169 yıldır restore edilmeden ayakta duruyor
GİRESUN’UN ALUCRA İLÇESİ İLE YAĞLIDERE İLÇESİ SINIRINDA BULUNAN ÇAKRAK KÖYÜNE BAĞLI KIRKHARMAN YAYLASI MEZARSINDAKİ ‘KIRKHARMAN KİLİSESİ’ 169 YILDIR TARİHE MEYDAN OKUYOR. MÜBADELENİN ARDINDAN 96 YILDIR KULLANILMAYAN KİLİSE O DÖNEME AİT AYAKTA KALAN NADİR ESERLER ARASINDA.
Giresun’un Alucra ilçesi ile Yağlıdere ilçesi sınırında bulunan Çakrak Köyüne bağlı Kırkharman yaylası mezrasındaki ‘Kırkharman Kilisesi’ 169 yıldır tarihe meydan okuyor.
Nüfus Mübadelesi’nin ardından 96 yıldır kullanılmayan kilise o döneme ait ayakta kalan nadir eserler arasında.
Rumlar tarafından 1850 yılında inşa edilen kilise Yunanistan ile Türkiye arasında yapılan 1923 yılındaki mübadele sonrası kullanılmadı.
169 yaşında olan ve Doğu Karadeniz’in restore edilmeden ayakta kalan tek kilisesi olma özelliğini taşıyan Kırkharman kilisesi uzun yıllar bölgede yaşayan köylüler tarafından hayvan barınağı olarak kullanıldı.
3 yıl önce Giresun Valiliği Turizm Altyapı Hizmet Birliği (GİRTAB) ve İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından koruma altına alınan kilise temizlenerek hayvan barınağı olmaktan kurtarıldı.
Giresun Üniversitesi Görele Güzel Sanatlar Fakültesi Kültür Varlıklarını Koruma ve Onarım Bölüm Başkanı Doç. Dr. Gazanfer İltar, Kırkharman kilisesinin tarihi ve bölgedeki oluşumuna ilişkin bilgiler verdi.
50 haneli bir köy vardı
Mübadele öncesi 50 haneli bir köy olan Kırkhaman’ın şimdilerde ise yaz kış kalan sadece iki hanesi olduğunu belirten İltar, “Burası mübadeleden sonra boşaltılan ve yerine Kayalar mübadillerinin yerleştirildiği bir köy. Mübadele öncesi yaklaşık 50 civarında hane bu köyde ikamet ederken günümüzde ise 2 hane yaz kış ikamet etmektedir. Yaz aylarında ise sayı biraz daha artmaktadır. Mübadele öncesi yapılan 50 hanede 2-3 hane ayakta kalmıştır günümüze ulaşan onun dışında hanelerin temel izleri kalmıştır. Bu yapılardan ise en sağlam vaziyette günümüze ulaşanı ise Kırkharman Kilisesidir” dedi.
“Restorasyon için hazırlıklar başladı”
“Görmüş olduğunuz kilise tipik Giresun ve Doğu Karadeniz köylerindeki Ortodoks kiliselerinin bir örneğidir” diyen İltar, restore için ön hazırlıkların başladığını kaydetti.
Mübadele ile birlikte bölgeye genellikle Selanik mübadilleri yerleştirildiğini ancak mübadillerin bir kısmı bu coğrafyaya, iklime ayak uyduramadıkları için buraları terk edip İstanbul, İzmir gibi merkezi illere göç ettiklerini kaydeden İltar, şöyle devam etti:
“Bu köyler, kiliseler metruk hale geldi. Sivil mimari örnekleri daha zayıf statüye sahip oldukları için çoğu zamanla yıkıldı ancak sağlam bir kuruluşa sahip olan kiliseler ayakta kaldığı için zaman içinde köylerde ahır, samanlık olarak kullanıldı. Bu kilisede bir zaman bu şekilde kullanıldı ancak Giresun Valiliğinin çalışması ve talimatlarıyla yakın zaman içerisinde içi boşaltıldı, temizlendi, çevresi koruma altına alındı restorasyon faaliyetleri için ise ön haslıkları başlatıldı.”
İltar, kilisenin restore edilmesi ile birlikte köyde ki bazı evlerinde ayağa kaldırılıp yaşayan bir lokasyon olarak turizme kazandırılması için çalışmaların devam ettiğini ifade etti.
Kırkharman yaylası sakinlerinden Muharrem Yayla, bölgenin eski haline yeniden dönmesini, tarihin yeniden bu bölgede canlanmasını istediklerini kaydetti.
Kilisenin yakın tarihe kadar içinin bozulmadan durduğunu ifade eden Yayla, “15 yıl öncesine kadar korunmuştu burası ama sonra defineciler gelip kazı yapmaları, içerisine hayvan kapatılması sonucu bazı şeyler değişti. Sağ olsunlar Giresun valiliğimiz yardımcı oldu Kiliseyi temizlettiler” ifadelerini kullandı.