Dağ başında bir müze

Samsun’da bir vatandaş Nebiyan Dağ yolu üzerinde bulunan bin 100 rakımlı kırsal mahallede kurduğu müze ile insanları tarihi bir yolculuğa çıkarıyor. Geleneksel eşyalardan oluşan müze dağ başında olmasından dolayı şaşkınlıkla karşılanırken, ziyaretçilerin ilgisini çekiyor.

Samsun 19 Mayıs ilçesi Kösedik Mahallesi’nde yaklaşık 500’e yakın eser ile müze kuran Mehmet Kibar Atalar, insanları eski zamana götürüyor. 2011 yılında kurulan müzenin ilginç yanı ise Nebiyan Dağ yolu üzerinde 1100 rakımlı bir yer olan Kösedik Mahallesi içerisinde kurulması. Müzenin içerisinde her çeşit antika eşyalar mevcut. Geleneksel tarım aletleri, giysiler, eski paralar gibi birçok eserin sergilendiği müze zaman zaman ziyaretçi akınına uğruyor.

“Bulduğum her bir parça bana geçmişimi, geçmişte yaşanılanları hatırlattı”

Müzenin kurucusu olan 63 yaşındaki Mehmet Kibar Atalar, Kösedik Mahallesi’ni kuranlardan kimse kalmayınca ve mahalle unutulmaya başlayınca “Bir gün ben de unutulacağım, geriye bir eser bırakmalıyım” dedikten sonra müzeyi kurmuş.

Geçmişte kullanılan eşyaların yaşattığı duyguları insanları ile paylaşmak istediğini ifade eden Atalar, “Bugüne gelmemde emeği olan araçları gördükçe ve onların yaptığı işleri düşündükçe çok heyecanlandım. Bu duygularla atıl durumdaki araçları toplamaya karar verdim. Heyecanıma ailem ve dostlarım da ortak oldu, artık kullanılmayan, tozlar içinden çıkardıkları aile yadigarı araçları bana getirdiler. Eşyalar bir araya geldikçe, yaşattığı duyguları köyümüze gelen misafirlerle de paylaşmak istedim. Böylece müze fikri doğdu. Bu konuda bana destek veren aileme, komşularıma, arkadaşlarıma teşekkür eder, saygılarımı sunarım. Gelecek kuşaklara ışık tutar düşüncesindeyim. Bu müzede birçok ailenin anıları yer alıyor. Bu anılar bana olduğu kadar o ailelerin çocuklarına da mutluluk verecektir” dedi.

İlk olarak büyüklerin kullandığı eşyaları toplamaya başlayan Mehmet Kibar Atalar, “Ne yazık ki bu köyü kuranlardan kimse kalmamış. Hepsi birer birer dünyadan ayrılmış. Hatta unutulmaya başlamış. Bir gün ben de unutulacağım ama geriye bir şeyler bırakmalıyım diye düşünürken aklıma büyüklerimizin kullandığı ve şimdi yok olmaya yüz tutan araçlar geldi. Büyüklerimizin anısına, kullanılan eşyaları toplamaya karar verdim. ilk olarak tavan arasına çıktım. Oraya atılmış birkaç eşya buldum. Sonra da ağabeyimin çatı aralığındaki karanlığa gömülmüş yorgun ve yaşlı araçları gün ışığına çıkardım” diye konuştu.

Anı defterine duygularını yazıyorlar

Müzeyi ziyaret eden insanların duygu ve düşüncelerini öğrenmek adına bir anı defteri mevcut. Gelen insanlar tarafından doldurulan defterde, vatandaşlar müzenin genellikle geçmişe bir yolculuk yaptırdığı ve müzenin çok güzel otantik bir ortamının olduğu belirtiliyor. Miniklerin hayran kaldığı müzede birçok çocuğun ilk defa gördüğü eserler sergileniyor.