7’nci Zeka ve Yetenek Kongresi Ankara’da başladı
ZEKA VE YETENEK KAVRAMLARI KAPSAMDAKİ GÜNCEL TARTIŞMALARI İLGİLİ KİŞİLERE ULAŞTIRAN, ZEKA VE YETENEK KONGRESİ BU YIL YEDİNCİ KEZ GERÇEKLEŞTİ. TÜRKİYE ZEKA VAKFI VE ORTA DOĞU TEKNİK ÜNİVERSİTESİ (ODTÜ) EĞİTİM FAKÜLTESİ İŞ BİRLİĞİ İLE 4-5-6 EKİM TARİHLERİNDE GERÇEKLEŞTİRİLECEK KONGRENİN ANA SPONSORU UĞUR OKULLARI OLDU.
Zeka ve yetenek kavramları kapsamdaki güncel tartışmaları ilgili kişilere ulaştıran, Zeka ve Yetenek Kongresi bu yıl yedinci kez gerçekleşti. Türkiye Zeka Vakfı ve Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Eğitim Fakültesi iş birliği ile 4-5-6 Ekim tarihlerinde gerçekleştirilecek kongrenin ana sponsoru Uğur Okulları oldu.
ODTÜ Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen kongrede 7’nci Yetenek ve Zeka Kongresi’nin açılış konuşmasını gerçekleştiren Uğur Okulları İcra Kurulu Başkanı Hüseyin Yücel, her çocuğun büyük bir potansiyel olduğunu ve keşfedilmesi gerektiğini vurguladı. Yücel: “Her biri ayrı potansiyele sahip çocuklarımızı keşfedebiliyor muyuz, destekleyebiliyor muyuz. 3 yıldır ana sponsor olarak yer aldığımız bu önemli Kongre’de bu farkındalığı destekliyoruz. Veli, öğretmen, okullar, devletimiz iş birliği ile bu yetenekleri yönlendirmeliyiz. Belki kalkınma planlarımız gibi ulusal eylem planları oluşturmalıyız. Geleceği, eskiye bakarak yakalayamayız” dedi.
“Fındık, fıstık satarak ülkenin kalkınmasının imkanı yok”
Yücel, açılış konuşmalarının ardından basın mensuplarına kongreyi değerlendirdi. Devletin okul öncesi eğitimine verdiği katkının daha sonra 7 kat büyüyerek yeniden devlete döndüğünü söyleyen Yücel, “Kongre gayet iyi geçiyor. Çok önemli bir kongre olduğunu düşünüyorum. Ülkemizde potansiyeli keşfedilmemiş hatta potansiyeli erimekte olan çok zeki ve üstün zekalı çocuklarımız var. Bunların bir an önce ortaya çıkartılmalı ve eğitilmeleri lazım. Eğitilmeleri de yetmez takip edilmeleri lazım. Bütün dünya, Türkiye dahil yapay zekayı konuşuyoruz. Yapay zekanın esiri olmak var, bir yandan da yapay zekayı üretmek var. Biz bu üstün zekalı çocukları eğer ülkemizin dört bir tarafında yakalayabilirsek bu çocuklarımıza yapay zekayı üretiriz. Artık fındık, fıstık satarak ülkenin kalkınmasının imkanı yok. Gelecekte ekonomik anlamda sıçrama yapacak ülkeler arasında yapay zekayı kullanan şirketler ve ülkeler sayesinde olacak. Bu konuda da kongrede bir örnek verdim. Devlet, okul öncesi eğitime eğer 1 dolar yatırıyorsa bu iş 7 kat olarak ülke ekonomisine yansıyor. Ama aynı 1 doları çimento fabrikasına yatırdığı zaman 2 dolar olarak geri dönüyor. Asla ve asla eğitimle ekonomi ve kalkınmayı birbirinden ayırt etmememiz lazım. Dünyada hiçbir ülke yok ki eğitim sistemini çözmemiş olsun” şeklinde konuştu.
