BELARUS, VİRÜSE MEYDAN OKUYOR
Belarus… Nam-ı diğer, Beyaz Rusya…
Dünya, Çin virüsü ile boğuşurken, Beyaz Rusya rahat. Üstelik, hiç bir tedbir de almıyor. Oysa dünya devleri, ülkelerinde olağanüstü çaba içinde. Sokağa çıkma yasakları ve karantinalar uygulanıyor.. Krizin, ekonomilerini de vurmaması için, paket üzerine paketler açılıyor.
Ama öyle bir ülke var ki, dünyada olup bitenler umurunda bile değil.
Ülke lideri Aleksandr Lukaşenko virüse karşı duyarsız. Bırakın panik olmayı, dünyayı “delilikle” bile suçluyor.
Peki neden?
Acaba dünyada olup bitenleri, görmüyor mu? Yoksa her şeyin farkında mı? Öncelikle bu ülkeyi, kısaca tanımakta yarar var:
Belarus, Kuzey Avrupa’da 10 milyon nüfuslu bir ülke. Başkanlıkla yönetiliyor. Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla ortaya çıktı. Başkenti Minsk. Nüfusu 2 milyon. Ülkede kişi başına düşen gelir, yaklaşık 7 bin 500 ABD doları. Petrolü yok, akrabaları Rusya’ya bağımlı bu alanda. Ancak tarımda, kendi kendine yetecek durumda. Ülkenin yüzde 40’ı, ormanla kaplı. Kendi kendine, zar zor yeten bir ülke..
Belarus lideri Lukaşenko’nun ünü , özellikle Çin Virüsü’nden sonra artı. Önce abartılıyor dedi, ardından “biz ne tehlikeler atlattık. Corona’yı da votka ve saunayla yeneriz”
Dünyada, bütün spor organizasyonları iptal edilirken, Belarus, sporun merkezine dönüştü. Ülkede bütün Ligler, hızla devam etti. Avrupa’dan 10 ülke, maçları canlı yayınlamaya başladı. Sporun her dalı aktif halde ülkede. Spor bahisçilerinin de gözdesi şu an Belarus. Yani Belarus, kasayı doldurma derdinde…
Lukaşenko dünyaya, virüse meydan okuyor.
Peki neden?
Ve hangi cesaretle?
Ülke liderini tanıyan uzmanlara göre; “Lukaşenko, son derece kurt bir politikacı. Dünyada olup biten her şeyin de farkında.”
Anlaşılan Lukaşenko, virüsten kaçış olmadığını biliyor. İngiltere’nin henüz virüs başlangıcındaki politikasını uyguluyor. Yani; “salgından kaçış yok. Halkın yüzde 70’ine bulaşacak, toplum bağışıklık kazanacak, ölen ölecek, kalan sağlarla devam edilecek.”
Lukaşenko, dünya ekonomileri çıkmaza girerken hiç bir masraf yapmadan, önlem almadan, ekonomiyi riske atmadan krizi atlatma derdinde. Hedef, dünya krizini fırsata çevirmek, spor organizasyonları ile kasayı doldurmak. Hatta bakılırsa bir taşla, kuş katliamı yapma niyeti bile aşikar…
Şöyleki; virüsün en çok etkilediği yaşlı nüfus kırılacak, onların bakımı, aylıkları, sağlık harcamaları da azalacak ülke maliyesi büyük yükten kurtulacak. Lukaşenko, bunları dile getirmiyor ancak uyguladığı politikalar bu yönde.
Ülke uzmanları Lukaşenko’nun komplo teorilerine de hiç yabancı olmadığı görüşünde. Zira, Belarus lideri verdiği bir röportajda; “salgın bir kaç ay içinde bitecek. Basın da oyuna alet olup salgını büyüttüğü için pişman olacak” dedi.
Anlaşılan Aleksandr Lukaşenko, komplo teorilerine de açıktan tepki veren tek lider konumunda. Lukaşenko, öngörü ve uyguladığı politikalarda ne kadar haklı pek bilemen ama, dünyanın korku ve panik içinde olduğu kesin.
Corona virüsün tedavisi bulunmaz ise komplo teorilerindeki gibi ;
Dünya, adeta alt üst olacak, ekonomik çarklar tamamen duracak, dünya tarihi en büyük krizini yaşayacak, açlık sefaletle birlikte çok sayıda devlet ve liderden eser kalmayacak, sermaye el değiştirecek, tek dünya devleti olacak.
Bir tarafta dünya, diğer yanda Belarus…
Belarus, virüse kafa tutuyor. Komplo teorilerine ve oluşturulan paniğe meydan okuyor.
Bunu bilerek mi, yoksa içinde bulunduğu problemleri aşmak için mi yapıyor? Yoksa dünya mı yanılıyor?
Soruların cevaplarını zaman gösterecek…
Yüksel Değercan