Cezeri’nin Olağanüstü Makineleri sergisi kapılarını açtı
MÜSLÜMAN BİLİM ADAMLARINDAN EL CEZERİ’NİN 13’ÜNCÜ YÜZYILDA KALEME ALDIĞI KİTAB-ÜL HİYEL’DEKİ MAKİNE ÇİZİMLERİNİN ÇALIŞIR MAKİNELERE DÖNÜŞTÜRÜLDÜĞÜ, ‘CEZERİ’NİN OLAĞANÜSTÜ MAKİNELERİ’ SERGİSİ KAPILARINI AÇTI.
Müslüman bilim adamlarından El Cezeri’nin 13’üncü yüzyılda kaleme aldığı Kitab-ül Hiyel’deki makine çizimlerinin çalışır makinelere dönüştürüldüğü, ‘Cezeri’nin Olağanüstü Makineleri’ sergisi kapılarını açtı.
Artuklu Sarayı’nda 26 yıl baş mühendislik yapan, Müslüman bilim adamı El Cezeri’nin makineleri, 15 yıl süren bir çalışmanın ardından sanatseverlerle buluştu. Cezere’nin 13’üncü yüzyılda kaleme aldığı ’Kitab-ül Hiyel’ adlı kitaptan yola çıkılarak hazırlanan sergide mekanik tarihinin hikayesi ilham verici şekilde sunuluyor.
Sergide açıklamalarda bulunan Küratör Mehmet Ali Çalışkan, ziyaretçilerin sergide büyük bir hikaye dinleyeceklerini belirterek, “Ziyaretçiler bu sergide, başından sonuna kadar adım adım yürürken insanoğlunun yeryüzüne karşı hayatta kalabilmek için keşfettiği teknikleri görecekler. Alet yapmayı görecekler. Biz alet yapmanın hikayesini tekerlekten alıp buhar makinesine kadar anlattık. Fakat ortada büyük bir dahi var. El Cezeri 1200’lü yıllarda yaklaşık 800 sene önce Diyarbakır ve Hasankeyf’te, Artuklu Sarayı’nda baş mühendis olarak çalışmış büyük bir mühendistir. Günümüzde El Cezeri’den Kitab-ül Hiyel adlı bir eser kalmış. Kendi hayatındaki kısıtlı bilgiyi ve makineler hakkındaki detaylı bilgiyi bu eserden öğreniyoruz. Bu eserde El Cezeri 50 makine anlatmış. Biz bu sergide El Cezeri’nin her kategoriden 1-2 makinesini çeşitli bölümlere yerleştirdik. Ziyaretçiler sergide El Cezeri sonrası ve öncesi önemli makineleri çalışır, yeniden üretilmiş hallerini görecekler” dedi.
“El Cezeri için önemli olan bir makinede hikaye anlatmak”
El Cezeri için önemli olan bir makinede hikayeyi anlatmak olduğunu söyleyen Çalışkan, “Çünkü El Cezeri sarayın başmühendisi olduğu için, sarayda prestij için bir mekanik geliştiriyor. Bu mekanikte de en önemli şey hikayeyi anlatmaktır. El Cezeri’nin bu hikaye anlatma çabası robot fikrini ortaya çıkarıyor. El Cezeri’den önce makinelerde figürler tek tük kullanılmıştır. Fakat El Cezeri ilk defa makineyi doğrudan bir heykelin içine gizleyerek, bize insanmış izlenimini veriyor” diye konuştu.
Serginin Mekanik Direktörü Eyüp Önder de yaptıkları işin ne kadar takdir edildiğini gördüklerini söyleyerek, “Serginin geleceğinin aslında çok geniş kitlelere ulaşabileceğini görüyoruz. Tabi bunlar ilk örnekleri ama biz bu sergideki makineleri daha çok geliştirerek, yine ziyaretçilerle buluşturmak istiyoruz. Haziran ayına kadar burada çok daha fazla ziyaretçiye mekaniği anlatmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Sergiyi gezme fırsatı bulan Fatih Cicioğlu, sergiyi beğendiğini belirterek, “11’inci yy ve 12’nci yy’da kaydedilen aşamaları gördük. Açıkçası deneyerek öğrenmek hoşumuza gitti” şeklinde konuştu.
Sergiyi gezen Devrim Yiğit de çok etkileyici bir sergi olduğunu belirterek, “İnsanın şaşırmaması elde değil. Tarihi aşamalardan geçmiş, teknolojik süreçlerden geçmiş makineler. İnsanı çok etkiliyor. Herkesin gelmesini tavsiye ediyorum” dedi.