2. Mahmut döneminde yapılmıştı, mahkumlar ortaya çıkardı
2. MAHMUT DÖNEMİNDE YAPILMIŞTI, MAHKUMLAR ORTAYA ÇIKARDI
Edirne’de, Edirne Açık Ceza İnfaz Kurumu Mimari Restorasyon İş Kolu bünyesinde bulunan yaklaşık 50 hükümlü tarafından araştırma kazısı yapılan Mahmudiye Camii, genel hatlarıyla ortaya çıktı. Günümüze sadece yıkık minaresi ulaşan ve ‘kayıp camii’ olarak anılan Mahmudiye, 1827 yılında dönemin padişahı 2. Mahmut tarafından yaptırılan Kışla içerisinde yer alıyor.
Osmanlı döneminde Topkapı Sarayı’ndan sonra en büyük ikinci saray olan ve Edirne’de bulunan Saray-ı Cedid-i Amire’ye yakın bir alanda kurulan Kışla içerisinde yer alan ancak günümüze sadece yıkık minaresi ulaştığı için ‘kayıp cami’ olarak anılan Mahmudiye Camii, araştırma kazısı ile ortaya çıktı.
Mahmudiye Cami’nin, ‘20. Yüzyıla kadar Osmanlı Edirne’si’ adlı kitapta ‘Piyade Kışla-i Hümayünu Camii’ olarak da geçtiği ve Saray-ı Hümayün kurbunda yer aldığı belirtildi. Söz konusu Kışla’nın ise günümüze yansıyan binaları, Edirne Kapalı Ceza İnfaz Kurumu olarak kullanılıyor.
1827 yılında dönemin padişahı 2. Mahmut tarafından yaptırılan ve kayıp cami olarak anılan ‘Mahmudiye Cami’, Edirne Açık Ceza İnfaz Kurumu Mimari Restorasyon İş Kolu tarafından yürütülen çalışmalarda, yaklaşık 50 hükümlünün restorasyon iş kolu içerisinde yaptığı araştırma kazısı ile genel hatlarıyla ortaya çıktı.
“Caminin genel alanını, hatlarını ortaya koymak üzere araştırma kazası faaliyeti yapmaktayız”
Edirne Cumhuriyet Başsavcısı Fatih Karabacak, gazetecilere yaptığı açıklamada, “Şu anda Açık Ceza İnfaz Kurumu İşyurdu Müdürlüğü’ne ait restorasyon iş kolumuzun faaliyet yürüttüğü saha içerisindeyiz. Bu saha içerisinde 2. Mahmut döneminde Kışla ile birlikte yapılan Mahmudiye Cami’nin kaybolan, zaman içerisinde yıkılıp toprağa gömülen sınırlarını, caminin genel alanını, hatlarını ortaya koymak üzere araştırma kazası faaliyeti yapmaktayız” dedi.
“50 hükümlü görev alıyor, Türkiye’de ilk ve tek”
Açık Ceza İnfaz Kurumu İşyurdu Müdürlüğü bünyesinde yaklaşık 850 civarı hükümlünün çok çeşitli iş kollarında çalıştırıldığına değinen Başsavcı Karabacak, “Faaliyet kapsamında İşyurdu Müdürlüğümüzün restorasyon uygulamalı iş kolunda görevlendirilen 50 civarında hükümlülerimiz görev almakta. Bu İşyurdu faaliyetimiz Türkiye’de ilk ve tek bu aşamada. Faaliyetimiz 2019 Mayıs ayında İşyurtları Daire Başkanlığımızın onayı ile başladı. Edirne’yi tercih edilmesinin tabi en önemli sebebi Edirne’miz bir açık hava müzesi. Bu müzeden de Adalet Bakanlığımıza bağlı Ceza İnfaz kurumlarımıza 6-7 tane tarihi yapı düşmüş” diye konuştu.
“Eğitim ve faaliyetlerini belgelendireceğiz, tahliyeleri sonrasında bunu bir meslek olarak yürütebilecekler”
İşyurdu Müdürlükleri içerisinde yer alan faaliyetlerde hükümlülerin gönüllük esasına göre seçildiğini dile getiren Başsavcı Karabacak, “Biz bu yapıları öncelikle korumak, gelecek nesillere aktarmak, belki ileride farklı fonksiyonlarda kullanılabilecektir buraları cezaevleri ayrıldıktan sonra, geleceğe devretmek birinci niyetimiz. Bunu yaparken de İşyurtlarımızın bu güzel meslek edindirme faaliyeti kapsamında bunu almış olduk. Burada hükümlülerimiz, araştırma kazasında görev almaktalar. Kendilerine Milli Eğitim Bakanlığımızın yaygın eğitim kurumu olan Halk Eğitim Müdürlüğü bünyesinde restorasyon konusunda eğitim verilmekte. Bu eğitim sonucunda, eğitimlerini ve faaliyetlerini belgelendireceğiz. Tahliyelerinden sonra kendileri bu alanda, restorasyon alanında, kazı alanlarında görev alabilecekler. Bunu bir meslek ve sanat olarak yürütebilecekler. Bu araştırma kazası faaliyetimizde de hem gönüllük esası hem de en azından mala tutmayı, kazma tutmayı bilen hükümlülerimizi yönlendirdik. Amacımız bir meslek edindirmek ya da var olan bir mesleği sanatı ilerletmek” dedi.
“Nihai hedefimiz Mahmudiye Cami’ni ihya etmek”
Edirne Cumhuriyet Başsavcısı Karabacak, “Böyle bir camiden haberdar dahi değildik. Bunu araştırdığımızda bu şekilde bir cami olduğunu 1827 yılında 2. Mahmut döneminde yaptırıldığını Kışla’nın bir yapısı olduğunu öğrendik. ‘Bunu nasıl yaparız?’ araştırmalarına girdiğimizde, araştırma kazısını öğrendik, kazıyla bu işe girdik. Nihai hedefimiz camiyi mümkünse ihya cihetine gitmek, ihya olmasa da bu haliyle muhafaza edip, koruyup Açık Ceza İnfaz Kurumu kapsamına aldığımız için burasını halkımızın da görmek isteyen vatandaşlarımızın da belki ileri de turistlerimizin de ziyaretine açabileceğiz bu alanları” ifadelerini kullandı.
İhyası tamamlanan Valide Sultan Çeşmesi halka açıldı
Edirne Cumhuriyet Başsavcısı Karabacak, son olarak ise Açık Ceza İnfaz Kurumu İş Yurdu Müdürlüğü olarak yaptıkları çalışmalarla ihyası tamamlanan bir yapı olduğunu da belirterek, “Bitirdiğimiz bir işimiz de var. Açık Ceza İnfaz Kurumumuzun girişinde Valide Sultan Çeşmesi vardır. Valide Sultan Edirne için önemlidir. 4. Mehmet’in eşidir. Bildiğimiz kadarıyla söz konusu çeşme Edirne’ye tek hatırasıdır. Yapının ihyası tamamlandı ve su akar hale getirildi” dedi.