Anne sütü bebekleri hastalıklardan koruyor

Anne sütü doğumdan sonraki ilk 6 ay süreçte bebeğin fizyolojik ve psikososyal ihtiyaçlarını tek başına karşılıyor. İçeriğinde protein, yağ, karbonhidrat ve mineral gibi besin maddelerini bulunduran anne sütü, bebekleri hastalıklardan da koruyor.

Anne sütünün yararlarını anlatan Liv Hospital Ankara Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Coşkun Şimşir, doğru emzirme şekilleri hakkında da bilgi verdi. Türkiye’de emzirme yaygınlığının yüzde 97 olduğunu belirten Şimşir, “Ancak ilk iki ayda bebeklerin yüzde 65, 5’inci ayda ise yüzde 24’ü anne sütü almaktadır. Ülkemizde emzirme süresi ortalama 16 aydır. Doğum yapan kadında süt salgısı doğumu izleyen 24 ile 72 saat içerisinde başlar. Süt salgısı başlamadan önce memelerde şişkinlik, lokal ısı artışı, sertleşme ve hafif ağrı görülür. Memeden gelen ilk süt bebeği enfeksiyonlara karşı koruyucu ve bağışıklık özelliği yüksek kolostrum denilen süttür” diye konuştu.

Emzirmenin çok çeşitli yararları olduğunu vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Coşkun Şimşir, bebeğin sağlıklı olarak büyüme ve gelişmesini sağlayan besin maddelerinin hepsinin yeterli miktarda anne sütünde bulunduğunu kaydetti.

“Anne sütü hastalıklardan koruyor”

Yrd. Doç. Dr. Şimşir, anne sütünün sindiriminin kolay olduğunu ifade ederek, “Bebekler için her zaman hazırdır, hijyeniktir, hazırlanması için herhangi bir şey gerekmez ve maliyeti düşüktür. Anne sütü hastalıklardan koruyucudur. Anne sütü ile beslenen bebeklerde ishal, alerjik hastalıklar, solunum yolu hastalıkları daha az görülür. Anne sütü bağışıklık ile ilgili maddeler içerir ve bebeğin bağışıklık sisteminin gelişimini kolaylaştırır. Anne sütü ile beslenen bebeklerde şeker hastalığı, astım, obezite, koroner kalp hastalıkları gibi kronik hastalıkların oluşma riskinin daha az olduğu görülmüştür” diye konuştu.

“Anne sütü çene ve diş sağlığını olumlu etkiliyor”

Anne sütü ile beslenen bebeklerin emme refleksi ile çene ve diş sağlığının olumlu yönde etkilendiğini aktaran Şimşir, “Anne sütü ile beslenen bebeklerde, aşılardan sonra görülen bağışıklık cevabının daha güçlü olduğu saptanmıştır. Anne sütünün içerdiği bazı kimyasal maddeler bebeğin daha kolay uykuya dalmasına yardımcı olur. Sinirli bebekler daha kolay sakinleşir. Memeden emmek, biberondan emmeye göre bebeğin diş ve çene gelişimi için daha uygundur. Memeden emerken biberona göre 60 kat fazla enerji harcayan bebeğin çene kasları daha kuvvetli olur. Düzgün gelişen bir çenede çıkan dişler daha düzgün ve sağlıklı olur” şeklinde konuştu.

“Sık emzirmek önemli”

Emzirmeyle ilgili bilgiler veren Şimşir, emzirmeye, mümkün olduğunca doğumdan hemen sonra başlanması gerektiğini aktararak, “Çünkü saatler süren doğum eylemi sonrası dünyaya gelen bebek yorgundur ve acıkmıştır. Loğusalıkta annenin dikkat etmesi gereken iki önemli konu vardır. Bunlardan birisi sık olarak sıvı tüketmek, bir diğeri ise emzirmek. Sütün bol ve uzun süreli gelebilmesi için bebek her istedikçe ve de sık sık emzirilmelidir” ifadelerini kullandı.

Emzirmede her iki göğüsün birden kullanılması gerektiğini aktaran Şimşir, “Daima bir önceki emzirmede kullanılan son göğüsten başlanmalıdır. Emzirmede en rahat pozisyon seçilmeli ve bebeğin başı ve gövdesi tam olarak anneye dönük olmalıdır. İlk 5 ay içerisinde bebeklere anne sütü dışında su dahil hiçbir ek gıda verilmemelidir. Emzirme meme başından değil, meme başı çevresindeki koyu renkli kısmı kaplayacak şekilde yaptırılmalıdır. Gereksiz yere başlanan ek gıdalar sonucunda bebekler kısa sürede anne sütünü bırakabilirler. Bebekler doğduklarında hayatlarının ilk 4 gününde kendilerine yetecek kadar vücutlarında yedek su ile birlikte doğarlar. Bu nedenle anne sütü bollaşana kadar dışarıdan su veya diğer içeceklerin verilmesine gerek yoktur” ifadelerini kullandı.