36 yıl aradan sonra güneş yüzü gördü
VAN’IN ÖZALP İLÇESİNDE, 1967 YILINDA ALMANYA’DAKİ GURBETÇİLER TARAFINDAN KÖYE HİBE EDİLEN AMBULANS HASTA OLMAYINCA, BİR SÜRE MANDIRAYA SÜT TAŞIDI. BİRÇOK GENCİN İLK ŞOFÖRLÜĞÜ ALIŞTIĞI VE ARIZALANINCA GARAJA ÇEKİLEN AMBULANS 36 YIL ARADAN SONRA SERGİLENDİĞİ MAHALLE ALANINDA GÜNEŞ GÖRDÜ.
Van’ın Özalp ilçesinde 1979 yılında Almanya’daki gurbetçiler tarafından köye hibe edilen ambulans, hasta olmayınca bir süre mandıraya süt taşıdı. Birçok gencin şoförlüğe alıştığı ve arızalanınca garaja çekilen ambulans, 36 yıl aradan sonra sergilendiği mahalle alanında güneş gördü.
Trabzon’un Çaykara ve Uzungöl ilçelerinde meydana gelen heyelanın ardından mağdur aileler, 54 yıl önce Van’ın İran sınırındaki Özalp ilçesinin Dönerdere ve Emek mahallelerine yerleşti. Mahallede ikamet eden bazı vatandaşlar Almanya’ya gurbete gitti. Almanya’daki gurbetçiler tarafından 1967 köye bir ambulans hibe edildi. Uzun süre mahallede hasta olmayınca ambulansın sedye kısmı sökülerek kooperatifin bünyesinde açılan mandıraya çevre mahallelerden süt taşımakta kullanıldı. Birçok gencin şoförlüğü öğrendiği ambulans arızalanınca garaja çekildi. Yaklaşık 36 yıldır garajda bekleyen ambulans, mahalle sakinlerinin girişimleri sonucu garajdan çıkarılıp güzelce temizlendi. Temizlenen ambulans köyün çay ortasında sergilenmeye başlandı.
Şoförlüğü ambulansta öğrenenlerden Hasan Sami Tosun, ambulansı görünce gençlik yıllarını hatırladığını söyledi. Tosun, “Almanya’daki gurbetçiler tarafından ortaklaşa 1979 yılında köye hibe altında verildi. Daha sonra o dönem köyümüzde hasta olmadığı için bu araç mandırada çevre köylerden süt almak için kullanıldı. O dönem köyde yetişen yeni nesil şoförlüğü bu araçta öğrendi. Yeni şoförlüğü öğrenen geçler araba arızalanıp yolda kalınca çekilip o tarihten bu tarihe kadar burada kaldı. Bizde bir kaç mahalle sakini ile nostalji olsun diye garajdan çıkardık. Güzel bir temizliğini yaptık. Burada mahalle sakinlerinin ziyaretine sunduk” diye konuştu.
“Aracın ilk şoförü rahmetli Sami Yıldırım idi”.
Aracın 1983 yılından bu yana garajda kaldığını ifade eden Hasan Sami Tosun, “Bununla birlikte bir minibüs daha vardı. O da 1975 modeldi. O minibüs zamana dayanamayıp çürü ve hurda oldu. Ambulansımız ise halen dimdik ayakta. Faal bir vaziyette bize geldi, çalışmayan hiçbir aksamı yoktu ama hasta olmayınca mandıraya süt taşıdı. Ben bile küçük olduğum halde şoförlüğü bunda öğrendim. Bu aracın ilk şoförü rahmetli Sami Yıldırım idi. Daha sonra sabah erken kalkan gençler aracı alıp süt taşımaya gitti. Yeni yeni şoförlüğü öğrendiğimiz ve aracın dilinden anlamadığımız için hararet ettirdik. Araba su kaynattı. Dolayısıyla conta yakınca araba o şekil garaja çekildi. O dönemim gençliği şimdi de aracı köyün orta yerine çıkarıp müze şeklinde burada sergileniyor” dedi.
Aracın temizliğini yapıp sergileyenlerden İsmail Ulusal, “Bu araç uzun süreden beri garajda duruyordu. Bir gün arkadaşlar aramızda karar verdik. Garajın kapısını açtık ve aracı dışarı çıkardık. Temizliği yaptıktan sonra mahallemizin ortasında bulunan çay bahçemiz yanına alarak sergilemeye başladık. Almanya’dan ambulans olarak geldi ama uzun süre kullanılmadı. Garaja konuldu. Yaklaşık 40 yıldır da garajda çürümeye bırakıldı. Mahalleden göç edenler, buraya geldiklerinde aracı görünce duygulanıyorlar. Eski anıları canlanıyor. Güzel bir karar aldığımıza inanıyorum” dedi.