su ve boyar madde içeren ürünleri propolis adı ile satabiliyorlar. Tüketicilerin bilime aykırı olan bu söylemlere kanmamaları gerekir” diye konuştu.