“Anadolu’da da mevcut okul kampüslerini kullanmayı istiyoruz”
Kongre salonu içerisinde Türkiye Zeka Vakfı Başkanı Emrehan Halıcı’yla konuşmasını anlatan Yücel, “Bu işi sadece Ankara merkezli değil, İstanbul’u da dahil ederek yürüteceğiz. Belki Anadolu’da da mevcut okul kampüslerini de kullanarak bu işi tüm öğretmen, veli, öğrencilerimize de açmak gibi bir fikrimiz var” ifadelerini kullandı.
“Çocuklarımıza insani değerleri öğretmemiz lazım”
Yücel, kendisinin de iki kız çocuğu babası olduğunu söyleyerek robotik eğitimin yanı sıra çocuklara insani değerlerin aşılanması gerektiğine de vurgu yaptı. Yücel, “Robotik, kodlama, algoritma diyoruz; şunu asla ve asla unutmamalıyız. Yaşadığımız orta doğu coğrafyasının en büyük problemlerinden biri de bu. Bize robotların öğretemeyeceği değerler, kazandıramayacağı beceriler var. Bunların arasında; çevre sevgisi, hayvan sevgisi, birlikte yaşam kültürü, farklılıklara saygı, kaybettiğin zaman rakibini tebrik etme gibi bu tip şeyleri çocuklarımıza küçük yaştan kazandırmamız lazım. Çocuklarımıza insani değerleri öğretmemiz lazım. İnsan olmayı çocuklarımıza öğretmemiz lazım. Bu olmazsa olmaz” dedi.
“Nitelikli eğitimin tüm Türkiye’ye yayılmasını sağlıyor”
Uğur Okulları Genel Müdürü Nevzat Kulaberoğlu, kongreyle birlikte tüm Türkiye’ye nitelikli eğitimin yayıldığını belirterek, “Türkiye Zeka Vakfı’nın 7 yıldır Orta Doğu Teknik Üniversitesi’yle birlikte düzenlemiş olduğu bir kongre. Türkiye’nin hemen hemen her yerinden eğitimle ilgilenen; eğitimciler, akademisyenler, veliler ve akademisyenler katılıyor. Bin 100’ün üzerinde bir katılımcı var. Katılımcıları ben; nitelikli, istekli ve idealist olarak betimliyorum. Çalıştaylar yapılıyor. Bu şekilde nitelikli eğitimin tüm Türkiye’ye yayılması sağlanmış oluyor. Bu bakımdan değerli bulduğumuz için 3 yıldır sponsorluğunu üstleniyoruz” ifadelerini kullandı.
“Herkese açık olması gereken bir kongre”
Kongrenin 4-6 Ekim tarihleri arasında 3 gün süreceğini hatırlatan Kulaberoğlu, “Katılımcılar burada eğitim kurumlarının, akademisyenlerinin ve alanında deneyimli eğitimcilerin atölye çalışmalarına katılabiliyorlar. Öğretmen arkadaşlarımız akademisyenlerle ve diğer meslektaşlarıyla deneyimlerini paylaşarak kendilerini geliştirebiliyorlar. Bu sayede iyi bir network oluyor. Bu kongrenin, ülkemizin başka illerinde yapılmasını da önerdik. Nisan ayında İstanbul’da Boğaziçi Üniversitesiyle birlikte benzer bir çalışma yapılacak. Ülkemizin her yerine yayılması gerekiyor. Sadece buna kaydolan idealistlerin bulunması gereken bir kongre değil, herkese açık olması gereken bir kongre” dedi.
ODTÜ Kültür ve Kongre Merkezi’nde, ‘ZevkiZeka’ sloganıyla gerçekleştirilen kongreye, zekâ ve yetenek ile ilgili konularda çalışan akademisyenler, eğitimciler, ebeveynler, öğrenciler ve eğitim camiasından çok sayıda kişi katıldı.