Av. Gökalp, vatandaşları medyum ve büyü dolandırıcılığına karşı uyardı
MERSİN BAROSU AVUKATLARINDAN HİBE GÖKALP, VATANDAŞLARI MEDYUM VE BÜYÜ DOLANDIRICILIĞINA KARŞI UYARDI. MEDYUMLUĞUN VE BÜYÜCÜLÜĞÜN NİTELİKLİ DOLANDIRICILIK SUÇUNA GİRDİĞİNİ BELİRTEN GÖKALP, BÜYÜ DOLANDIRICILIĞI YAPAN KİŞİLERİN, TCK’YA GÖRE 3-10 YIL HAPİS VE 5 BİN GÜNE KADAR ADLİ PARA İLE CEZALANDIRILDIKLARINI BİLDİRDİ.
10 yıl hapis ve 5 bin güne kadar adli para ile cezalandırıldıklarını bildirdi.
Av. Gökalp, yazılı bir açıklama yaparak, vatandaşları medyum ve büyü dolandırıcılığına karşı bilgilendirdi. Medyum dolandırıcılığını; ‘gelecekle ilgili bir takım bilgiler verme vaadiyle kişilerin kandırılarak paralarının alınması’ olarak tanımlayan Gökalp, medyumluğun, hiçbir bilimsel yönü ve yöntemi bulunmayan eğlence amaçlı bir aktivite niteliği taşıdığını ifade etti. Gökalp, “Ancak, bazı kötü niyetli kişiler gelecekten haber verme vaadini belirli bir maddi karşılığa bağlayarak bu yolla insanlardan haksız maddi menfaat temin etmektedirler. Medyum dolandırıcılığı suçu failin doğrudan mağdurla temas kurması ile işlenebileceği gibi internet üzerinden de online olarak işlenebilmektedir. Medyum ve fal türü metafizik konular, dolandırıcılar açısından internette suistimal edilmesi kolay olan aktiviteler arasında yer almaktadır. Fal bakmak veya büyük yapmak gibi bilim ötesi hususların ispatı mümkün olmadığından kötü niyetli bir kişi, hiçbir dayanağı olmayan boş sözleri gelecekte gerçekleşecek olaylar gibi anlatarak mağdurları kolaylıkla aldatabilmektedir” dedi.
“Büyü dolandırıcılığı ile insanları aldatarak, maddi menfaat sağlamaya çalışıyorlar”
Büyü dolandırıcılığına karşı da vatandaşları uyaran Gökalp, “Bir başka nitelikli dolandırıcılık türü ise ‘büyü dolandırıcılığı’ olarak anılan ve kişilere belli sonuçları gerçekleştirecek büyüler yapma vaadiyle maddi menfaat temin edilmesidir. İnternette büyü ve büyücülük üzerine siteler açan bazı kötü niyetli kişiler, sitelerine ekledikleri asılsız ve aldatıcı bilgilerle insanları kandırmakta ve hatta sahte yorumlarla başarılı sonuç aldıklarına dair insanları ikna etmeye, daha açık bir ifadeyle aldatmaya çalışmaktadır. Bu amaçla sitelerine kendi ekledikleri sahte yorumlarla sanki kendilerine başvurup da müspet bir sonuç almış insanlar varmış gibi izlenim oluşturarak insanlar dolandırılmaktadır. Büyü dolandırıcılığının bir başka alt türü ise büyü bozma dolandırıcılığı suçudur. Mağdur kişinin yaşadığı bir takım olumsuzlukların kaynağı olarak büyü yapılmasını gösteren dolandırıcılar, sözde büyüyü bozmak vaadiyle maddi menfaat temin edebilmektedir” ifadelerini kullandı.
“Arayış içinde olan insanları tuzağa düşürüyorlar”
Büyü dolandırıcılığı yapan kişilerin, genelde evlenme, boşanma, sınav başarısı gibi konularda arayış içinde olan saf insanları hedeflediklerine ve internet sitelerine ekledikleri asılsız bilgilerle bu insanlara asılsız vaatlerde bulunduklarına dikkat çeken Gökalp, şöyle devam etti: “Büyü yaparak bir takım metafizik sonuçlar elde ettiğini söyleyen fail, bunun karşılığında da yüklü miktarda para talep etmektedir. Tuzağa düşürdüğü mağdurdan belirli bir miktar para aldıktan sonra fail yetinmemekte ve sözde büyü malzemesi almak için yeniden para istemektedir. Bu yolla mağdurdan sürekli para talep eden dolandırıcılar, sonraki aşamada ekstra büyü yapılması gerektiğini iddia edip yeniden mağdurdan para talep etmekte ve mağdurdan olabildiği ölçüde maddi çıkar sağlamaya çalışmaktadırlar. Hatta büyü dolandırıcılığı yapan bazı kişilerin, mağdurların artık para ödemeyi kesmesi durumunda bizzat mağdura karşı büyü yapacağı bahsiyle tehditle para istediği, bir başka deyişle şantaj suçu işlediği de görülmektedir.”
3 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası var
Nitelikli dolandırıcılık teşkil eden büyü dolandırıcılığının Türk Ceza Kanunu’nun 158/1a maddesi kapsamına girdiğini belirten Gökalp, “Cezası ise 3 ila 10 yıl arası hapis ve 5 bin güne kadar adli para cezasıdır. Ayrıca büyü dolandırıcılığı suçu internet veya sosyal medya sitesi üzerinden işlenmişse 158/1f fıkrasının uygulanması durumu da söz konusu olacaktır. Ayrıca medyum dolandırıcılığı suçunda da bir takım dini inanç ve duygular suistimal edildiyse ve suç bilişim sistemleri vasıtasıyla işlendiyse yine nitelikli dolandırıcılık suçu oluşacaktır” dedi.