Denizli’den dünyanın 80 ülkesine yıllık 6 bin ton tütsülenmiş balık gönderiyorlar
DENİZLİ’DE CANLI ALABALIK ÇİFTLİKLERİNDE ÜRETTİĞİ BALIKLARI TÜTSÜLEYEREK AVRUPA ÜLKELERİ BAŞTA OLMAK ÜZERE DÜNYANIN 80’NE YAKIN ÜLKESİNE BALIK İHRACATI YAPAN TESİS RUSYA’NIN ARDINDAN ŞİMDİ DE UZAK DOĞU ÜLKELERİNE İHRACATA BAŞLADI. YILLIK 6 BİN TON YURT DIŞINA İHRACAT YAPILAN TESİSTE AYNI ZAMANDA TÜRKİYE’NİN ALABALIK İHRACININ YÜZDE 34’Ü DE KARŞILANIYOR.
Denizli’de canlı alabalık çiftliklerinde ürettiği balıkları tütsüleyerek Avrupa ülkeleri başta olmak üzere dünyanın 80’ne yakın ülkesine balık ihracatı yapan tesis Rusya’nın ardından şimdi de Uzak Doğu ülkelerine ihracata başladı. Yıllık 6 bin ton yurt dışına ihracat yapılan tesiste aynı zamanda Türkiye’nin alabalık ihracının yüzde 34’ü de karşılanıyor.
Denizli’de çiftlikte yetiştirdiği alabalıkları işleyip ihracatını yapan firmanın Müdürü Mustafa Özpek, 80 ülkeye ihracat yaptıklarını kaydetti. Başta Avrupa ülkeleri olmak üzere Rusya’da da yeni pazarını kurduklarını kaydeden Özpek, pazarı genişleterek Uzakdoğu ülkelerine de tütsülenmiş balık ihraç etmeye başladıklarını ifade etti.
Pamukkale İlçesi’nin Güzelpınar Mahallesi’nde yaşayan ve çoban bir ailenin oğlu olarak dünyaya gelen girişimci Mustafa Özpek, toplamda 10 çiftlikle yılda yaklaşık 6 bin ton alabalığı tesislerine getirip işliyor. Alabalıklar 250 personel ile oldukça zahmetli ve titiz işlemlerden geçerek hazır hale getiriliyor. Çiftliklerde büyütülen balıklar temizlendikten sonra tesislere getirilip salamuraya yatırılıyor. Ardından meşe dumanında tütsülenme işleminin yapılması sonrası paketlenerek ihracata hazır hale getiriliyor. Balıklar 80 Avrupa ülkesine ihraç ediliyor.
Tesis sayesinde denizi olmayan kentten Türkiye’nin yıllık balık ihracatının yüzde 34’nü karşılanıyor. Dünya ülkelerinin damak tadına hitap eden tesiste üretilen balıklara talebin ise yoğun olduğu aktarıldı.
“Dövizleri de ülkeye getiriyoruz”
Tesisin Müdürü Mustafa Özpek, yaptıkları işin çok zahmetli olduğunu ancak ülke ekonomisine getirisinin büyük olduğunu dile getirerek şunları söyledi:
“Önce işini seveceksin, işini sevmeyen başarılı olamaz. Bizim işlerimiz çok riskli, canlı üretiyorsun ve Avrupalı’ya bunu gıda maddesi olarak fabrikanda işleyip satıyorsun. Biz üretiyoruz. Ürettiğimizi başka bir ülkeye gönderiyoruz. Dövizlerini de bu ülkeye getiriyoruz. Yeni pazarlar, Uzakdoğu’da Rusya’da çeşitli yerlerde yeni pazarlarımız var ama çok üretmemiz lazım. Su kaynaklarımız bol olursa üretim daha çok oluyor.”
