112 Acil Servis çalışanlarının zorlu iftarı
İNSAN SAĞLIĞI ANLAYIŞLI İLE ÇALIŞTIKLARINI İFADE EDEN GÜLŞEN ORUÇ, “112’DE PARAMETRİK OLARAK ÇALIŞIYORUM. RAMAZANDA MARDİN ÇOK SICAK, O YÜZDEN HASTALARDA BAYILMA, HİPERTANSİYON ÇOK FAZLA ARTIYOR, ÖZELLİKLE YAŞLI GRUPLARINDA BİZ ONLARA YARDIMCI OLMAYA ÇALIŞIYORUZ. BİZ ZATEN İSTASYONDA DURUYORUZ. BAZEN BİR HASTANIN EVİNDE BAZEN BİR YOL KENARINDA BAZEN DE AMBULANSIN İÇİNDE SEYİR HALİNDEYKEN İÇEBİLİYORUZ. BİZİM TEK AMACIMIZ HASTALARI HIZLI BİR ŞEKİLDE HASTANEYE YETİŞTİREBİLMEK.” DİYE KONUŞTU.
Ramazan ayında 112 Acil Servis çalışanları hastaların yardımlarına koşarken oruçlarını ambulansta, hasta yakınlarının yanında ya da yolda açıyor. Büyük bir özveri ile çalışan sağlık görevlileri hem oruç ibadetini ifa ediyor, hem de görevlerini yerine getirmenin mutluluğunu yaşıyor.
Mardin’de 112 Acil Servis çalışanları Ramazan’da da mesailerine özveri ile devam ediyorlar. Vaka geldiği anda iftarı yarıda bırakarak hastalara müdahale etmek için harekete geçen Mardin İl Sağlık Müdürlüğü 112 Acil Sağlık Hizmetleri İstasyonundaki doktor, acil tıp teknisyenleri (ATT), paramedik ve şoförler, kente ve kırsal bölgelerdeki hastaları sağlık kuruluşlarına getirmek için mücadele ediyor. Sağlık çalışanları çalışmaları esnasında bazen iftarlarını yarıda kesiyor, bazen geç yapıyor bazen de sahur yapmaya bile fırsat bulamıyor. İnsan sağlığı anlayışlı ile çalıştıklarını ifade eden Gülşen Oruç, “112’de parametrik olarak çalışıyorum. Ramazanda Mardin çok sıcak, o yüzden hastalarda bayılma, hipertansiyon çok fazla artıyor, özellikle yaşlı gruplarında biz onlara yardımcı olmaya çalışıyoruz. Biz zaten istasyonda duruyoruz. Bazen bir hastanın evinde bazen bir yol kenarında bazen de ambulansın içinde seyir halindeyken içebiliyoruz. Bizim tek amacımız hastaları hızlı bir şekilde hastaneye yetiştirebilmek.” diye konuştu.
Muhammed Çomaktekin, iftar sonrası vakalarda artış yaşandığını ama vatandaşa koşmaktan mutlu olduklarını ifade ederek, “ Mardin’de 8 yıldır 112’de çalışıyorum. Ramazan ayında iftardan sonra vaka oranımız fazla oluyor. Bazen tam iftar saatindeyken tam orucumuzu açacakken vaka çıkabiliyor. O an bizim insan odaklı çalıştığımız için insan hayatı bizim önemli. Öncelikle masadan kalkıp vakaya yöneliyoruz. Bizim için en önemli şey insan hayatı ve insan hayatını kurtarmak. İftar saatinde insanların acelesi nedeni ile kazalar oluyor. İftardan sonra karın ağrıları göğüs hastalıkları, çok artıyor bu yüzden bize başvuruluyor o yüzden biz o hastaları sağlıklı bir şekilde hastaneye götürüyoruz. 7 gün 24 saat hizmet veriyoruz. Gerekirse hastalar dağın başında, bir köyde olsa bile bizim devletimizin verdiği imkanlarla karda kışta paletli ambulansımızla bir şekilde hiçbir hastayı mağdur etmeden hastalara ulaşabiliyoruz. Oruç açmak bizim için insan hayatı önce geliyor ondan sonra biz geliyoruz bizim için biraz daha zor geçiyor ama insan hayatı kurtarıldıktan sonra bazı şeyler unutuluyor.” diye konuştu.